Neden onun adı balık, neden asansörü ip tutuyor, neden su ıslak, neden...

...Diye yazmaya başlasaydım ne kadar sıkıcı olurdu değil mi! O zaman muhtemelen çocuğuma da Bayan Rotermayer gibi davranıyor olurdum ve sofrada yaptığı minik bir yaramazlık karşısında; 'Sinanpeter derhal odana lütfen!' şeklinde bir azarlar onu derhal ortadan yok ederdim.

Neyse ki bu durumda değiliz...

Efendim, benim oğlan birkaç haftadır 'Neden?' sorularına başlamış durumda: Neden Aydede o taraftan doğuyor? Neden asansörleri ipler taşıyor? Neden onun adı balık? Neden insanlar çalışır?

Ben açıklamaları yaptıkça her cevaptan yeni bir 'neden'li soru doğuyor.

Bu dönemin en büyük sorununun, çocukların insanın içini bayması olduğunu söylerler. Benim için durum böyle değil. Açıkçası ben, çocuğumla oturup onun sorduğu sorulara cevap vermeyi seviyorum. Hem oturarak, sakin bir şekilde vakit geçirebiliyoruz, hem sohbet etmiş oluyoruz, hem de o pek çok sorunun cevabını alabiliyor. Eh, bana da genel bilgi pratiği oluyor. (Sinan okula başlasın, Birinci Kosova, İkinci Kosova derken ben de yarışma programlarına katılmayı planlıyorum tazelenen bilgilerimle...)

Ayrıca detaylara meraklı biri olarak bazen arkadaşları arasında 'sazan' durumuna düşen ben, her soruya ciddi ciddi kafa patlatıyorum. Sakin sakin, her seferinde bol ve değişik kelimeler kullanarak cevaplamaya çalışıyorum sorularını...

Ama kimi zaman da ne cevap vereceğimi bilemiyorum ve sinir oluyorum kendime.

Birincisi, bazı şeyleri unutmuşum. Okulda hatta ilkokulda öğrendiğimiz bazı çok kolay cevapları hatırlayamıyorum ve oğlum bunlarla ilgili bir soru sorduğunda afallıyorum.

İnanın çok kötü hissediyorum kendimi. Hiçbir şey bilmeyen, cahil biri oluyorum kendi gözümde...

KENDİME ANSİKLOPEDİ ALDIM

Bu yüzden bir ansiklopedi bile aldım kendime. Çocuklar için tabii. Büyüyünce alıp kendisinin okuyup anlayacağı bir çeşit. ABC Yayınlarından 5 ciltlik bir seri. Gökyüzü ve Dünya, Vücudumuz, Hayvanlar ve Ünlü Yerler kitapları; içinde; ‘‘Neden ağladığımızda gözümüzden su akar?’’ benzeri pek çok sorunun cevabı, resimlerle veriliyor.

Bir de tabii çocuk lisanında anlatmak lazım her şeyi. Bazı teknik sorular sorduğunda teknik cevaplara gidiyor aklım. Eh onu da anlamaz ki çocukcağız.

Neyse neyse, zor durumda klişe cevaplar bulup onlara da sığınabilirsiniz tabii. Arada gerekiyor.

Bir de bu soruların zamanı da yok ki... Havuzun ortasında, ana-oğul hoppidi hoppidi serinlerken: 'Anneeee, neden suda dalga oluyor?'

Hakikaten neden oluyordu?

Peki daha vahimini söyleyeyim: 'Anneee neden su ıslak?'

Ve dayanamadım: ‘‘Çünkü Sinan, iki Hidrojen atomu, bir Oksijen atomuyla birleşince ıslanıyorlar!!!’’

Bu arada yazı yazan babanın gördüğü ilgiyi biraz kıskandığımı itiraf edeyim. Anlaşılan arada sözü babalara bırakmak gerekiyor...


Hazırlanın, bu bebek sizi epey yoracak


Ona asla söylemeyin: İki dakika şurada düz otursana!

Ona hep söyleyin:

‘‘Hadi gel oynayalım.

Ona hediye alırken:

Doktor seti gibi meslek oyuncakları, kitapları, spor giysileri tercih edin. Kızlara çanta, takı uygundur. Dış mekan oyuncakları daha çok ilgilerini çeker.


Az daha kıl payıyla İkizler Burcu'nu kaçırıyorduk. Burcun son günleri de olsa, favori spor dalı anne yormak olan bu burcun bebeğini atlayamazdık.

Geçmiş olsuuuunnn... Kendinizi şimdiden hazırlayın: İşiniz kolay değil. Sizi aynı anda hem güldürecek, hem ağlatacak bir afacana sahipsiniz. Çoğu zaman ne yapacağınızı bilemeyeceksiniz. Hem de uzun bir süre... Diğerlerine nazaran yürümeyi ve konuşmayı daha çabuk öğrenen bu bebek, son derece hareketli olacak ve sizi epey yoracak.

Bir kere evinizi ekstra güvenli hále getirmeniz gerekecek. Çok hızlı ve seri hareket edeceklerdir. Onu oyun parkında falan da zaptedemeyeceksiniz. Gereğinden fazla sınırlandırılmak hiç işlerine gelmez. Bir de had safhada meraklıdırlar. Bu yüzden de kısa sürelerle, pek çok farklı oyuncaklara ya da eşyalara ilgi duyarlar. Ancak oyuncaklar ve renkli kitaplar onu oyalayabilir. Bir şey üzerinde kolay kolay yoğun olarak konsantrasyonlarını toplayamazlar ama pek çok şeye bakınırlar. Hatta iki şeyi birden yapmaya en çabuk başlayan bebeklerdir.

POPÜLER ÇOCUK OLACAKLAR

Onları oldukları gibi sevmelisiniz. Vaktinden önce gelişmiş küçük afacanlar olarak... Onları değiştirmeye kalkmayın. Zeki ve ilginç olduklarını aklınızdan çıkarmayın. Çünkü zekası binlerce hayal peşinde koşacak ve birinden birinde mutlaka başarılı olacaklardır.

Okumayı yazmayı da kolay öğrenir İkizler çocukları. Kelimelerle araları iyidir. Küçük yaşta yabancı dil öğrenmeleri kolay olur. Parmaklarına dikkat edin. İnce, esnek ve hünerli parmaklardır. Çoğunun elleri işe yatkındır. Ve iki ellerini de çok iyi kullanırlar. Bu parmaklar onların operatörlük, diş hekimliği ya da saat yapımı gibi el hassasiyeti gerektiren işlerde iyi yerlere gelmelerini sağlayabilir. Espri ve hiciv duyguları da gelişmiştir.

Bu arada başkalarının mimiklerini çok iyi taklit etme yetenekleri vardır.

İkizler çocuğu hayallerle gerçekleri karıştırabilirler. Yani iki dünya birbirine harmanlanmıştır. Kimi zaman abartıyor ya da yalan söylüyormuş izlenimi verebilir. Zira bir olayı anlatırken renklendirip süsler. Bu durumda ona anlayışlı davranın çünkü düş gücünü geliştirmektedir. Ama kontrolden çıkmasına da izin vermeyin.

En büyük tehlike, sabırsızlıklarında ve çabuk sıkılmalarında yatar. Yarım yamalak öğrenmek durumunda kalabilirler.

İki işi birden yapabildikleri için ders çalışırken radyo dinlemek istiyorsa ona bu şansı verin. Notlarını da göz önünde bulundurarak tabii.

Popüler bir çocuk olacaklarını bilin. Enerji ve hareketliliği ile sizin genç kalmanızı sağlayacaklar, pek çok şey için yardımınıza koşacaklardır. Büyüdüklerinde ise her pastada parmağı olan, her şeye koşuşturan, her konuda konuşacak bir şeyleri olan, ışıl ışıl bireyler ortaya çıkacaktır.


İKİZLER BURCU ANNESİ


İkizler kadını güleryüzlü, eğlenceli bir anne olacaktır. Çocukları çok sevmesine rağmen onların kendisini kısıtlamasına izin vermeyecektir. Kafasındaki gerçekleştirmeyi düşlediği binlerce proje nedeniyle çocuklarına ayıracak fazla vakit bulamayacaktır ama onlara sevgisini kanıtlaması da zor olmayacaktır. Çocuklar da onu örnek alıp bağımsızlıklarına düşkün, hayal gücü kuvvetli bireyler olarak yetişebilir. Çok hoşgörülü olmasına rağmen dersler konusunda kayıtsız şartsız başarı bekler.

Ünlü ikizler anneleri: Nilüfer, Nicole Kidman (İkisinin de çocuk evlat edindiklerine dikkatinizi çekeriz!), Tansu Çiller, Elizabeth Hurley...


ANNEMİN KÖŞESİ


Sümbül Hanım'ın gelini


Maalesef Asmalı Konak bitti. Ben son dönem izleyicilerinden olmama rağmen hemen havaya girenlerdenim. Annem de benim gibi iyi bir takipçi olmuştu. İkimizin favorileri ise, Sümbül Anne ile Hamzaoğlu idi.

Birçok kişi için Sümbül Hanım 'anne' sınıfında bir karakter sayılabilir. Ama benim için o, nefis bir 'kaynana' idi. Onu hiçbir zaman anne gibi izlemedim, annem olsun istemedim. Hep onun gelini olarak havaya girdim. Annemden memnuniyetim belki bunun sebebi.

Benim kaynanam yok sayılır, ama büyük görümcemi kaynana olarak kabul edebiliyorum. O da Sümbül Hanım gibi bütün ailesine yetişen, herkes için koşturan, gerçekten acılı günler yaşayan ama güçlü kalan biri. Belki de o benzerlik böyle hissetmeme sebep oldu.

Neyse, dizi bitti ama herkese Sümbül gibi bir kaynana temenni ederim. Anacım, umarım sen de böyle bir kaynana olursun.

Ben de tabii...