Şehirde yaz

Tatilde olmasak da güneşten korunmak zorunda mıyız?
- Kesinlikle. Çünkü cilt açısından tatilde olmak ya da şehirde kalmak arasında fark bulunmuyor. Vücudun güneşe maruz kalan her bölgesi zarar görüyor. Bu yüzden sokağa çıkarken bile güneş koruyucu kullanmak şart.
Tüm günü işyerinde geçiriyor olsak da güneş koruyucu kullanmak gerekiyor mu?
- Sabah 07.00’de evden aracınızla işe gidiyor, öğle saatlerinde güneşe doğrudan maruz kalmıyor ve akşam 18.00’de eve dönüyorsanız, o zaman özel bir korumaya ihtiyaç duymayabilirsiniz. Ancak işe yürüyor ya da öğle molasında bir saatten daha fazla sokakta kalıyorsanız, cildinizin en az 20 faktör korumaya ihtiyacı olacaktır.
Sabah evden çıkarken sürülen koruyucu gün boyunca etkisini korur mu?
- Hayır, en azından öğle saatlerini dışarıda geçirecekseniz, çıkmadan yarım saat önce bir kez daha koruyucu ürün kullanmanız yerinde olur.
Gün içinde koruyucu içeren günlük bakım kullanmak yeterli mi? Yoksa gerçek bir güneş koruyucu mu sürmeli?
- Dışarıda uzun saatler geçirecekseniz sadece yüzünüze değil vücudun güneşe doğrudan maruz kalan tüm bölgelerini koruma altına almalısınız. Bu durumda sadece sabah sürdüğünüz ürün yeterli olmayacaktır, öğle saatlerine doğru ürünü yenilemek gerekecektir. Günlük bakım kremlerinin çoğu 15 koruma faktörü içeriyor ki, bu aslında gerçek bir koruma için fazla etkili değil.
Sabah evden çıkarken 20 koruma faktörlü ürün sürüp, öğle saatlerinde 15 koruma faktörlü günlük bakım uygulayıp sonrasında 15 koruma faktörlü fondöten kullandığımda bu 50 koruma faktörlü bir ürünün etkisine denk gelir mi?
- Maalesef bu hesaplama kozmetik ürünlerinde böyle işlemiyor. Yapmanız gereken öncelikle en yüksek faktörlü ürünü uygulamak olmalı.

Güneş yanığı cilt kanseri sebebi

Uzun vadede cilde hangisi daha çok zarar verir; gündelik hayatta korumasız güneşe maruz kalmak mı, iki haftalık bir yaz tatilinde bronzlaşmak mı? Bir kovaya azar azar su dökmek mi, yoksa bir anda ağzına kadar doldurmak mı? Boş yere bunları düşünmeyin, çünkü her halükarda kova dolacaktır. Güneş yanıkları tehlikelidir. Dünyada her geçen gün cilt kanseri vakaları artış gösteriyor. Bu da insanların tüm hayatları boyunca ne kadar yoğunlukla güneşe maruz kaldıklarıyla alakalı.

Hamilelikte 9 ay 10 gün bakımı

Anne adayları, hamilelik döneminde her zamankinden daha ışıltılı bir cilde sahip olur diye bilinir. Buna karşın pek çok kadın bu süreçte cildinden şikayetçidir.

İngiltere Düşesi Kate Middleton’ın, model/oyuncu Sedef Avcı’nın gözleri daha farklı ışıldıyor. Ama ciltleri ve saçları için de aynı şeyi söylemek mümkün mü? Evet. Anne olmanın bazı fedakarlıklar gerektirdiği doğru. Ama hamilelik döneminde güzellik rutinini bir miktar değiştirmekte fayda var. Çünkü cildin ve saçların yapısındaki değişim kaçınılmaz oluyor. İşte, hamilelik döneminde baştan ayağa güzellik önerileri...

1- SAÇLAR: Hamilelik süresince saçlar en sağlıklı en parlak dönemini yaşar. Çünkü kadınlık hormonu östrojen her saç telinin yaşam süresini uzatır. Ama dikkat! Uzun saçlar daha çabuk kırılır, dolayısıyla daha fazla özen gerektirir. Bu yüzden kullandığınız rutin bakım ürünlerine daha etkili bir saç kremi ya da koruyucu saç maskesi eklemelisiniz.

2- CİLT: Vücut bu dönemde eskisinden daha fazla melanin üretmeye başlar. Bunun anlamı şudur; hamileler diğer kadınlara oranla daha hızlı bronzlaşır. Öte yandan ciltleri daha hassas olduğundan güneş yanığı riski de artar. Koyu tenlilerde pigment lekeleri oluşması mümkündür. İşte bu lekeler hamilelik lekesi olarak adlandırılır. Çoğunlukla bu pigmentasyon doğumdan sonra hormonların azalmasıyla birlikte dengelenir. Sivilce, akne ve siyah nokta oluşumu ise cildin kurumaya başladığı üçüncü aydan itibaren durur. Bu dönemde SPF içeren yoğun nemlendirici kullanmak, fondöten olarak de güneş kremi tercih etmek yerinde olur.

3- GÖĞÜSLER: Menstrüasyonu haber veren östrojen ve progesteron gibi hormonlar özellikle ilk üç ayda göğüslerin de hassaslaşmasına neden olur. Hormonlardaki değişim göğüslerin büyümesine yardımcı olmak ve kan dolaşımını artırmak amacıyla yeni yağ tabakaları ve süt bezeleri oluşturur. Hamilelik boyunca kullanabileceğiniz yeni sutyenlere ihtiyacınız olacaktır. Yumuşak dokulu ve balensiz, göğüsleri toparlayıcı modelleri tercih edin. Çatlamayı önleyici yağlar kullanın.

4- KARIN: Pek çok anne adayının bir korkusu da karnın büyümesiyle oluşacak çatlaklardır. Cilt elastikiyetini kaybeder ve giderek büyüyen karın bölgesiyle başa çıkamaz hale gelir. Kremler, yağlar ya da E vitaminli merhemler cildin gerilme baskısına karşı yardımcı olur. Ancak hiçbiri pürüzsüz bir cilt vadetmez. Yine de hasarı en aza indirmek için hamileliğin başından itibaren karnınızı düzenli olarak kremleyin.�

5- BACAKLAR: Östrojen hormonu buradaki tüy üretimini azaltır ve pürüzsüz, yumuşak bir cilt yaratır. Ancak vücutta biriken su bacakların şişmesine neden olabilir.
Hamilelik hormonlarının artması, bağ dokusunun zayıflamasına, genişlemesine ve genlere bağlı olarak kramplara yol açabilir. Hamilelik döneminde hareket etmeye özen gösterin. Yüzme ya da soğuk duş ödemi azaltır.

EDİTÖRDEN...

Rengarenk tırnaklar

Collistar Perfect Nails Enamel, geniş renk yelpazesi sayesinde ultra parlak bir görünüm, uzun süre kalıcılık ve birbirinden şık renkler vadediyor. Oje, yoğun içeriği sayesinde tek kat uygulandığı zaman bile mükemmel kapatıcılık sağlıyor. Fiyatı 39 TL.

Zarif ve kusursuz

Signorina, modayı yakından takip eden genç kadınların ilk kokusu olma özelliğiyle öne çıkıyor. Üst notalarındaki greyfurt, tende tazelik duygusu yaratırken, orta notalardaki gül yağı romantizm, alt notalardaki süt muşu ve kaşmir ise kalıcılık sağlıyor.

Portakal kabuğuna elveda

Collistar’ın vücut peeling’i Anti Water-Talasso Scrub, içeriğindeki deniz tuzu, şeker kamışı, baharat ve esansiyel yağlarla aynı zamanda etkili bir selülit ürününe dönüşüyor.

Narsist tenler

Lanvin dünyasından ilham alınarak tasarlanan parfüm, klasik ve modern elementlerin bir karışımı... Flakon, taş ve zincir ile sarılmış bir mücevher şişesini andırıyor. Kadının boynuna astığı zarif bir kolye gibi şişeyi saran zincirle sıra dışı bir görünüm kazanan parfümün 50 ml’inin fiyatı 149 TL...

Mükemmel koruma

Güneş koruma ürünleri cildinizi tamamen örtmeyebilir. Shiseido araştırmaları, güneş koruma ürününün SPF değeri ne kadar yüksek olursa olsun, cilt yüzeyindeki girinti ve çıkıntılarda yeterli koruma sağlanamadığını gösterdi.
Shiseido, güneş koruma ürünüyle cilt arasındaki katmanda küçük açıklar olduğunu ortaya çıkardı.
Tam ve yeterli koruma, ancak ürünün cilt yüzeyindeki her bir noktaya eşit dağılımıyla sağlanabiliyordu ve bu tür bir uygulamanın şaşırtıcı derecede zor olduğu anlaşılmıştı.
Şimdi Shiseido, patent başvurusunu yaptığı en son teknoloji UV ışınlarından korunma konusunda yepyeni bir çözüm sunuyor.