Paylaş
4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, Türkiye, Rusya ve İran, İdlib ve çevresini ‘Gerginliği Azaltma Bölgesi’ ilan etmişti. 17 Eylül 2018’de ise Rusya’nın Soçi kentinde Türkiye ile Rusya, İdlib’e yönelik ateşkes ihlallerinin sona ermesi için mutabakata varmıştı. Ancak 2019 Nisan ayının sonundan itibaren Esad rejiminin terör unsurlarını temizlemek adı altında İdlib’e saldırıları artarken buna Rusya da destek verdi.
NİYE TIRMANDI
VE Esad rejimi, bu ayın başında Soçi mutabakatının uygulanması şartıyla ateşkes ilan ettiğini açıkladı. Buna göre muhalifler ağır silahlarıyla birlikte İdlib bölgesi sınırlarından 20 km çekilecek, ayrıca M4 ve M5 karayolları trafiğe açılacaktı. Sözkonusu karayolları stratejik öneme sahip. Çünkü M4 karayolu rejimin kontrolündeki sahil bölgesinde bulunan Lazkiye’den başlayıp Cisr es Şuğur üzerinden İdlib’de M5 karayolu ile bağlanıp yine rejim kontrolündeki Halep’e ulaşıyor. M5 karayolu da İdlib içinden Halep’i Hama ve Humus üzerinden Şam’a bağlıyor.
5 Ağustos’ta tek taraflı ateşkesi sona erdiren rejim, saldırılarını M5’in geçtiği İdlib’in güneyindeki en önemli yerleşim olan Han Şeyhun üzerinde yoğunlaştırdı. Rejim ve Rus uçaklarının bombardımanıyla bir Suriye kenti daha yerle bir olurken bu yerleşimden en az 100 bin kişi göç etmek zorunda kaldı.
KONVOYA SALDIRI
TÜRKİYE’nin Soçi mutabakatı çerçevesinde İdlib’de 12 adet askeri gözlem noktası bulunuyor. ABD ile güvenli bölge pazarlıklarını sürdüren Türkiye, rejimin Han Şeyhun üzerindeki baskısı artarken güneydeki Morik gözlem noktasını güçlendirmek üzere askeri konvoy çıkardı. 19 Ağustos’ta konvoy Maaret el Numan ile Han Şeyhun arasında yol alırken düzenlenen hava saldırısında TSK güçlerine eşlik eden ÖSO’nun Feylak el Şam güçleri hedef alındı. 3 kişi hayatını kaybetti.
GÖZLEM NOKTALARI
AP Ajansı’na göre terör örgütü El Kaide bağlantılı HTŞ’nin Han Şeyhun’dan çekilmesiyle önceki akşamdan itibaren farklı kollardan gelen rejim ve destekçi güçleri birleşerek İdlib’in güneyinde kontrolü sağladı. Esad’a İran destekli yabancı milisler, Rus özel kuvvetleri ve paralı askerlerin de destek verdiği belirtiliyor.
Han Şeyhun’un güneyinde kalan TSK’nın Morik’deki 9 nolu gözlem noktası da fiili olarak abluka altında kalmış oldu. Dün de rejim güçlerinin M5 karayolunun doğusunda kalan Sirman’daki 8 nolu gözlem noktasına taciz ateşi açtığı haberleri geldi. Sirman karakolu, aynı zamanda Esad rejiminin Han Şeyhun’dan sonraki yeni hedefi olabileceği söylenen Maaret el Numan’ın da doğusunda kalıyor. Maaret el Numan ile Han Şeyhun, M5 üzerinde ve yaklaşık 25 km uzaklıkta.
RUSYA’NIN TUTUMU
REJİMİN son hamleleri, İdlib’de garantör ülkeler Rusya ve Türkiye’nin ortaklığını da bir sınavla karşı karşıya bırakıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Suriye ordusunun terörist tehditleri ortadan kaldırma çabasını destekliyoruz” derken, Türkiye, taahhütlere uyulmasını bekliyor.
Ancak görünen o ki, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda nüfuzunu arttırmaya yönelik girişimde bulunduğu bir dönemde Rusya ve rejim de İdlib’de format değişikliğine işaret eden adımlar atıyor. Öncelikli hedefleri de M4 ile M5 karayollarında kontrolü sağlamak gibi duruyor.
16 Eylül’de Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin Türkiye’de buluşması bekleniyor. Öncesinde liderler arasında ateşi düşürebilecek bir formül bulunamazsa, bu karayollarına yakın yerleşim bölgeleri ve TSK noktalarına yönelik stresin artma potansiyeli bulunuyor.
Paylaş