Paylaş
Halıcılarla yer döşemeciler de kendi sektörlerindeki AVM’lerden yakınıyor. Ama onlarınki biraz farklı bir sorun. Bu kesimdeki esnaf, AVM’lerin kendilerinden ucuz olduğunu kabullenmiyor.
İzmir Halıcılar ve Yer Döşemecileri Derneği Başkanı Naci Ölçen, büyük marketlerin sektördeki esnafı olumsuz etkilediğini belirterek, şunları söyledi:
“Sektör olarak beklentimiz hiç kimsenin ticaret yapma imkanlarının elinden alınmadığı, ticarette adil ve rekabet edilebilir koşulların yaratıldığı, toplumun her kesimini memnun edebilecek bir düzenlemeye gidilmesidir. Çoğu yabancı sermayeli, büyük AVM’lerin piyasayı ele geçirmek, küçükleri yok etmek için ‘zarar bütçeleri’ bulunuyor. Göz göre göre yapılan bu haksız rekabeti, yasal düzenlemelerle önlemek gerekir. Bu konuda yasal düzenleme yapılana kadar yerel yönetimlere, meslek kuruluşlarına, hatta tüketicilere de görev düşmektedir. ‘Küçüğe sahip çıkmak, Türk ekonomisinin geleceği, sosyal yaşamın huzuru ve tüketicilerin menfaati için gereklidir.
Tüketiciyi yanıltıyorlar
Hipermarketler, bu ürünlerin sadece metrekare fiyatlarını sunarak daha ucuz oldukları görüntüsünü veriyor ve tüketiciyi yanıltıyor. Oysa bu ürünler tüketicinin alıp evde kendi kendine uygulayabileceği ürünler değil. Dernek olarak pazarda söz sahibi olan üç hipermarketle çok sayıda esnaf arkadaşın fiyatlarını kıyaslayan bir araştırma yaptık. Nakliye ve uygulama maliyetleri eklenince market fiyatı, esnafımızın fiyatlarına göre metrekarede yaklaşık 3 lira pahalı. Bu hesapla esnafımız 60 metrekarelik uygulamada tüketiciye yaklaşık 180 liralık avantaj sağlamış oluyor. Öte yandan esnafımız, üründe ya da uygulamada bir sorun oluştuğunda hemen müdahale edip, düzeltme ve tamirat yapabiliyor, gerekirse ürünü güçlük çıkartmadan değiştiriyor.”
Ölçen, bazı örnekler de vermiş. AVM’lerde metrekaresi 83,15 lira olan lamina kahve meşe parke, esnafta 78,44 liraymış. Alüminyum balıksırtı profilin metrekare fiyatı AVM’lerde 9,99, esnafta 7,67 liraymış. Örnekler uzayıp gidiyor. Dilerim esnafın sorunu çözülür.
ORADAN BURADAN
40 yılı geçmiş bir haksızlık
* Buca İnönü Mahallesi 35 pafta 570 adada ve etrrafındaki komşulara hala imar verilmiyor. Yaptığımız müracaatmlarda belediye, “park yapacağız” dedi, yapılmadı. “Su kuyuları koruma bölgesi” denildi, kuyuların uzun yıllar önce kuruduğu ve buradan faydalanılmadığı ortaya çıktı. İZSU. kendileri için artık engel teşkil etmediğini belirtti.
Yüzümüz gülmedi
Bir kaç sene önce bir gazetede, “Su kuyuları meselesi hal olduğundan Buca arsaları mağdurlarına engel kalmamıştır” diye bir yazı çıkınca hepimiz çok sevindik. Fakat hala yüzümüz gülmedi. Beş sene içinde belediye, öngördüğü projeleri gerçekleştiremeyince bölgeyi imara açması veya kamulaştırması gerekirdi.
Çoğumuzun annesi, babası imar özlemiyle vefat etti. Kimisi de emekli maaşlarını destekleyip biraz daha endişesiz yaşamak istiyordu, olmadı. Bizler 60 yaşını geçtik, hala bir şey yok. Bu arada arsalarımızın etrafındaki yüksek binalara dikkat çekmek isterim.
40 seneden fazla hem imar hakkı verme, hem de kamulaştırma. Vatandaşa bu kadar haksızlık yapılır mı? Bu mağduriyet ne zaman bitecek?
Arsa mağdurlarından
Hayim Danon
İZLENİM İZLENİM
Bu görüntü yakışıyor mu
* Urla Sanayi Sitesi çıkışından bir görüntü iletiyorum. Hani Altınköy gibi sitelere giden yol kenarından. Bu görüntü, başta belediye olmak üzere, yetkililerden kimsenin dikkatini çekmiyor mu? Çekiyor da gözlerine çirkin mi gelmiyor? Derme çatma çadır ve baraka burada kalıcı mıdır? Ayrıca, buradaki yolun da elden geçmesi gerekiyor.
Murat Gökerti
Paylaş