Necdet Doğan

Milattan önce 5. yüzyıldan beri tüketildiği bilinen Ege çipurası günümüze kadar birçok mitolojik eserde ana tema olarak da yazarlara ilham kaynağı olmuş.

Doğal afrodizyak etkisi olduğu belirtilen Ege çipurası için konuşan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Zülfikar Danaoğlu, bu balığın içerdiği yağ asidi ve besin öğeleri nedeniyle kalp sağlığı için önemli olduğunu, diyetlerde de yer alabileceğini söylemiş.

Dünyanın en lezzetli balıkları arasında yer alan çipura masalarımızın vazgeçilmez gözde balıkları arasında yerini koruyor.

Çipura kendi lezzetini içinde barındırdığı için Türk Osmanlı mutfağında ve Sefarad mutfağında yerine almış.

Akıllara zor gelir ama yapmışlar. Edirne'de doğaya ve hayvanlara zarar vermek istemeyen çiftçiler, tarlalarını yabani hayvanlara karşı korumak için saçma yerine bulgur atan ses fişekleri kullanıyormuş.  

Özellikle ayçiçeği tarlalarını ve meyve bahçelerini, domuzlardan ve zararlı kuşlardan korumak isteyen çiftçiler, dom dom kurşunu yerine bulgur dolu fişekleri satın alıyormuş.

Ayberk Düz isimli çiftçi, AA muhabiri Hakan Şahin’e yaptığı açıklamada şunları söylemiş:

KUŞLARI YEMLİYORUZ

Yaz aylarında gelen "Ürün bol" haberleri, onları yetiştirmeye çalışan üreticileri, biz tüketicileri herkesi memnun ediyor. Bugün sizlere Kırkağaç kavunu, Aydın inciri ve Kastamonu'nun siyez buğdayı ile ilgili  haberlerimiz var. 

Kırkağaç kavunu 15 Ağustos’tan önce çıkmaz,

aldıklarınıza dikkat edin

Yaz başından beri Kırkağaç diye satın aldığınız kavunlar, Kırkağaç’tan gelmiyormuş.

Sebze üretiminden söz açılsa herkes tohumda dışa bağımlı olduğumuzu, tohumun kilosunun altından değerli olduğunu söyler. Son zamanlarda yerli tohum konusunda iyi haberler geliyordu.

AA muhabiri Mehmet Kumcağız’ın gönderdiği haber Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi öğretim üyelerinin hastalık ve susuzluğa dayanıklı ve verimi yüksek yerli patlıcan anacı geliştirdiğini bildiriyor.

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Balkaya, üniversite olarak Antalya’daki özel bir firma ile birlikte 8 yıl önce başlanan aşılı patlıcan fidesi yetiştirme çalışmaları kapsamında 8 çeşit nitelikli patlıcan anacı geliştirmeyi başardıklarını anlatmış, “Ülkemiz artık aşılı patlıcan fidelerini dışarıdan almayacak" demiş.

Türkiye'de ticari olarak

Denizi olmayan kentin isminin Denizli olması ironik gelirdi. Bu haberi okuyunca denizi olmayan Denizli'de dalgıçlar derneğinin olmasına şaşırdım.

DHA muhabiri Ramazan Çetin’in haberine göre, Denizli Dalgıçlar Derneği, 6. Yönetim Kurulu toplantısını Muğla Dalyan’da bir koyda yapmış.

Dernek dalgıçların olunca yönetim kurulu toplantısı da 12 metre derinlikte su altında yapılmış.

Dalgıçlar, toplantıda su altı terimlerini kullanarak anlaşmışlar.

Eviniz veya büronuzdaki modeli eskimiş veya bozulmuş elektronik eşyalarınızı çöpe atmayın.

Televizyon, bilgisayar, yazıcı, telefon, faks, fotokopi makinesi, entegre devreler kısacası elektrikle çalışan tüm ekipmanlara elektronik atık deniyor.

Bu malzemeler toplanıyor, içindeki parçalar veya madenler tekrar ekonomiye kazandırılıyor.

Çanakkale'nin Ezine ilçesinde faaliyet gösteren bir işletmede, müşterilerin talebine göre 101 çeşit reçel üretiliyormuş.

Turizm sektöründe uzun yıllar çalıştıktan sonra baba ocağına dönerek annesi, babası ve kardeşiyle reçel atölyesi açan Fatih Gün, ürettiği reçelleri çeşitli şehirlerde yaşayan müşterilerine gönderiyormuş.

Gün, AA muhabiri Altuğ Acer’e, aile işletmesi olarak yaklaşık 50 yıldır bulundukları dükkanlarında reçel işine girdiklerini söylemiş.

Bölgelerinin reçelin hammaddesi bakımından çok zengin olduğunu ifade eden Gün, vatandaşların tercih ettiği ürünlere göre çeşitlerinin oluştuğunu anlatmış.

Bugün okuyacağınız iki "iyi haber"den birincisi 80 ikincisi 82 yaşındaki iki büyüğümüzle ilgili. İlki Ordu'da 80 yaşındaki Celal Toksoy. Kütüphaneye dönüştürdüğü evindeki eserlerden gençleri de yararlandırıyormuş. İkincisi Eskişehir'de yaşayan 82 yaşındaki Nurettin Ergene. Her gün 16 kilometre bisiklet kullanarak gençlere adeta taş çıkartıyormuş.

Celal Toksoy, genç yaşlarda edindiği kitap okuma alışkanlığı sayesinde bugüne kadar 1300 dolayında kitap biriktirmiş. Evi de bir kütüphane görünümündeymiş.

Ordu, Altınordu ilçesi, Subaşı Mahallesi'nde eşi Hacer Toksoy ile yaşayan PTT emeklisi Toksoy, günün neredeyse tamamını kitaplarının arasında geçiriyormuş.

Toksoy, AA muhabiri