O fotoğrafın şifreleri

Haftanın fotoğraflarından biri de Avrupa Birliği’nden gelen ilk konuk olan Alman politikacı Martin Schulz ile Çipras’ın çekilmiş kareleriydi. Avrupa Parlamentosu Başkanı olan Schulz elini kravat takmayan Çipras’ın yakasına doğru uzatmışken görüntülenmişti.
Fotoğrafçılar iyi yakalamıştı. Yıllardır Yunanistan’ın iki yakasını bir araya getirmeye çalışan AB’nin sanki bir uyarısı gibiydi. Nitekim Martin Schulz, dün Welt am Sonntag gazetesinde yayınlanan röportajla o görüşmeyle ilgili bazı ipuçları verdi.

*

2010 yılında iflasın eşiğine gelen Yunan hükümetleri, Avrupa Birliği ile tasarruf anlaşması yapmıştı. Radikal Sol Koalisyonu SYRİZA lideri Çipras ise geçen haftaki seçim öncesinde Yunanistan’ın AB’ye olan 320 milyar Euro borcunun yarısının silinmesini isteyeceğini, diğer yarısını ise şartlar uygun oldukça ödeyeceğini savunmuştu. Kemer sıkma programı altında ezilen, yoksullaşan halka ise ekonomik iyileşme vaat etmişti. Çipras ve SYRİZA bu arada bol bol Almanya Başbakanı Angela Merkel’e çatmıştı.
İşte Martin Schulz’un uyarısı da tam bu konuyla alakalıydı. Her ne kadar Merkel’in rakibi Sosyal Demokrat Parti’den de olsa Schulz, gergin geçtiği anlaşılan görüşmede Çipras’ı Merkel’e saldırmaktan vazgeçmesi konusunda uyarmıştı.
“Almanları tokatlamak kimilerinin hoşuna gidebilir, ancak dar görüşlülüktür ve bizi ileriye götürmez” demişti. Yunanistan’ın gelecekte de Almanya’ya ihtiyacı olduğunu hatırlatmıştı.

*

ALMANYA Başbakanı Angela Merkel de bir gün önce Hamburger Abendblatt gazetesine yaptığı açıklamada Yunanistan’ın borcunun silinmesinin söz konusu olmadığını söylemişti.
Sağcı popülist ANEL Partisi ile koalisyon konusunda anlaşan SYRİZA ise halka vaat ettiği 15-18 milyar Euro’luk iyileştirmeyi hayata geçirme konusunda kararlı.
Buna göre ilk aşamada işten çıkarılan 3500 kamu görevlisi geri alınacak, orta vadede bu rakamın 10 bine çıkması bekleniyor. Emekli, çalışan maaşları ve asgari ücret arttırılacak.
Halk üzerindeki ekonomik baskıyı azaltmaya çalışan hükümet limuzin ve özel şoför uygulamasından vazgeçiyor, yakında bakanlar bile işlerine kendi imkânlarıyla gidecek.
Masrafı az olsun diye hükümet dar tutuldu. Ek kaynak yaratmak için yakıt kaçakçılığının peşine düşülecek, buradan 3 milyar Euro gelir sağlanması hedefleniyor.
Yatırım çekmek için daha fazla reform yapılacak.
Avrupa ise Yunanların inadını hem endişeyle hem de merakla izliyor. Özellikle Almanya’dan “Sizin seçim vaatlerinizi biz finanse etmeyiz” uyarısı geliyor peş peşe.

*

YUNAN Maliye Bakanı temaslarına başlarken Başbakan Çipras da Kıbrıs Rum Kesimi’nden sonra bu hafta Roma ve Paris’e gidiyor.
Çipras, kemer sıkma politikası için bastıran Merkel yerine, bu programa temkinle yaklaşan bunun yerine kriz dönemlerinde devlet harcamalarının arttırılmasını savunan Fransa ve İtalya liderleriyle görüşmeyi yeğliyor.
Almanya’ya göre ‘euro’ uygulaması Avrupa’nın birliği için önemli bir adım. Bu nedenle Almanya güdümünde güçlü bir Euro için sorunlu ortakların tasarruf politikası uygulaması şart.
Çipras ise Almanya’nın sıkı dayatmalarına karşı AB içinde ret cephesi geliştirip geliştiremeyeceğiyle ilgili nabız yoklama peşinde. Bir yandan da ‘uzlaşma bulabiliriz’ diyerek muhataplarının bilinçaltına mesaj yolluyor.
Her halükarda önümüzdeki günlerde Yunanistan ve Avrupa Birliği arasında çetin kapışmalara hazırlıklı olun.
Almanya bir yandan Yunanistan’ı AB rotasında tutmaya çalışırken, bir yandan da benzer tasarruf dönemlerinden geçen İspanya, Portekiz, İrlanda gibi ülkelere de yanlış sinyal verilmemesi için çalışacak.
Kravatsız adamın direnişini izlemek ilginç olacak.