Çocukları, hele hele 6 yaşının üstündeki çocukları yarım saatten fazla ne yerinde tutabilir?
Yaa, küçük çocuk anneleri öööyyylece kalmıştır şimdi. Mümkün bile olamayacağını sanabilirsiniz böyle bir şeyin. Ama değil. Top Trumps Süper Kartlar bunu beceriyor. Çok ilginç ama kız olsun, erkek olsun her çocuğun bunlara ciddi anlamda takıldığı bir dönem oluyor. Biz yeni yeni öğreniyoruz tabii, ama bu işin turnuvası bile var.
Türkiye Şampiyonası’nın finali de geçen pazar yapıldı ve Süper Kartlar Ustası belli oldu. Önce 20 soruluk bir test ile internet üzerinden elemeler yapılıyor. Bu sorulara en çok doğru cevabı ilk önce veren 50 kişi davet ediliyor şampiyonaya. Seneye kaldı işimiz... Çünkü bizim danacık da katılmak istedi. Bunun için internet sitesine girip testi cevapladı ama yaşının tutmadığını gördük.
Sinan’ı sabah okula bıraktığımda herkesin elinde bu kartlardan görüyordum. Bunlar 30 tane kart. Her kart paketinin bir ana konusu var. Mesela artistler, uzayın sırları ya da süper kahramanlar... Her bir kartta o kartla ilgili veriler var.
Mesela artistlerse; boyu, yaşı, çevirdiği film sayısı, ödül sayısı gibi... Ve bunların rakamlarına göre kartları değiş tokuş ediyorlar. Böylece çocuklar dakikalarca sakin sakin oturuyor. Kaybedince sorun çıkaranlar var tabii. Aralarında bazı önemli bilgiler de var. Mesela dünyanın sırları çok ilginç. Gezegenler ya da uzay cisimleri hakkında pek çok şey öğrenebiliyorsunuz.
Daha çok erkeklerin ilgisini çeken bir oyun şekli belki, ama kızlar da çok oynuyor. Hatta kızlar ve erkekler beraber oynuyor. Ben uyanık ve yaramaz bir anne olarak oğlumun sınıfına "kendi turnuvanızı yapıp 1 A şampiyonunu seçsenize" dedim ama pek işlerine gelmedi...
Bu seneki Türkiye turnuvasına katılan 50 çocuktan 4 tanesi kız. Yaşları 8-14 arasında değişiyor. Çocuklar varolan 8-10 çeşit desteden hangileri ile yarışacaklarını bilmiyorlar. Zaten onlar hemen hemen hepsini bildikleri için çok da fark etmiyor. Hepsini satın almasalar bile, arkadaşlarıyla takas yapıyorlar. Bu arada her yeni yılda kartların içeriği değişmiyor ama yeni desteler aralarına katılıyor.
Biz de evde oynuyoruz. Ben de öğrendim oynamayı ama nedense aklımda tutamıyorum onlar gibi... Ve çocukların taze beyninin nasıl hızla dolabildiğini görüyorum oynarken de...
ÇOCUKLARIN FESTİVALİ
Maslak Parkorman’da her yaş grubundan çocuklara çeşitli sanat dallarıyla zenginleştirilmiş hareketli ve rengarenk bir dünya sunan Minifest başladı. Burada pek çok eğlence çocuklarınızı bekliyor. Digiturk ile Minifest’te özel etkinlikler kapsamında Renault; geçen seneki Formula 1 heyecanını festivale taşıyor. Minifest’in biletleri; 3-12 yaş çocuklar için 5 YTL. Parkorman girişinin yanı sıra AKM gişeleri, Biletix satış noktaları ve çağrı merkezinde satılıyor. 0-2 yaş çocukları için giriş ücretsiz. Çocuklar, Minifest programındaki tüm atölye çalışmaları ve gösterilere ücretsiz katılabilirler. Sadece PartyKids alanı içinde bulunan oyuncaklar ve tren ücretli. Ayrıca "BitamBiöğrenci", İKSV’nin Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile birlikte hayata geçirdiği yeni bir proje. Biletlerinizi satın alırken "BitamBiöğrenci" diyerek zor imkánlarda büyüyen 3 ya da 10 çocuğun da Minifest’e katılımını sağlayabilirsiniz.
DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ İÇİN YARATTILAR
Damla Su sponsorluğunda, PACE Sanat Merkezi tarafından yeni bir etkinlik gerçekleştiriliyor. Çocuklar tarafından birbirinden ilginç, dev boyutlu "Geri Dönüşümlü Heykeller" tasarlanıyor. Özel okul, devlet okulu ve vakıflardan projeye katılacak yüzlerce çocuk, PACE Çocuk Sanat merkezi kurucusu, heykeltıraş Barış Karayazgan ile mayıs ayı boyunca Kanyon’da gerçekleştirilecek atölye çalışmalarında kendi biriktirdikleri pet şişelerden değişik boyut ve şekillerde heykeller üretti. Tüm katılımcı çocuklar 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Kanyon’da sergilerinin açılışında olacak. Sizin de sergiyi çocuklarınızla gezmenizi öneririz.
İlle de hayvan isterim diye tutturduğunda...
Eskiden yüz metre öteden kedi ya da köpek görünce kaçacak delik arayan çocuğunuz şimdi birden evde hayvan mı istemeye başladı. Üstelik hálá dokunmaya pek yanaşmasa da! Evet, hayvanlar ve çocuklar arasında ilginç bir ilişki olduğu kesin. Eğitimci Şule Yurcu bize hayvanların çocuklara katkılarını anlattı.
Yeni dünyaya gelen bir çocuk, önce kendini ve kendi dışındaki dünyayı beş duyusu ile algılar. Algıladıkları ile ilişkiye girer. Bu ilişkilerin nerde, ne sıklıkla ve nasıl olduğu onun zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimini yakından etkiler. Önce kokusunu aldığı annesi, sonra diğer aile bireyleri, çevresindeki diğer insanlar, hayvan ve bitkiler. Gerek canlı gerek cansız dünyayı paylaştığı tüm varlıklar, çocuğun dünyasında bebeklikten itibaren önemli rol oynarlar. Bebeklikte oyuncak olarak çocukların hayatına giren hayvanlar, annelerinden sonra çocukların en yakın arkadaşlarıdır. Çocuk bir evcil hayvanla sosyalleşmenin provalarını yapar:
Mutluluğunu ve mutsuzluğunu hayvanıyla paylaşır.
Öfkesini onunla giderebilir.
Paylaşmanın, yardım etmenin zevkine onunla varır.
Onu sahiplenerek bağlılık duygusunu geliştirir.
Sorumluluk duygusunu geliştirir ve özgüvenini tazeler.
Korkularını onun üzerinde deneyerek yener.
Sevme, koruma, bağımsız olma, verme duygu ve tutumlarını geliştirir.
Çevre bilincine sahip olur. Doğanın bütün canlılara ait olduğunu anlar.
Hayvana bir şey öğretmeye çalışmak, öğrenme ve öğretme kavramlarını geliştirir.
Evcil hayvanına bir şey öğretirken kendisi de öğrenir.
Çocuğun yoksunluk yaşadığı dönemlerde evcil hayvana sahip olması, onun olumlu duygularını kaybetmemesine katkı sağlar. Sevdiği bakıcısı değiştiğinde, anne-baba ayrılıklarında "yerine koyma", paylaşma işlevi görür.
Evcil hayvan, çocuğun dünyayı kendisinden başka kimlerle ya da nelerle paylaştığı farkındalığını kazanmasını sağlar. Dünyayı bitkisiyle, hayvanıyla, doğasıyla bir bütün olarak algılamasına, kabullenmesine, mutlu olmasına katkıda bulunur.
Küçük çocukların pek çoğu, hayvanlara karşı korkusuzdur. Yetişkinlerin saatlerce düşünüp de cesaret edemediği hayvanlar ile ilgili birçok davranışı, küçük çocukların hiç tereddütsüz uyguladıkları sıkça görülür. Çocukların içgüdüsel davranışlarını çeşitli olumsuz telkinlerle ve tereddütlerle değiştirmeye çalışmak yanlıştır. Sahip oldukları korkusuzluk güdüsünü, onları hayvanlar konusunda doğru bilgilendirerek, dostluklarını güçlendirerek sürdürmelerini sağlamalıyız.
İLİŞKİ NASIL SAĞLANIR
Şu ana kadar çocuk ve evcil hayvan konusuyla ilgili neler yapmamız gerektiğini yazdık. Çocukla hayvan ilişkisi nasıl sağlanır? Biraz da bunu anlatalım:
4 Hayvanları sevmiyorsanız, sakın çocuğunuza hayvanlar konusunda olumsuz duygu ve düşüncelerinizi yansıtmayın.
4 Temizlik konusunda endişeniz varsa temizlik problemi en az olan hayvanları seçin. (Örn: Balık ve su kaplumbağası)
4 Çocuğunuza, hayvanlar hakkında önce siz kitaplar okuyun, belgeselleri birlikte izleyin, gördüklerini tartışın.
4 Çocuğunuzu hayvanat bahçesine götürün. Orda bir hayvan seçerek onun nasıl beslendiğini, temizlendiğini birlikte gözlemleyin ve tartışın.
4 Sirklere götürün. Hayvanlar ile insanların birlikte neler başardığını ve oluşturdukları farklı ilişkileri tartışın.
4 Yukarıdaki tüm gözlemler sonrasında çocuğunuzun almak istediği hayvanla ilgili sorumluluk alıp alamayacağına birlikte karar verin.
4 Evcil hayvanı aldıktan sonra önceleri sadece yardım edin. Asla çocuğunuzun bakımını üstlendiği hayvan konusunda siz sorumluluk üstlenmeyin. Sorumluluğunu sürdürmüyorsa hayvan ile ilişkisini sızlanmalara aldırmadan sonlandırın.
HANGİ YAŞA HANGİ HAYVAN
Eğer çocuğunuzun yaşı küçükse, önce ona sorumluluk kazandırmanız gerekecektir. Bunun için de tavşan, su kaplumbağası, kuş ve balık gibi bakımı kolay hayvanlar almanızı öneririz. Balığın bir sıkıntısı çabuk ölmesi. Bu da çocuğa açıklamak için zor bir durum olabiliyor.
4-5 yaşına gelen çocuğunuz için artık bir kedi uygundur. Ama ona uzun uzun nasıl oynaması gerektiğini, nasıl bakacağını, daha doğrusu siz bakarken size nasıl yardım edeceğini iyice anlatmalısınız. Kedileri ve bütün hayvanları zorla sevmemesi gerektiğini, eğer oyun oynamak istemiyorsa zorla oynamaması gerektiğini söyleyin.
Köpek sahibi olmak için çocuğunuzun yaşının biraz daha büyümesinde fayda var. Çünkü sorumluluğu daha fazladır. Onu tuvaleti için, oyun oynaması için dışarı çıkarmak gerekecektir. Bu da zamanla onun görevi olmalı...
HAYVAN ALMADAN ÖNCE
Seçtiği hayvanla ilgili ne kadar bilinçli olduğuna önem verin. Bir veteriner ile işbirliği yapın.
Evde hayvan alerjisi olan var mı, araştırın ve hayvan seçimini bu gerçeğe uygun yapın.
Çocuğunuz hayvan ile güvenli bir ilişki kurana kadar gerekli açıklamalarda bulunun. Mesela o şimdi uyuyor, şimdi onun yemek zamanı vb. gibi.
Yaşam biçiminize uygun hayvan seçmeye özen gösterin. Zamanınız varsa, sorumluluk alabileceğiniz hayvanları tercih edebilirsiniz. Ayrıca bahçeli bir yerinizin olması da önemli. Bahçeniz yoksa köpek sahibi olamazsınız demek değildir ama köpeğin cinsini seçebilirsiniz.