Dersbaşı ama nasıl?

Türkiye’de EBA TV üzerinden uzaktan eğitim, özel okullarda ise yine sanal telafi eğitimi başladı, 21 Eylül için de kademeli olarak yüz yüze eğitime geçme planı yapılıyor.

VİRÜS ÇIKANA KARANTİNA

Koronavirüs salgınının devam etmesine rağmen birçok ülke sınıflarda eğitime geçmeyi deniyor. Almanya’nın başkenti Berlin mesela. Ağustos ayından bu yana daha hijyenik, sosyal mesafeli, maskeli eğitimi deniyor. Okulların toptan kapatılması yerine koronavirüsün tespit edildiği okul ya da sınıflardaki öğretmen ve öğrencilerin karantinaya alınması tercih ediliyor.

Berlin’de 350 bin öğrenci ve 800 okul bulunuyor. Ağustosun son haftası itibarıyla 36 öğrenci ve 4 öğretmende hastalık teşhis edildiği, 22 eğitim grubunun uzaktan eğitime alındığı belirtiliyor.

DERSTE DE MASKE ŞART

Hürriyet’in Brüksel temsilcisi Güven Özalp’ın aktardığına göre ilk ve orta eğitim salıdan itibaren Belçika’da da başladı. Belçika’da sarı, turuncu, kırmızı diye planlar yapılmış. Hali hazırda sarı seviye geçerli. Hem öğrenci, hem de öğretmenlerin okul koridor ve sınıflarında ders saatlerinde de maske takmaları zorunlu. Hastalığın yayılma eğilimi göstermesi halinde alarm seviyesinin daha da arttırılıp yeni tedbirlerin gelmesi söz konusu. Gerekirse yeniden yüz yüze eğitime ara vermeye kadar gidebilir.

DÖNÜŞÜMLÜ EĞİTİM

Fransa da 1 Eylül’den itibaren yeniden okullu oldu. Sınıflar küçültülüp, havalandırma ve hijyen kuralları arttırılarak eğitime devam etme denemesi yapılıyor. Çocukları okula yollamak zorunlu. Okullarda 11 yaş üzeri öğrenci ve öğretmenlerin maske takması da zorunlu. Maske, sınıfta da okul bahçesinde de çıkarılmayacak.

İlkokulda sınıflar küçük gruplara ayrılarak yarım gün okulda, yarım gün evden eğitim şeklinde uygulamaya gidiliyor. Ortaokullarda ise öğrencilerin haftada birkaç gün okula gitmesi öngörülüyor.

GİTMEZSE PARA CEZASI

İngiltere de koronayı nispeten kontrol altına aldığını belirterek hafta başı ders zilini çaldı. Çocuğunu okula yollamayan veli 120 Sterlin’e (yaklaşık 1.200 TL) kadar para cezasına çarptırılabilecek. Tedbirlerin yeterli olmadığını savunan bazı bilim insanları ise okulların açılmasının salgını yeniden hızlandırabileceği uyarısında bulunuyor.

TEMKİNLİ ADIMLAR

Koronavirüs ilk çıktığı Çin’den İngiltere’ye kadar dünya temkinli adımlarla sınıflara geri dönüyor bir o kadar da tereddüt hakim. Ancak Avrupa’ya bakacak olursak eğer çok büyük vaka artışları olmazsa, hastalığın olduğu okul ve sınıfların karantinaya alınarak devam edilmesi gibi bir eğilim öne çıkıyor. Öte yanda öğretmenlerin virüs riskiyle karşı karşıya kalacağı, ayrıca öğrencinin okuldan eve hastalık getirebileceği tartışmaları da söz konusu.

ÇOCUĞUM OKULA GİTSİN Mİ

Dünya koronavirüsü tanıma, onunla bir süre daha yaşama konusunda salgının ilk çıktığından bu yana elbette epey yol aldı. Henüz ufukta güvenilirliği test edilmiş bir aşı ya da ilaç olmasa da koronavirüsten nasıl korunabileceğimizi daha iyi biliyoruz.

Ama yine de ‘çocuğum okula gitsin mi gitmesin mi’ sorusuna gelince yanıt bulabilmiş değilim. Ortaokuldaki kızım Rana uzaktan eğitimde ders telafisine başladı. Sınıftan videokonferans ile bağlantı kuran öğretmenler katılımı canlı tutmak için belli ki, ellerinden geleni yapıyor.

Bir yanım “Hadi artık okullar başlasın. Son birkaç haftayı saymazsak koronavirüs ile mücadelede gayet kontrollüydük, eğitimde de başarabiliriz” diyor. Lakin tedbirleri hiçe sayanları görünce gözüm korkuyor, en başa geri dönüyorum.