Paylaş
Borçlular sıkıştırdılar, alacaklarını almak için anlayışlı davranmadılar. Ben de peygamberimize başvurdum; alacaklılarla konuşmasını söyledim. Hurma bahçesinin o yıl verdiği ürünü kabul etmeleri ve borcun geri kalan kısmından vazgeçmeleri konusunda onları ikna etmesini istedim. Peygamberimiz olur dedi ve alacaklılardan bunu istedi, ama hiçbiri kabul etmedi. Bunun üzerine Allah’ın elçisi bana, "Yarın sana geleceğim" buyurdu.
Ertesi sabah Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer ile birlikte geldi, hurma bahçesini dolaştı, bu arada hurmanın bereketlenmesi için dua etti. Bana da "Hurmaları toplayıp cins cins ayır, iyi hurmaları (acve hurmasını) bir boy, kalitesiz hurmaları bir boy yap. Sonra durumu bana bildir" diye buyurdu.
Dediklerini yapıp durumu ona bildirdim. Hz. Peygamber geldi, hurmaların başına oturdu ve bana, "Haydi herkese alacağını ölçüp ver!" buyurdu.
Ben de hurmaları ölçerek herkese alacağını verdim, hurmalar hiç eksilmemiş gibi öylece duruyordu.
GÜNÜN AYETİ
Kendilerine ulaşmış hiçbir kanıt bulunmadığı halde Allah’ın ayetleri hakkında tartışanlar, gerek Allah yanında, gerekse müminler yanında büyük bir gazap ile karşılanır. Allah, büyüklük taslayan ve zorbalık yapan her insanın kalbini işte böyle mühürler. (Mümin 40/35)
GÜNÜN HADİSİ
Ebu Hureyre (RA) şöyle rivayet ediyor:
Resulullah (SAV), "Gıybet nedir, bilir misiniz?" diye sordu.
Sahabe, "Allah ve Resulü bunu daha iyi bilir" dedi.
Resulullah (SAV), "Gıybet, bir Müslüman kardeşini onun hoşlanmayacağı şekilde anmaktır" buyurdu.
"Eğer söylediğim şeyler kardeşimde varsa?" denildi
Resulullah (SAV), "Eğer söylediğin hususlar kardeşinde varsa onun gıybetini yapmış, şayet yoksa iftira etmiş olursun" buyurdu. (Müslim, Birr 70; Tirmizi, Birr 23)
GÜNÜN DUASI
Evine girdiğinde şöyle buyururdu:
Okunuşu: "Bismillahi dehelna. Bismillahi herecna ve Alallahi tevekkelna."
Anlamı: "Allahın adıyla eve girdik. Allah’ın adıyla evden çıktık. Ve sadece Allah’a tevekkül ettik."
Paylaş