Paylaş
TÜRKİYE'nin en genç oda başkanı 37 yaşındaki Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer, Gaziantep'in Türkiye'nin en ‘‘delikanlı ili’’ olduğunu savundu. Koçer, şehirlerin artık yatırımlar konusunda branşlaşması gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE'nin en genç oda başkanı 37 yaşındaki Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer, şehirlerin artık yatırımlar konusunda branşlaşması gerektiğini söyledi. ‘‘Türkiye'nin en delikanlı şehri Gaziantep’’ diyen Nejat Koçer, Gaziantep'in cesur ve atak girişimcilere sahip olduğuna dikkat çekiyor.
Koçer Grubu'nda üçüncü kuşak yönetici olan Nejat Koçer, ‘‘Üçüncü kuşak, Gaziantep'in büyük avantajı ve en belirleyici özelliklerinden biri. Çünkü sanayinin yerleşmesi için birkaç kuşak geçmesi gerekiyor’’ diyor. Marmara Bölgesi'nde yaşanan depremden sonra Anadolu'nun yatırım açısından daha cazip hale geldiğini söyleyen Nejat Koçer ile Gaziantep'in Türk ekonomisindeki yerini konuştuk.
Gaziantep'i yatırım konusunda cazip kılan nedenler neler?
- Artık İstanbul veya batıdaki üreticiler imalat konusunda bölgemize geliyor. Özellikle depremden sonra Anadolu yatırım açısından daha cazip hale geldi diye düşünüyorum. Gaziantep'i cazip yapan nedenlere gelince.. Türkiye'nin delikanlısı Gaziantep'tir. Cesur, atak, girişimci ve müteşebbis. Girişimci ve müteşebbisin olmadığı bir yerde yatırımın olması ve ekonomik gelisme mümkün değil. Anadolu'da son 15 yıldır teşvik verilen birçok ilde doğru dürüst sanayileşme sağlanamadı. Çünkü müteşebbisin olmadığı bir yerde istediğiniz kadar para verin yatırım yaptıramazsınız. Bir de Gaziantep'in dünyaya dönük bir yüzü var. 5 bin yıllık bir şehircilik tarihi var. Tarihi İpek Yolu üzerinde. Bunlar biraraya gelince Gaziantep sanayileşmede model kent haline geliyor. Gaziantep'in en büyük avantajlarından biride sanayi kültürünün olması.
Sanayi kültürü Gaziantep'e neler katıyor?
- Gaziantep, üçüncü kuşakların yönettiği bir şehir. Urfa'da sanayileşme yeni başladı, henüz birinci kuşak sanayii kuruyor. Maraş'ta birinci kuşak işbaşında, ikinci kuşakla işi yürütüyor. Şehirler sanayileşmede üç, dört, beşinci kuşaklara ulaşabiliyorsa bu çok büyük bir başarı. Gaziantep bu anlamda da bir model şehir. Sanayi Odası olarak sanayi kültürümüzü çok önemsiyoruz. Çünkü, sanayi kültürü geliştiği zaman toplam kalite ve verimlilik anlayışınız, kalite standartlarınız da beraberinde gelişiyor. Sanayi kültürü oturmuş firmalar, kendi pazarlama tekniklerini oluşturmuş, pazarlama ve ihracat departmanlarını kurmuş oluyorlar. Birinci kuşak daha işletmeyi oturtma ve üretimi yapabilme telaşında oluyor. Arge, ihracat ve pazarlama gibi oluşumları henüz düşünemiyorlar. Bana göre her şehir artık branşlaşmak zorunda. Doğu ve Güneydoğu'daki her şehri sanayi kenti yapamazsınız. Gaziantep sanayi şehri, ama bir başka şehrimizde tarım ağırlık, birbaşkasında hayvancılık. Onları da o yönde geliştirmek gerek.
Yaşanan ekonomik krizlerden üyelerinizin etkilenmemesi için neler yaptınız?
- 1300 üyemiz var. Gaziantep, sanayide 110 bine kişi yakın çalıştırıyor antep. Gaziantep Sanayi Odası olarak firmaların özellikle global kriz arifesinde Rusya pazarında var olamayacağını gördük. Yeni pazarlar aranması gerektiğini düşünerek hedef pazarlar tayin ettik ve ihracat seferberliği başlattık geçen yıl mart ayında. Cezayir, Suriye, Tunus, Fas, Suudi Arabistan ve Ürdün'ü Gaziantep'in önümüzdeki iki yıl içindeki hedef pazarı olarak belirledik ve ihracatı bu bölgelere yoğunlaştırdık. Yine geçen yıl kalite seferberliği başlattık. GSO olarak ISO 9000 belgesini aldık ve yüze yakın firmanın bu belgeyi almasına öncülük ettik. ISO belgesi, toplam kalite ve verimlilik gibi konular daha birçok kentin gündeminde yok. Son olarak geçtiğimiz Haziran ayında ‘‘Aktif Sanayi 2000 Projesi’’ni başlattık.
Bu proje nasıl doğdu?
- Proje, Gaziantep'te yatırımdan sonra üretkenliği, verimliliği artırmak ve toplam kalite anlayışının oturtulmasını sağlamak amacıyla ortaya çıktı. Sanayi Bakanlığı ve TOBB'dan da destek görüyor bu projemiz. Sanayi Kalkınma Ajansı kuruyoruz. Bu ajansdaki uzman ekip, firmaların istediği bilgilere anında ulaşmasını sağlıyor. Yatırım geliştirme servisimizde de yeni yatırım ve projeler konusunda isteyen sanayicilerimize destek veriyoruz. Odada firma temsilcileri oluşturduk. Hep aynı kişiler muhatap oluyor firmalarla. Bir de artık odamızın gönüllü danışmanları var. Prof. Dr. Kenan Mortan, Prof. Dr. Osman Altuğ, Prof. Dr. Ayşegül Somersan, Prof. Dr. Nahit Töre ve Prof. Dr. Tuğrul Arat.
Gıda, tekstil ve kimya hızlı büyüyor
Şehrin sanayisi hangi alanlarda yoğunlaşıyor?
- Gaziantep, Anadolu sanayileşmesinde rüştünü ispat eden şehirlerimizden birisi. Makarna, un, irmik, akrilik ve pamuk ipliği, trikotaj, pvc, çikolata, bisküvi, sabun ve kimyada önemli bir paya sahip. Gaziantep'in bu kadar gelişmesi, yıllardır bu işleri tekelinde tutan sanayicileri çeşitli şekillerde rahatsız ediyor. Tabii bir rekabet ortamı doğuyor ve bu ortam içinde Anadolu sanayileşmesi ciddi ciddi baltalanmaya çalışılıyor. Gaziantep, Kahramanmaraş gibi iller, kendi verimlilikleri ve yöresel maliyet unsurlarıyla batıdaki sanayi tesislerini büyük ölçüde rekabete zorluyor. Bu rekabetin tatlı tatlı, ihracatta ve kalite kulvarında yaşanması lazım. Ama biz birbirini rahatsız edici rekabet koşullarıyla karşı karşıyayız.
Suriye'de Türkler'e yatırım kapısı açıldı
Gaziantep'in Suriye ile ticareti nasıl?
- Suriye ile olan diyalogda Dış Ticaret Müsteşarlığı diplomatik açıdan büyük başarı sağladı. Aslında terörle bağdaştırılan ve Türkiye'ye olan davranışlarıyla ortaya çıkan süreçte Türkiye Suriye ile bütün ticari ilişkilerini kesti. Buna rağmen Gaziantep Suriye'ye yılda 150 milyon dolar ihracat yapıyor. 2000 yılı sonunda bu rakam daha da artmış olacak. Bana göre en az 200 milyon doları Gaziantep olarak çok rahat yaparız. Suriye bizim için Günedoğu'da çok önemli bir ticari partnerdir. Suriye'de yeni çıkarılan yatırım kararıyla birlikte bir çok Türk sanayicinin Suriye'de özellikle tekstil konusunda yatırım yapma düşüncesi ortaya çıktı.
Paylaş