Paylaş
Miloseviç'in yaptığını öğrenince insanın aklına gelen ilk söz, ‘‘Bunu ancak çıldıran biri yapabilir’’ oluyor. Öyle ya; aksi halde Arnavutluk'a girmesinin ne büyük belalara yol açacağını hesap etmesi gerekirdi.
Gerçekten şu anda kimse önünü göremiyor. Miloseviç'in yaptığına bir teşhis koyamıyor.
Ancak resmin bir tarafından bakarsanız, ‘‘Miloseviç'in Arnavutluk'a girmesinde çok fazla büyütülecek bir şey yok. Çünkü bu aslında Sırplar'ın Kosovalı Arnavutlar'ı bağımsızlığa kavuşturmak amacıyla savaşan gerillalarına yönelik bir sıcak takip olayıdır’’ diyebilirsiniz.
Gerçekten Sırplar'ın işgal ettiği bildirilen Kamenica ve Padeş köylerini (ki dün akşam saatlerinde boşalttıkları yolunda da haberler geldi) UÇK gerillalarının üs olarak kullandıkları bildiriliyor. Yugoslavya'nın bu konuda Arnavutluk'u daha önce uyardığı da ifade ediliyor.
Bu bilgiler çok taze. O nedenle doğrulanmadan bunlara dayalı yorum yapmak temkinsizlik olur.
Ancak eğer doğruluğunu varsayacak olursak, tablonun bizim Kuzey Irak'a yaptığımız operasyonlara benzediğini kabul etmek gerekir.
Esasen Ankara'nın fazla heyecanlanmadan olayları takip ettiğine ilişkin bilgiler, hükümetin gereksiz çıkışlardan kaçınma eğiliminde olduğunu gösteriyor.
Ankara'daki arkadaşlarımız bu konuda daha da net bir çizgi çiziyorlar ve ‘‘Türkiye'nin Arnavutluk'a karşı böyle bir olay nedeniyle üstlendiği özel bir yükümlülük yok. Biz sadece Arnavutluk askerlerinin eğitimi ile ilgili bir yükümlülük üstlenmiş durumdayız’’ diyorlar.
Belli ki bu son gelişmeler kalıcı olsa bile Türkiye bir inisiyatif kullanmaya niyetli değil. Konuyu NATO'nun bir sorunu olarak görüyor ve ‘‘kararların Brüksel'de oluşturulması gerekir’’ diye bakıyor.
Hemen belirtelim: Burada Sayın Cumhurbaşkanı ile hükümet arasında en azından bir üslup farkı olduğu söylenebilir.
Bizde durum böyle ama galiba dışarıdaki tablo biraz farklı. Nitekim verilen haberlere göre ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright ile Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı İgor İvanov'un dün Norveç'in başkenti Oslo'da yaptıkları görüşme sırasında ‘‘Sırp askerlerinin Arnavutluk'a girdiği ve iki köyü işgal ettiği’’ haberi gelince ortalık karışmış. Albright ile İvanov hemen kendi devlet başkanları ile temas kurmuşlar. Programlarının kalan kısmını da iptal etmişler.
Belli ki herkesin ilk işi ‘‘Miloseviç belasını başka yere bulaştırmadan halletmek’’ten ibaret. Ama nasıl? Kimsenin yanıt veremediği soru bu.
Paylaş