Damdan düşenin halinden damdan düşen anlarmış

Bugün sizlere iyi şeylerden bahsetmek istiyorum. Hastane diye başlayınca nasıl iyi olacak demeyin. Ajanslardan her gün binlerce haber geliyor. Biz gazeteciler genellikle “felaket” haberlerini severiz. Cinayet, kaza, kan olunca sayfalarımızı hemen açarız. 

ÖZEL HABER KAYNAKLARIM YOK  

Ama keşke arada görüp geçtiğimiz belki meraktan okuduğumuz haberleri sizlerle de paylaşsak. Amacım, bu köşede bu tür haberlere yer vermek. Özel haber kaynaklarım yok. Hepsini ajans muhabiri gazeteci arkadaşlarım bulup gönderiyor. Ben onlardan seçtiklerimi “Gözucuyla” adını verdiğim bu köşede sizlere aktarmak istiyorum. 

Hastane deyince en büyük sorunlardan biri yatmak. Bir süre sonra o yatak batıyor. Ayaklarınız uyuşuyor. Bir yandan bir yana dönmek sorun oluyor. Ayaktayken gelip yatmak bile sorun. Hasta bakıcılar ve hemşireler bazı teknikler geliştirmiş. Elinizi şuraya koyun, şuraya dönün şöyle yapın diye tarif ediyorlar. Yetmezse çarşafın iki ucundan tutup sizi yerleştiriyorlar. Zar zor kendinize rahat edeceğiniz bir pozisyonu buluyorsunuz.

Ben de kendimce bir yöntem buldum. Yatağa emekleme pozisyonunda çıkıyorum. Ortasına kadar emekleyip, vücudumu yatırıyorum. Oh tamam.
Damdan düşenin halinden anlayan biri Konya’dan çıktı. Felç olan annesinin rahatsızlığından esinlenen Selçuk Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Necmettin Tarakçıoğlu, yaşlı ve engelli bakım ünitesi geliştirmiş. Gelen habere göre, Teknopol Selçuk Ar-Ge / Akredite Uygulama Merkezi projeleri kapsamında yapılan Bakım Ünitesi bakıma muhtaç yaşlı ve engellilerin taşınması, tuvalet ihtiyaçlarını rahatlıkla gerçekleştirilebilecekmiş.
Prof. Dr. Tarakçıoğlu, şunları söylüyor:

“Mühendislik böyle bir şey. Bir sorunu görüyorsunuz. O sizi gece-gündüz rahatsız ediyor. Acaba ne yapsam diye çaba sarf ediyorsunuz?  Bu da bir sosyal problem. Toplumda bu şekilde genç yaşta özellikle, hasta, engelli doğanlar, işini yapamayanlar, spastik engelliler bulunuyor. Sonuç olarak hizmete muhtaç ciddi bir kesim var. Bu kesime ‘hayatı nasıl kolaylaştırabiliriz’ diye düşündük. Annemin evde ihtiyaçlarını gözlemledim. Baktım ki; evet onu 90 derece çevirmek ve kaldırmak sıkıntı, ‘yatağı nasıl otomatik hale getiririm’ diye düşündüm.”

‘PROTOTİP SEVİYESİNE GELDİ’

“Bu ürün; kumandasıyla bir yatak haline geliyor. Bir hareketle araba haline geliyor. Balkona çıkıp, mutfağa gidiyorsunuz. Belki istenirse klozet konabilir. Ürünümüz prototip seviyesine geldi.”

Hadi hayırlısı. Hepimizin anne-babası veya bir yakını nedeniyle tanık olduğumuz veya olabileceğimiz bir büyük sorun üniversite sanayi işbirliği ile çözülecek. Sevindim. 

Et fiyatları artarken böyle yapılır 

Herkes et fiyatlarındaki artışı konuşuyor. Bakanlık kuşbaşı ete, kıymaya tavan fiyat koyuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, bir süredir "Kırsal kesimde gelir getirici faaliyetlerin desteklenmesi projesini” sürdürüyordu. Bu kapsamda verilen eğitimleri tamamlayan üreticilere koyun ve keçi dağıtımı yapıldı geçen gün. 

Başkan Aziz Kocaoğlu, Kiraz ilçesinde 104 üreticiye, 402 adet küçükbaş hayvan dağıttı. Kocaoğlu, "Tarıma, hayvancılığa verdiğimiz destek, ileriye yönelik bir destektir. İnsana yönelik destektir. Sizler eğitimlere katıldığınız, istediğiniz müddetçe, sizin evinize, aşınıza yararı olduğu müddetçe İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kasasında bu iş için para olacak" dedi. 

BİN 174 HAYVAN DAĞITILDI

İzmir Büyükşehir Belediyesi, bugüne kadar Karaburun, Urla, Kınık ve Beydağ ilçelerinde 772 adet küçükbaş hayvan dağıtmış. Kiraz'dakiyle beraber bu sayı bin 174'e ulaşmış. Kiraz'da projeye 2 bin 757 üretici müracaat etmiş. Yoğun talep üzerine öncelikle belirlenen 16 mahalleden 248 üretici, iki grup halinde eğitimlerini tamamlamış. Birinci gruptaki 104 üreticinin ardından diğerlerine de küçükbaş hayvan verilecekmiş.İşin sırrı üretimi artırmakta. Bir belediyeden İzmir'den gelen bu haber beni çok sevindirdi. 

Herkesin iyi haberler alması dileğiyle…