Paylaş
Yeri geldi, şimdi yine söyledim.
İkimiz de günlerdir, çalışmaktan bitap düştük.
Sanıyorlar ki, arkamızda bir ordu, yanımızda iki kanat var. Yok.
Arkamızda bir başımıza seçtiğimiz, tek başımıza geçtiğimiz yollar.
Yanımızda iki yana sallanan incecik ama kaslı kollar.
Çok güçlü olmak zorundayız.
Hep devam etmek, artmak, çoğalmak, parlamak zorundayız.
Bir mücadele halindeyiz.
Sudaysak hep kulaç.
Karadaysak hep ileri marş! Ateşteysek kor.
Tek bir kelime var kabul etmediğimiz.
O da: Zor.
Belki bu bizim yanılgımız. Belki kimsenin umurunda da değiliz.
Ama bir dizimizi bile yere koyduğumuz anda, tekrar kalkmamız için geri sayacaklar gibi...
Dünya değil de ring gibi. Kadın değil de, dev misali.
Bunlar yetmezmiş gibi, tabiat da oynayıp duruyor hormonlarımızın düğmesiyle.
Her ay, birkaç gün, arabamızın ön camı buğulanıyor. Olur olmaz gözlerimiz doluyor.
Elimizde bir kırbaç, kendimizi habire tımar ediyoruz.
Bir yandan okuyoruz, öğreniyoruz. Ah ego, vah ego diyoruz.
“Egocum sen gel otur şuraya anlat derdini, bak biz seninle şöyle anlaşmamış mıydık” diyoruz.
Bizi belki şımarık sanıyorlardır.
Kadınların savaşa gidenlerini, ortaya atılanlarını, spotlar altında durmaktan korkmayanlarını, belki de fazla cüretli buluyorlardır.
Bilmiyorum. Sadece kendimi biliyorum.
Herkese de sandığımdan çok benzediğimi görüyorum gün geçtikçe. (Kadınlar tek bir kişinin hikayesinin, herkesin hikayesi olduğunu bilirler).
Bizim gibi kadınları çok takdir ediyorum ben.
Çalışıp, kendi parasını kazananları.
Çocuklarını doyurup, topuklularla işe gidenleri. Bin bir laf işitip, yoluna devam edenleri.
Yuvası sıcacıkken, dışarıdaki fırtınaya da çıkanları...
Evinin kirasını ödeyip, indirimden kendine bir de palto alanları.
Risk alanları.
Kafalarındaki hayalleri, vapura otobüse minibüse atlayıp, oradan oraya taşıyanları.
Bir şeyi derinlemesine öğrenmeyi aklına koymuşları.
Yemeğe çıktığında hesabın yarısını ödemezse, rahat edemeyenleri.
Bir yandan aşkla, bir yandan hayatla mücadeleye baş koymuşları.
Yemeği de, hesabı da yapabileni.
Bir fikrin, bir inadın, bir iddianın peşinden yorulmadan koşanı.
Bu kadınların hepsi benim kahramanım.
Bizim gibi, sevenlerine kul. Sevmeyenlerine kör.
Takdir edilse de, edilmese de yolundan dönmeyecek, dümdüz gidecek olan kadınlar.
Bu kadınlar, tıpkı bizim gibi, bazı geceler bin bir şüphe ve kaygıyla gözlerini yumsalar da, sabaha kocaman açıp gözlerini yollarına dikerler.
Paylaş