Paylaş
Birlik Engelliler Sanat Tiyatrosu, 14 Ağustos salı günü, saat 21.00’de Bornova Ayfer Feray Açıkhava Tiyatrosu’nda, Şeref Singör’ün yazdığı, “İki Yüzlü Adam” adlı oyunu sergileyecek. Oyunda, engellilerin toplumda yaşadığı sorunlar, kent yaşamında unutulmaları, sorunları aşma mücadeleleri konu ediniliyor. İki Yüzlü Adam’da rol alan oyuncuların tümü bedensel engelli. Oyuncular, “Birçok sivil toplum örgütüne, siyasal partilere, İzmir’in büyük firmalarına ulaştık, ama hiçbiri destek sağlamadı, bizi yalnız bıraktı” diye yakınıyor, Ser Teknolojik Hizmetler’le proje koordinatörü Serhan Erbek’e teşekkür ediyor.
Oyuna bilet sağlamak ve her türlü iletişim için Telefon:(0232) 463 60 13
www.birlikengelliler.com
Peki bu kazanın sorumlusu kim
Muğla Ortaca’nın Sarıgerme Köyü’ndeki bir tatil köyüne Almanya’dan gelen Isabella Fuchs (22) bir arkadaşıyla, sürat teknesiyle çekilen şişme bota bindi. Tekne manevra yapınca iki Alman savrularak denize düştü. Başını yakında demirli bir başka tekneye çarpan Fuchs yaşamını yitirdi. Sürat teknesinin kaptanını mahkeme tutukladı. Bir üst mahkemeye yapılan itiraz sonucu kaptan serbest bırakıldı. Gazetelere yansıyan haberlere göre Ortaca Kaymakamı Mustafa Gürdal soruşturmanın sürdüğünü, su sporlarına yönelik denetimlerin artırılacağını açıkladı.
Bu haberi herkes okudu, ya da dinledi, izledi. Neden mi yineliyorum? Biraz belleklerimizi yoklarsak, geçmişte özellikle jetski kaynaklı deniz kazalarını anımsarız. Ölümle sonlananları da oldu, bir takım sakatlıklarla da. Bu son olay da su sporlarının sürekli denetim gerektirdiğini göstermiyor mu? Mutlaka kurallara uyan, her önlemi alan vardır. Ama son olay da bazen yetersiz kalındığını göstermiyor mu? Elbette, “Adı üstünde, kaza. Talihsizlik. Turistler acemi olabilir. Kimbilir botta nasıl duruyorlardı” gibi gerekçeler sıralayan olacaktır. Ama bana göre bunlar mazeret değil. Gerekirse turisti eğiteceksin, emniyet kemerini bağlayacaksın. Hatta alkollü olmamasına dikkat edeceksin. Yapılması gereken şeyleri saymayı sürdürsem, satırlar uzar gider. Ve bir soru. Yargı kararına elbette saygım var ve tartışmam. Peki, 22 yaşındaki Isabella’nın ölümünden kim sorumlu?
Özdere sakinlerinden mektup
Bizler Özdere sakinleriyiz. Dertlerimiz dizboyu, ama kimseye anlatamadık, özetle sıralıyoruz:
* Çukuraltı’ndaki plaj halka açıkken, eski belediye döneminde bir bölümü dubalarla kapatılarak özel işletmeye verildi. Jetski ve yarış tekneleri cirit attığından tehlike yaratıyor. Plajın büyük bölümüne şemsiyeler yerleştirildi. Deniz kenarına kimse şemsiye kuramıyor. Küçük çocuklarımızı denize sokmak için sıkıntı yaşıyoruz. Onun devamında belediye kafeteryası var, onların da şemsiyeleri. Sonra diğer işletmeler var, bütün sahil kapalı.
* Seyyar satıcılar, simitçi, midyeci, mısırcılar yasak olmasına rağmen açıkta ve bağırarak satış yapıyor. Engelleyen yok. Mahalle arasında özellikle simitçiler sabahları kimseyi uyutmuyor.
Burada üretilen ekmekler hamur ve çok kalitesiz. Şikayet ediyoruz, ama sonuç alamadık.
Çözüm önerilerimiz:
Su sporları yapanlar plajın doğusuna alınmalı, ücret karşılığı şemsiye kurulmamalı.
Ekmek denetimi devamlı yapılmalı.
Seyyar satıcılara tezgah verip kapalı şekilde satış yapmaları sağlanmalı. Mahalle arası satış durmalı.
NOT: Adımızı veremiyoruz, başımız derde girebilir, özür dileriz. Sayın valimiz olaya el atarsa çok seviniriz.
Çeşme’de bir park ve de bir kaydırak
Çeşme’de 7-8 yıldır ikamet eden biriyim. Çeşme Kalesi’nin tam karşısında bir çocuk parkı var. İki salıncak, bir de kaydırak bulunuyor. Kaydırağın iki tahtası çürümüş ve düşmüş. Çocuklar salıncak ve kaydıraklara bayılır. Özellikle akşam saatlerinde park çok kalabalık oluyor. Belediyeye ve halkla ilişkiler bölümüne bu konuda mail yazdım. Ama kaale bile alınmadım. Burasının onarımı için illa bir çocuğun düşmesi, yaralanması veya Allah korusun ölmesi mi gerekiyor?
? Bülent YELMER
Paylaş