Paylaş
Kötü günleri unutmadı unutmasına ama, daha iyi bir gelecek için kardeşlerini ve ailesini bırakarak Ahmedi Hani Anadolu Lisesi'ne gitti. "Yurt olmasaydı okuyamayacaktım. Evimden bile daha iyi çalışma ortamı bulunuyor" diyor.
Psikolojik Rehberlik Danışmanlık ya da Hukuk okumak en büyük hayali.
Onu "Baba Beni Okula Gönder" kampanyası kapsamında bu yıl beşincisi düzenlenen resim-şiir-kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere verilen ödül töreninde tanıdım. Yarışmanın bu yılki konusu "Yurtta Yaşam"dı. Sibel de kompozisyon yarışmasında birinci olmuştu.
Sibel gibi Türkiye'nin farklı illerinden Erzurum'dan, Gümüşhane'den, Tokat'tan gelen akranları yurtta yaşamı anlattılar. Ancak aralarında Seda Akman, Eda Yıldırım, Gamze Çakır, Hanife Çayır, Nazlıcan Öztürk, Yasemin Polat, Esra Altay ve Hacer Kızgın resim, şiir, kompozisyon alanında dereceye girdi.
Baba Beni Okula Gönder Kampanyası Esra, Hacer, Sibel gibi yüzlerce genç kıza üniversite yolunda kapı açıyor. 7 yılda kız çocuklarının okula gitmesinin önündeki engelleri kaldırmak için birçok mesafe katetti. Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, 10 bin 500 çocuğa burs verdiklerini, 33 kız yurdu açtıklarını gururla anlatırken de genç kızlara şöyle seslendi:
"Resimlere baktığımda, şiirlerinizi okuduğumda çok duygulandım. Bir taraftan eğitimin sizin için ne kadar önemli olduğunu anladığınız için çok sevindim. Çünkü resimlerinizde, eğer okumazsanız sizi daha karanlık bir hayatın beklediğini, ama okursanız hayal kurabildiğiniz daha aydınlık bir geleceğin beklediğini anlatmışsınız. Okumak, bir fedakarlık gerektiriyor, ama kendi başınıza ayaklarınızın üzerinde duran, topluma faydalı bireyler olmak için fedakarlığı yapıyorsunuz"
Paylaş