Paylaş
1-2 Ekim’de Türkiye-AB ilişkilerinin de masaya yatırılacağı AB zirvesi sonrasında Yunanistan ile 2016 yılında duran istikşafi görüşmeler yeniden başlayacak. İki ülkeden diplomatlar, müzakere edilmesi gereken konularda uzlaşmaya varmak için görüşmeler gerçekleştirecek. Bu 2002’den beri Yunanistan ile 61’nci istikşafi görüşme olacak.
RUMLAR ISRARCI
AB zirvesi normalde 24-25 Eylül tarihlerinde yapılacaktı. Ancak AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in korumasında koronavirüs çıktığı için Brüksel’de yapılması planlanan zirve bir hafta ötelendi. AB diplomatları Atina ile diyalog kararıyla birlikte Ankara’ya yönelik yaptırım olasılığının azaldığını ifade ederken açıkta kalan Kıbrıs Rum Kesimi ise bu konudaki ısrarlı tutumunu sürdürüyor. Rumlar, hiç değilse Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de faaliyetlerini sürdürmesi halinde uygulanacak yaptırımların şimdiden belirlenmesi için ısrarını koruyor.
AB’DEN BEKLENTİLER
ALMANYA’nın arabuluculuğu sonucunda Yunanistan ile diyaloğa geçmeyi kabul eden Türkiye’nin de AB’den beklentileri söz konusu. Bunlar Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, AB’nin 2015 Türkiye ile AB arasında imzalanan mülteci sözleşmesine dair yükümlülüklerini yerine getirmesi, Türk vatandaşlarına Avrupa’da vizesiz seyahat imkanı sağlanması gibi unsurlar.
Aslında bu konuda da anahtar AB dönem başkanı olarak Almanya’da. İnsan hakları ihlalleri gerekçesiyle Gümrük Birliği güncellemesine karşı çıkan Almanya’nın AB Komisyonu’na Türkiye’ye yönelik olumlu adım atılması konusunda yeşil ışık yakması ve diğer ülkeleri ikna etmeyi seçmesi ilişkilerin nispeten raya girmesinde önemli bir adım olur. AB ile diyaloğun canlandırılması ise bölgesel istikrara katkı sağlayabilir.
ABD’DE BİR KAOTİK SEÇİM SÜRECİ
ABD 3 Kasım’da en kritik başkanlık seçimlerinden birine sahne olmaya hazırlanıyor. ABD Başkanı Donald Trump (74) ikinci kez seçilir mi? Anketler hali hazırda Demokrat Partili rakibi Joe Biden’a (77) daha fazla şans tanıyor. Ancak malum kamuoyu araştırma şirketleri her zaman isabetli tahminde bulunamıyor.
Bir diğer mesele Trump’ın posta yoluyla verilecek oylara yönelik itirazı. Bu konunun hileye çok açık olduğunu savunuyor. Gazetecinin ‘kaybetmesi halinde barışçıl bir şekilde gidip gitmeyeceğini’ sorduğunda ‘Duruma bakacağız’ demesi dikkat çekici.
YARGIÇ KRİZİ
3 Kasım gecesi eğer sandıktan başa baş neticeler gelirse belli ki durum yargıya taşınacak. 2000 seçimlerinde mahkeme son kararı vermiş ve Cumhuriyetçi George W.Bush’u başkan ilan etmişti.
Bu nedenle Trump, geçen hafta ölen Yüksek Mahkeme yargıcı Ruth Bader Gingsburg’dan boşalan koltuğu bir an önce doldurmak istiyor.
Senato’nun Trump’ın yargıç adayını onaylaması halinde Yüksek Mahkeme’deki dokuz yargıçtan beşi Cumhuriyetçi başkanların atadığı yargıçlar olacak. Dolayısıyla seçimlerde ihtilaflı bir durum olması halinde mahkemede muhafazakâr yargıçların ağırlığı artmış olacak.
Her halükarda ABD son yılların en kaotik dönemlerinden birini yaşıyor. Bir yanda korona pandemisi, öte yanda polis şiddetine karşı protestolar, beri de sokağa inmiş çeşitli silahlı milis grupları. ABD hiç olmadığı kadar dünyaya kargaşa görüntüsü veriyor. Bir de düşünün buna seçim belirsizliği de eklenirse ne olur?
Paylaş