Merak edilen hafta: ‘Bakalım ne olacak’

MİLYONLARCA insanı ilgilendiren kritik bir hafta başlıyor. Salı günü 1 Haziran ve “Tam kapanma” ardından gelen “Normalleşme” süresi sona eriyor. Restoran, lokanta, kafe, kafeterya, kahvehane gibi yerlerin işletmecileri, çalışanları, “Yeni kararlar, geleceğimiz ne olacak, açılabilecek miyiz?” diye merakla bekliyor.

Haberin Devamı




ÖNLEMLİ AÇILALIM
Yeme-içme yerlerinin yüzde 50 kapasite, HES kodu sorgusu gibi kurallar ve önlemlere uyma koşuluyla, denetimli açılabileceği umut ediliyor. Düğün salonu işletmecileri, müzik insanları, etkinlik düzenleyenler ve birçok işyerleri de aynı beklentide. Salgın illetiyle ilgili tüm verilerin ince ayrıntılarıyla gözden geçirilip, milyonlarca insanın geçimini, karnını doyurabilmesini sağlayacak kararlar alınmasını, kural ve önlemlere mutlaka uyulmasını, zor günlerin, illete kurban gidenlerin unutulmamasını da diliyorum. Her şeyin başı sağlık, kolay gelsin!

--------------------
BİR ÖZEL KONUK

Renk dünyasında
coşkulu bir gezgin

BİR sanatçıyı konuk ediyorum, ressam Coşkun Özçakır’ı. Neden mi Özçakır? Çeşitli yerde söyleşilerini gördüm, “Ben neden konuk etmeyeyim” dedim. Üstelik, İzmir Koleji’nden (Bornova Anadolu Lisesi) sınıf arkadaşım. Daha ne olsun? Coşkun’dan kendisini, sanat yaşamını, tarzını ve gençlere öğütlerini anlatmasını istedim:
İLK SERGİ KÜLTÜRPARK’TA
“İzmir doğumluyum. İlk ve ortaokul yıllarımdan itibaren, tiyatro ve resim benim eğitim hayatımın vazgeçilmez bir parçasıydı ve öğretmenlerimin de desteği ile o yıllarda bilinçli bir şekilde sanat yaşamımın temelleri atıldı. İlk resim sergimi 1970 yılında, İzmir Fuar Resim Heykel Müzesi Kültürpark Sanat Galerisi’nde, değerli resim öğretmenim Yalçın Gökçebağ önderliğinde açtım.
ABD’DEN KUŞADASI’NA
Üniversite eğitimimi ABD’de California State University Los Angeles’dan Bachelor of Arts in Art diplomasıyla 1976 yılında tamamladım. Grafik tasarımcı ve art direktör olarak ABD’de çeşitli reklam ajanslarında tecrübe kazandıktan sonra, 1979 yılında kendi reklam ajansımı açtım. 30 yıl boyunca yönettikten sonra, 2009 yılında Kuşadası’na yerleştim ve sanat çalışmalarımı buradaki atölyemde sürdürüyorum.
SIRADA İZMİR DE VAR
Yurt içi ve yurt dışında çok sayıda sergi ve fuarlarda yer aldım. ABD’de 2007 yılında Los Alamitos’da, 2008 yılında Newport Beach California’da olmak üzere iki kişisel sergim oldu. Türkiye’de ise 2018 yılında Doğuş sponsorluğunda D-Marin Didim Yat Club’da ‘denİZLER’ isimli kişisel sergimi açtım. Eserlerim Türkiye’de ve yurt dışında özel koleksiyonlarda bulunmaktadır. Pandemi sebebiyle bir süredir ara vermiş olduğum fuar ve sergi programlarıma da 21 Mayıs’ta Milano’daki International Art Exhibition’la başladım. Yakın bir tarihte İzmir’de yeni eserlerimle kişisel sergi açmayı da planlıyorum.
HAYAL GÜCÜYLE DOĞALLIK
Eserlerimi yapaylıktan uzak, ruhumun ve kalbimin sesini dinleyerek ortaya çıkarıyorum. Yaptığım resimlerin temasında hep pozitiflik ve doğallık hakim. Hayal gücümle doğallığı kucaklayıp soyut bir anlayışla renkleri tuvalime aktarıyorum. Amacım kompozisyon ve tam bir ahenk içinde kullanmış olduğum renklerle, izleyicide sürpriz heyecanlar ve bilinçaltında bazı ezgiler uyandırarak, onların ruhlarına dokunabilmek.
YARATICILIKTA CESARET
Son dönem soyut eserlerimde, büyük boy tuvallere uyguladığım özel teknikler, aynen doğadaki suların, nehirlerin, denizlerin uzaydan bakıldığında görüldüğü gibi renklerin muhteşem enerjisiyle oluşan kompozisyonlara dönüşmektedir. Çağdaş bir sanatçı olarak, kendiliğindenliği, doğallığı kucaklamak, sezgimi odak noktasına çekmek, iç güdülerime güvenmek, cesaretle yaratmak, sanatsal işimin bileşenleridir. Bunlar bana mutluluk ve başarı katmış, kariyer hayatımda kendi standartlarımı oluşturmamda faydalı olmuştur.
EN AZ KONUŞULAN KONU
Sanatla ilgilenen gençlere de tavsiyem, mutlaka kendi içlerinde derinlere inmeli, sabırlı ve kararlı olarak yılmadan özgün eserler yaratmak için çaba göstermeleridir. Sanatçının ortaya koyduğu eserin etkileme gücü sanatın mükemmellik ölçüsüdür. Bugün Türkiye’de en az konuşulan konu sanattır.
ATATÜRK’ÜN VERDİĞİ DEĞER
Büyük önder Atatürk, ‘Milletimizin güzel sanatlar sevgisini her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür’ diyerek devletimizin desteğine işaret etmiştir. Umarım eğitimle başlayarak, halkla sanatın bütünleşmesine olanak sağlayacak gelişmeler olur.”
Coşkun’a bol renkli, coşan resimler diliyorum… Fırçası hiç durmasın, kolay gelsin!

Yazarın Tüm Yazıları