Dedelerimizi perişan eden fotoğraflar

Dedelerimizin zamanında televizyon yoktu. Yani alt alta, üst üste yuvarlanıp şapır şupur öpüşen çiftler de yoktu. İç çamaşırı defilesinde memesini poposunu sallayarak gezinen üryan mankenler de yoktu. Kırmızı noktalı filmler hiç yoktu.

Yere yayılmış, bacakları havada bıngıl sarışın kadın resimlerinden millete gına getirdiği için artık batmakta olan Playboy dergisi bile yoktu.

Ateşleri başlarına vurmuş zavallı dedeciklerimiz, bu yokluk içinde dumanları tüte tüte ofurdayıp dolanırlardı. Sokakta yürüyen bir hanımın rüzgárda eteği savrulup azıcık diz kapağı görünse dedelerimizin yarısı kalp krizi geçirir, yarısı da soğuk su dökünmeye koşardı. Yüce Mevla'nın er kullarına en büyük armağanı olan mini eteğin icadına bile daha 30-40 yıl vardı.

Ama bunca kuraklık içinde dedelerimizin hayatını kurtaran ve gizlice satılan bazı fotoğraflar vardı. Hem cana can katar, hem de bir bakışta adamları perişan ederdi. Dedelerimiz bazen toplanıp çilingir sofrası kurarlar ve ahlar oflar eşliğinde bu fotoğraflara bakma seansı düzenlerlerdi.

Çapkın dedelerimizin çektikleri zulmü anlatabilmek için size bu fotoğraflardan bir kaçını sunuyorum.


KAMERANIN GÖZÜ KÖR OLSUN!

Şimdilerde film ve fotoğraflarda her şey ayan beyan yerli yerinde içli içinde görülüyor.

Ama dedelerimizin aşkları daha volkanik ve daha yürek töpürtülüydü. Çünkü onların fotoğrafları hayal kurmaya fırsat veriyor. Hayalsiz aşk, sifon çekmeye benzer.


AYAK OYUNLARI

Sevişmenin şiddetine bakar mısınız? Hem de masa altında... Pantolonlu, pabuçlu ve çoraplı... Pastahanenin kapanma vakti gelip garson, dedemizle ninemizi sokağa atıncaya dek bu aşku sevdayı muhabbet sürmüştür sanırım.


SİLİKONSUZ BUNLAR!

Şimdi milyonlarca hatun plajlarda üstsüz sere serpe yatıyor da dedelerimizin torunları kavun-karpuz bostanından geçer gibi dönüp bakmadan geçiyor.

Silikonun icadından yarım asır önce çekilmiş olan bu limon irisi göğüsler kimbilir kaç dedenin rüyasına girip garibi kan-ter içinde bıraktı. Üstelik görünen kısmını yeter bulup hülyalı kızın alt tarafını fotoğrafa almamışlar bile...


AMANIN!.. BACAKLARA BAK!..

Bacakların en heyecanlı kısmı kombinezonla örtülmüş. Alt tarafına parmak kalınlığında koyu renk müslin çorap giydirilmiş.. Ama görünen o bir karışlık çıplak kısım var ya... Dedeleri dama çıkarmaya yeterdi.


CENNETTE HURİLER!..

Harem kültürüyle büyümüş dedelerimizi tek kadın resmi kesmez. Dedemin cenneti herhalde böyle bir yerdi. Üçü bir yerdeki çoraplı hurilerin bıngıllığına bakın. Gerçi öndeki kız biraz sıskaca ama yine de idare eder. Kadın dediğin etli butlu olmalı ve ele gelmeli. Ayva göbek makbuldür ama karpuz göbek daha şefkatlidir. Kuştüyü yastık gibi başını koy yat. Diyet manyaklığına tutulmuş şimdiki sıska ve gagidik manken kızlarımız bende bile merhamet uyandırıyor. İçimden zavallıları kebapçıya götürmek geliyor.
Yazarın Tüm Yazıları