Paylaş
Irak ve Suriye’de devam eden istikrarsızlık, Halep’e yönelik acımasız bombardıman, ABD-Rusya gerilimi, ABD’de kasım ayında yapılacak seçimler, AB’ye yönelik mülteci riski, Almanya ve Fransa gibi ülkelerde seçimlerin yaklaşıyor olması, düşük petrol fiyatlarında denge arayışı dünyayı belirsiz bir tabloyla karşı karşıya bırakıyor. Bu hafta Suriye’deki son durumu sorularla aktarmaya çalışacağım...
Halep’te savaş niye kızıştı?
Kurban Bayramı döneminde ABD-Rusya öncülüğünde bir haftalık ateşkes ilan edilmişti. Ateşkes sürerken Suriye ordusunun Deyzezzor’daki bir askeri üssü vuruldu, 60’dan fazla Suriye askeri öldü. ABD’ye göre saldırı kazaen olmuştu. Ve ateşkesin sona ermesinin hemen ardından 19 Eylül’de insani yardım taşıyan Suriye Kızılayı’nın kamyonları vuruldu. ABD, Rusya’yı, Rusya, ABD’yi suçladı. Derken Halep’e yönelik belki de savaşın başından bu yana en etkili bombardımanı başladı. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, ‘uluslararası yasaların ihlalidir’ diye feveran ediyor. ABD’nin BM Daimi Büyükelçisi Samantha Power, Rusya’yı ‘barbarlıkla’ suçluyor. ABD Dışişleri Bakanı Sözcüsü John Kirby, “Rus askerleri, ülkelerine ceset torbalarıyla dönebilir” diyor. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya ile Suriye konusunda görüşmeleri keseceği tehdidinde bulunuyor.
ABD’nin savaşta tutumu ne?
Suriye’de savaş tamamen kontrolden çıkmış durumda. Akdeniz’e askeri anlamda yerleşme fırsatı bulan Rusya, Esad rejimini desteklemeyi sürdürüyor. ABD ise Suriye’de savaşı kendi ulusal güvenliği için doğrudan tehdit olarak görmüyor. Nitekim ABD Başkanı Obama da önceki gün CNN’deki programda, ABD’nin ulusal güvenliğinin tehdit altına girmediği bir noktada Suriye’ye asker göndermelerinin öncelikleri olmadığını belirterek, “Dünyanın pekçok yerinde bizim güvenliğimize doğrudan dokunmayacak meydan okumalar olacak. Bu durumlarda bizim (ilgili ülkelere) yardım etmemiz lazım ancak daha fazla asker göndermek bizim cevabımız olmayacaktır” dedi. Suriye ve Irak’ta terör örgütü DEAŞ ile savaşa öncelik veren Obama, 2017 yılının ocak ayında koltuğunu kasım ayında seçilecek halefine bırakacak. Obama gidene kadar, Irak’ta Musul’un, Suriye’de Rakka’nın geri alınması için operasyonların başlatılması hedefleniyor.
ABD’nin Moskova’ya yönelik çıkışının anlamı ne?
Esad rejiminin savaş öncesi Suriye’nin en büyük kenti olan Halep’i alması muhaliflere ve onların destekçilerine büyük bir darbe anlamına gelecek. Ancak Halep’te muhaliflerin kontrolündeki mahallelerde büyük bir yıkım yaşanıyor. Şam rejimi bunu yaparken, halkı bezdirerek muhalif silahlı gruplara olan desteğin kesilmesini de hedefliyor. 250 bin kişinin yaşadığı semtlerde 100 bin de çocuğun bulunduğu hesabı var. ABD, bu çıkışıyla Rusya üzerindeki baskısını kullanmayı deniyor. Ancak Rusya, ABD’nin elinde çok da fazla enstrüman olmadığının farkında. Rusya’nın geri adım atmaması durumunda muhaliflere müttefiklerinden daha fazla operasyonel ve silah desteği gelebilir. Bu da savaşta şiddetin daha da tırmanması anlamına gelecektir.
Dünya, Suriye savaşını niye bitiremiyor?
Savaşın içinde çok fazla ülkenin çıkar çatışması söz konusu. Bir taraf kaybediyor gibi olduğunda, diğer tarafın destekçileri yeni hamlelerle devreye giriyor. Ayrıca savaş sonrasında nasıl bir Suriye çıkacağı kestirilemiyor. Çünkü Suriye haritası paramparça olmuş durumda. Kuzeyde Suriyeli Kürtler, Akdeniz kıyısında rejim kontrolündeki kuşak, Irak’tan Suriye’nin içine doğru uzayan DEAŞ kontrolü ve yine kuzeyde yer alan parçalı muhalif bölgeleri. Savaşın şu haliyle bitmesi, hiçbir tarafın işine gelmediği gibi, dünyada da bunu bitirecek güçlü bir irade de maalesef oluşmuyor.
Savaşta Avrupa nasıl bir tutum izliyor?
Avrupa, Suriye savaşından çok, olası mülteci akınlarına odaklanmış durumda. Oysa mülteci hareketinin durdurulmasının en önemli ayaklarından biri Suriye’de çatışmaların sona ermesi. Ancak Ukrayna’da Rusya ile karşı karşıya kalan AB, bir yandan İngiltere’nin topluluktan ayrılacak olmasının sancılarını da yaşarken Suriye’yi daha çok ABD ile Rusya’ya havale etmiş durumda. Ayrıca Almanya ve Fransa’da gelecek yıl seçimler var. Mültecilere açık kapı politikası uygulayan Almanya Başbakanı Merkel’in Hıristiyan Demokrat Partisi, iki yerel seçimde peş peşe yenilgi aldı. Daha önce Suriye’de uçuşa yasaklı bölge konusunda Türkiye’ye destek veren Merkel, birkaç gün önce yaptığı açıklamada bu konuda ‘şüpheleri’ olduğunu söyledi.
Ve tüm bunları bir araya getirdiğinizde belli ki, barış Suriye’ye çok uzak... Ateşkesin yarattığı umut ışıkları giderek silikleşiyor.
Paylaş