Gündoğdu’da sınav var

CHP, 4 Ağustos’ta İzmir Gündoğdu Meydanı’nda miting düzenliyor. Perşembe günü saat 19.30’daki mitingde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşacak. Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, mitingde CHP bayrağı ve amblemi kullanılmayacağını bildirdi, “Elimizde sadece Atatürk posterleri ve Türk bayrakları bulunacak” dedi.

78 MİLYON DAVETLİ
Bingöl ve İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, her fırsatta vurguluyor:
“Mitingi biz düzenliyoruz, ama 78 milyon vatandaşımız davetli. Hangi parti, hangi sivil toplum örgütü, hangi hemşehri derneği, hangi meslek odası olursa olsun bekliyoruz.”

TAKSİM ÖNEMLİ ÖRNEK
Miting, İl Başkanı Yüksel ve İzmir örgütü için çok önemli. Çünkü daha önce Taksim gibi başarılı bir örnek var. Kılıçdaroğlu’nun 10 maddelik manifestoyu okuduğu Taksim mitingi, henüz belleklerden silinmedi. Nitekim CHP İzmir’de de miting seferberliği ilan edildi. İl, ilçe yöneticisinden belediye başkanına, meclis üyesinden milletvekiline kadar herkes tanıtım için istim üstünde. Kılıçdaroğlu da İzmir Milletvekili olduğuna göre, bu miting daha bir anlamlı CHP için.

GÖZLER İZMİR’DE OLACAK
İzmir, cumhuriyettir. İzmir, demokrasidir. İzmir, birlik ve beraberliktir. İzmir, hoşgörüdür. 4 Ağustos’ta gözler İzmir’de olacak. O gün de Türkiye’nin örnek alacağı, el ele “İzmir farkı” gösterilmesini, güzellikler sergilenmesini diliyorum.

-----

GÜRÜLTÜ ÜZERİNE

20 bin araç sahibi raylara transfer

İZMİR Metro Genel Müdürü ve İZBAN Genel Müdür Yardımcısı Sönmez Alev’den “gürültü” ile ilgili bir mesaj aldım:
Ne yazık ki, gürültünün hayatımıza hakim olduğu bir dünyada yaşıyoruz ve attığımız her adımla şikayet ettiğimiz bu olayı daha da güçlendiriyoruz.

KORNA = UÇAK PERVANESİ
Kent merkezlerinde gürültünün en şiddetli hissedildiği ortamlar, trafiğin yoğun olduğu bölgelerdir. Bir araba kornası 120 desibel gürültü yaratmaktadır ki bu, bir uçak pervanesi ile eşdeğerdir. Bunun bir de trafik yoğunluğunun iyice yüksek olduğu caddede yaşandığını düşünürseniz, tablonun çok daha rahatsız edici boyutlara ulaştığını görebilirsiniz. Araştırmalar, ülkemizde, karayollarındaki gürültü şiddetinin 72-92 desibel aralığında olduğunu göstermektedir. Ağır taşıtlarda rakam, 103-106 desibele kadar yükselebilmektedir.

İKİ BÜYÜK KATKI
Oysa raylı sistemler diye tabir ettiğimiz metro ve banliyö araçları, yolcularına “Hızlı”, “Güvenli” ve “Konforlu” bir yolculuk imkanı sunarken, çevrede oluşan gürültünün azalmasına da önemli katkılar sağlamaktadır. Raylı sistemler, kent içindeki gürültü şiddetinin azalmasına iki yönde etki etmektedir.
Birincisi, kendisinden kaynaklı gürültü şiddetinin azlığıdır. Basitçe söylemek gerekirse, bir raylı sistem treninin neden olduğu gürültü şiddeti, kent içindeki trafik gürültüsü şiddetinden katbekat düşüktür.
İkincisi ise raylı sistemler tercihi yükseldikçe, kent içinde gürültüye neden olan araç sayısı da hızla azalmaktadır. Yapılan araştırmalar, 2014 yılında 20 bin özel araç sahibinin, kendi araçları yerine İZBAN’ı tercih ettiğini göstermektedir. Ve bu rakam gittikçe yükselmektedir.

AVRUPA BİZİ İZLİYOR
Bu nedenle şu anda İzmir’de kamu eliyle yapılan toplu taşımanın yüzde 40’ını oluşturan raylı sistemlerin gelişmesi, bir kentin her açıdan gelişmesi açısından çok ama çok önemlidir. İzmir, 16 yıllık bir raylı sistem geçmişine sahip olmasına rağmen, kısa sürede büyük aşama kaydetti. İzmir Metro ve İZBAN, sadece ülkemizde değil Avrupa kentlerinde bile dikkatle takip edilen iki kurum konumuna yükseldi.
Bizi bu noktaya taşıyan İzmir halkına teşekkür eder, bu vesileyle raylı sistemlerin öneminin altını bir kez daha çizerim.

-----

BİR ALINTI

Bizde OHAL yok
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş: “OHAL kararında ‘ekonomi dışı’ düzenlemelerin hedef alındığı söylendi. Ekonomi konusunda yeni yapılanma, düzenleme veya ekonomiye müdahale söz konusu değil. Yani bizim dünyamızda OHAL yok. O nedenle biz işimize bakalım.”