Dolmabahçe'de denizden engelsiz esen poyraz,
Daha da soğutuyor havayı.
Yanaklar ayazdan al al.
Aklıma Van geliyor, utanıyorum üşümemden.
Daha da kızarıyor yüzüm.
İstanbul’un iki katı soğukta çadırlarda titreyenler,
çadır bile bulamayıp, bir battaniyeye sarılıp enkaz başında son bir umutla bekleyenler,
Kafileyi, havaalanında ellerinde meşalelerle yüzlerce kişi karşılıyor
Güvenlik nedeniyle futbolcuları yan kapıdan kaçırmaya çalışıyor bir takım aklı evveller.
Aykut KOCAMAN yüreğini ortaya koyuyor,”Olmaz öyle şey” diyor
Sarı lacivertli futbolcular taraftarıyla sarmaş dolaş oluyor.
Sevgilerinden ne yapacağını şaşıran taraftarların arasında kalan Stoch,sendeliyor, ezilme,
hatta ciddi bir sakatlık tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
Televizyonda bazı programlarda “Sevgiden öldürecekler” türünden,
Geçen yılki ideal 11’den sadece bu üç futbolcu sahada
Takımın bel kemiğini oluşturan
Gökhan Gönül, Serdar Kesimal, Selçuk Şahin,
Emre Belözoğlu,Mehmet Topuz yok. Sakatlar.
Yabancı kısıtlaması ve takım kurgusu nedeniyle Dia ve Stoch gibi etkili kanat oyuncuları kulübede.
Tüm bunlara rağmen 11 günde dört maç 10 puan,
Her güne bir puan gibi bir şey.
Geçen yıl berabere biten Bursa maçında verilmeyen iki net penaltı,
Kadın-erkek eşitliğine aykırı diye karşı çıkanlar oldu.
Sarı lacivert düşmanlığı dillere destan bir kalem, Fenerbahçe’nin en büyük olduğunu yazdı.
Reha Muhtar "Freudcu" bir çözümleme sergiledi.
Manisalı futbolcuların flört yaparak motive olduğunu, Fenerbahçeli futbolcuların ise “bacı” mantığıyla etkisiz kaldığı gibi bir şeyler karaladı.
Kimi de Fenerbahçeli futbolcuların artistik hareketler yaparak oyunu bozduğunu söyledi
Gereksiz biçimde maçın skoru üstüne ahkam kesenler de oldu,
Fenerbahçeli kızın takımını galip zannettiğiyle dalga geçmeye kalkan zavallılar da.
Tiz seslerin Fenerbahçeli futbolcuların kimyasını bozduğundan dem vuranlar, “Devrim” diyenler bile oldu.
Şampiyonlar Ligi’ne yollanmadı ama küme de düşürülmedi.
Üç futbolcusu milli takımda sakatlandı.
Takımın bel kemiği beş oyuncusu yok.
Pazartesi, cuma, salı dört günde bir maç oynatıldı.
“Seyircisiz oynama” cezasını kaldırdı.
Cezası olan takımın maçlarında tribünlere sadece kadın ve çocuklar alınacak.
Ve bu ilginç uygulama ilk kez 20 Eylül Salı akşamı Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadında uygulanacak.
Fenerbahçe ile Manisaspor arasında oynanacak süper lig karşılaşmasına sadece kadınlar ve çocuklar alınacak.
Üstelik stada girerken ücret de ödemeyecekler.
Yani Salı akşamı dünyada bir ilk yaşanacak.
Fenerbahçeli taraftarlar kararın açıklandığı Cumartesi gününden bu yana telaşlı bir heyecan içindeler
Acaba kadınlar tribünü doldurabilecek mi?”