Paylaş
Geçtiğimiz ayın sonunda yine bu sayfada ‘Mektupla dolandırıyorlar’ başlıklı haberde bankaların verdiği teminat mektuplarının yerine geçen kefalet sigortasında (kefalet senedi) organize ve nitelikli dolandırıcılık yapıldığını duyurmuştuk. Dolandırıcıların, kapanmış sigorta şirketlerinin adını kullanarak ya da sahte sigorta şirketleri kurarak, kefalet senedi bastırdıklarını; bunları da özellikle kamu ihalelerine giren firmalara milyonlarca lira karşılığında verdiklerini belirttik. Hatta piyasada binin üzerinde sahte kefalet senedi olduğunu ve sigortacılık alanında dolandırıcılığın boyutunun 800 milyon lirayı geçtiğini de yazdık.
BEŞ AYRI SAHTE ŞİRKET KURDULAR
Olayın arkası çorap söküğü gibi geldi. Geçtiğimiz haftalarda dolandırıcıların, Eurobank Kos. adı altında sahte banka şubesi kurarak, ihaleye girecek şirketlere teminat mektubu verdiği ortaya çıktı. BDDK, müdahale etti ve soruşturma başlatıldı. Sahte teminat mektubunun kullanıldığı ihale ise iptal edildi. Açıkça söyleyeyim, bu daha başlangıç. Bahsi geçen bu olay da dolandırıldığını anlayan şirketlerin şikayeti ile ortaya çıktı, soruşturma başlatıldı. Peki ya, elinde sahte kefalet senedi olanların durumu ne olacak?
Durumun vahametini şöyle anlatayım. Şu anda piyasada, kurulmuş beş ayrı sahte şirketin –beşi de sahte sigorta şirketi- düzenlediği kefalet senetleri bulunuyor. Bu sahte teminat mektupları da binin üzerinde şirkete verilmiş. Bu şirketler de sahte teminat mektupları ile kamu ihalelerine katılmış. Bu sahte şirketlerin isimleri ve düzenledikleri sahte kefalet senetlerinin hepsi elimde.
KAMU İHALELERİNDE KULLANIYORLAR
Niye kimse duruma uyanamamış ya da uyanamıyor diye soracak olursanız; sahte kefalet senetleri şu anda ihale dosyalarında. Kamu İhale Kurumu’nun dosyalarında da bu sahte senetler var. Şirket, ihaleye girmiş ama kazanamamışsa zaten kimsenin uyanma şansı yok. İhale kazanılmışsa ve sahte kefalet senedi dosyaya teminat olarak girmişse ve ihaleyi alan şirket yükümlülüklerini de yerine getiriyorsa yine kimse uyanmaz. Fakat şirket ihaleden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmezse, kefalet senedinin nakde çevrilmesi gerekecek ki, işte o zaman sahtecilik ortaya çıkacak. Şimdi, Kamu İhale Kurumu, dosyalarındaki kefalet senetlerini inceleyip, sahte mi değil mi tespit etsin diyeceğim, ama dilim varmıyor. Soruşturmalar başlayacak, ihaleler iptal edilecek. Zor bir süreç. O yüzden dilim varmıyor.
En azından bundan sonrası için tedbir alınabilir. Ne yapılabilir? Başta Kamu İhale Kurumu olmak üzere ihaleyi düzenleyenler, kendilerine sunulan senetleri, kefalet sigortası yapma yetkisi olan şirketlerin listesi ile karşılaştırabilirler. İhaleye katılacak şirketler de aynı listeye bakarak, kefalet senedi yaptırmalı; tabi eğer dolandırılmak istemiyorlarsa. Ama yok, evraklarla uğraşmayayım, bilançomu analiz ettirmeyeyim, üç kuruş vereyim deniyorsa; buna yapacak bir şey yok. Ne mi demek istiyorum? Bazı şirketler de aldıkları kefalet senedinin sahte olduğunu biliyor diyorum.
Paylaş