Geçen cumartesi sabahı gazete faslı zamanı... Ana gazete kocamın, küçük gazeteler (yani ilaveler) benimdir ilk okumak için... Kocam yanıma sulu gözlerle gelerek Süper Ege’nin süper babası haberini bana gösterdi ve ‘İşte baba’ dedi...Pek ihtimal vermiyorum ama kaçıranlar için olayı özetliyorum: Balkonda ‘Uçuyorum’ diyerek kendini dördüncü kattan aşağı bırakan Ege’nin babası peşinden atlayarak onu havada yakaladı ve beraber zemine düştüler. Babanın kolu ve kaburgaları kırıldı, oğlanda hiçbir şey yok...Ben de dehşet içinde okudum. Bu Süpermen, Örümcek Adam hikayelerinin oğlanlara neler yaptırabildiğini biliyorum. Çeşitli hikayeler de duymuştum. Acı hikayeler de tabii... Ama bu babanın yaptığı gerçekten müthişti. Gün içinde devamlı bunu konuştuk; Ege’nin babası Sebahattin Sarısu gibi kaç baba olabileceğini tartıştık. Bunu refleks olarak mı yaptı acaba? Tutma çabasını herkes gösterirdi ama atlamak?..Çocuklarla ve hatalı anne-babalarla ilgili üzücü haberlerden sonra bu tip bir haberi görmek de ayrıca mutlu etti beni. Gördüğünüz gibi bütün anne ve babalar çocuk dövmüyor. Onlar için canını vermeye hazır olanlar da az değil.Sebahattin Bey; size, sevdiklerinizle birlikte çok ama çok uzun mutlu yıllar diliyorum içtenlikle...Bir de hemen ertesi gün gazetelerde çıkmaya başlayan kahraman ebeveyn hikayeleri ile bu işe de kabak tadı verdirmeyiz umarım.ACEMİ ANNELERE İKİ NOTBu arada anneleri güncel salgın hastalıklar hakkında biraz uyarmak istiyorum. Kışın geçmiş olmasına aldanmayın, hastalık sezonu bütün hızıyla sürüyor! Hatta kışı hastalıksız geçiren çocuklar, bu sezon sık sık hasta olmaya başladı. Sinan da onlardan biri...Bazı okullarda kızıl görülmeye başlandı. Bir de ‘Öpücük Hastalığı’ var piyasada. Adından anlaşıldığı gibi, temas ile bulaşıyor. Hastalığın sebebi bakteri olmadığı için antibiyotik işe yaramıyor. Ateş iki hafta kadar sürüyor; iştahsızlık, halsizlik cabası...Çocukları yuvaya giden annelere, daha doğrusu acemi olanlara unutmamaları için küçük bir not eklemek istiyorum. Birincisi, her çocuğun yakalandığı hastalıklardan korkmayın. Çocuğunuz hastalandığında, okulda bir salgın olup olmadığını öğrenin. İkincisi, çocuğunuzun hastalığını mutlaka okula bildirin. Bu şekilde diğer annelere çok yardımcı olursunuz. 23 NİSAN ŞENLİKLERİBugün Türkiye’nin dört bir köşesinde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlanıyor. Biz bugün anne & trends dergisi olarak Kemer Country’de düzenlenecek karnavalda olacağız. Nefis hava, nefis mekan ve bol bol eğlence ile çocuklarımızı coşturacağız. Sizleri de beklerim.Hamileyken rastgele spor yapmayınHamilelikte anne adaylarının en büyük korkusu çok kilo almak ve bunlardan bir daha kurtulamamak. Bu yüzden bazı hamileler, daha önce düzenli egzersiz yapmasalar da kiloyu kontrol amacıyla egzersiz programlarına, spor salonlarına hücum ediyor. Halbuki, egzersize hamilelikte başlayanlarda adale ağrıları ve eklem rahatsızlıkları gelişebilir. Uzmanlar, ‘Hamilelik egzersiz için uygun bir başlama zamanı değil’ diye uyarıyor. Hamilelikte egzersizin amacı, bel ve sırt ağrılarını, vücuda zarar vermeden, adale ve eklemleri çalıştırarak azaltmak, rahat bir doğum için zemin hazırlamak. Ama Mayaklinik Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Hüseyin Mutlu uyarıyor: Bunun için ilk yapılacak iş spor salonuna yazılmak değil, önce doktora danışmak. Çünkü hamilelik egzersizlerinde yapılmaması gereken durumlar var. Mesude ERŞAN Ne zaman egzersiz yapmak kesinlikle zararlı?Hamilelik sırasında meydana gelen vajinal kanamalar. Erken doğum tehdidi geçiren ve takipte olan hamileler. Erken su boşalması. Tekrarlayan düşükler. Gebeliğe bağlı hipertansiyon. Bebekte gelişme geriliği saptanması. Rahim kanalında yetersizlik saptanan hamilelikler. Kalp hastalığı olan hamilelikler. Hamilelik öncesi veya hamilelikte adale ve eklem rahatsızlıklarının çıkması. Çoğul hamilelikler (ikiz veya üçüzler).26’NCI HAFTADAN SONRA BAŞLAMAYINEgzersizlerden önce ve sonrası bol sıvı alın. Egzersizlerde özellikle terleme ile çok miktarda sıvı kaybı olur ve vücut derecesi yükselir. Yüksek ısılar bebeğe zararlı olabilir. Bu nedenle sıvı alımı çok önemli. Terleme ile birlikte sıvı ve bazı minerallerin kaybı da olur. Bu nedenle su ile beraber soda türevleri alarak eksik olan mineral ve elektrolitleri yerine koymalısınız. Düzenli egzersiz yapmış anne adayları ara sıra değil, düzenli olarak haftada üç kez yapmaya devam etmeli. Egzersizlere genelde üç ay tamamlandıktan sonra başlanması öneriliyor. 26 haftadan sonra egzersiz programına başlanmamalı. Özellikle son aylarda, denge gerektiren kayak veya basketbol gibi egzersizler sınırlı tutulmalı. Uzun yürüyüşler de ancak düz zeminde yapılmalı. Egzersizlerde rahat giysiler giymeli ve denge kaybına sebep olacak destekli spor ayakkabılardan kaçınılmalı. İlk 3 aydan sonra sırtüstü yatarak yapılacak hareketlerden kaçının. Büyüyen rahim sırtüstü pozisyonda ana toplar damarlara baskı yaparak bebeğe oksijen ve kan dolaşımın azaltır. Vajinal kanama, su gelmesi, rahim kasılmaları, solunum zorluğu, halsizlik veya bulantı durumlarında hemen ara verin. Eklemlerin aşırı zorlanması ve burkulmaya sebep olacak egzersizlerden kaçının. Hamilelikte burkulmalar ve eklem rahatsızlıklarına eğilim artar. Egzersiz yapan anne adaylar ekstra 300 kilo kalori civarında gıdayı mutlaka almalı. Hamilelikte egzersizin amacı kilo vermek olmamalı. Havalandırılması iyi olan yerleri egzersiz için tercih edin. Kapalı alanlardaki egzersizler zararlı.