Paylaş
Köşemizin konuğu Mimar Giulio Mongeri, bu akımın en güzel örneklerini verenlerden. Hani, “ulusal ekonomiyi taşla örneklemiş” dense yanlış olmayacak mimar, Başkent’in inşasında önemli simalardan.
Bir tur yapmış, “Al gözüm seyreyle” demiştik. Turun son noktası, İller Bankası artık yok. Bir gece yıkıldı... Hepsi ayrı değer olan bu turdaki yapıları, Allah millete bağışlasın. Mongeri’nin izindeki turumuz İş Bankası’ndan başlayıp, Garanti Bankası ve arkasındaki SALT Ulus’ta bitiyor.
Mongeri bu güzergahtaki 4 anıt yapısını 3 yılda yaparak bir Ankara rekoru kırmış. 5. ve küçük yapının yapım tarihini bulamadım. Yapıların bugünkü isimlerini, öncekilerini parantez içinde yazarak verelim; İş, Ziraat ve Garanti (Osmanlı) Bankaları, Yunus Emre Enstitüsü (Tekel) ve SALT Ulus (Osmanlı Bankası konut) yapıları.
“Bugün sefil ve fakir görünen Angora kentinin tarihte şanlı bir geçmişi vardı.” Mongeri, 20’li yaşlarında, ilk kez geldiği Ankara’yı bu sözlerle anlatmış. Yeni mezun bir mimarmış. Günlerce gezmiş, yazmış, fotoğraflar çekmiş. Bilinen ilk fotoğrafı bu geziden olmuş. Fotoğraf 1898 tarihli Illustrazione Italiana dergisinde basılmış.
Ankara gezisinin üzerinden 10 yıl kadar geçer. Sanayi-i Nefise Mektebi’ndeki hocalık yılları başlar. Trablusgarp Savaşı başlar, işine ara verir. Anlaşma sonrası işine döner. Ara hariç, aynı okulda 20 yıl eğitim verir. Ankara’daki anıt yapılarını buradaki hocalığının son yıllarına sığdıracaktır.
İş Bankası (1929): Ankara’da çok görülmeyen ama güzergahta göreceğimiz köşeye uyumlu yapıların ilki. Giriş, yuvarlatılmış köşeden. İkizkenar üçgenmiş, tek taraftan büyütülmüş, artık değil. Mongeri, yapılarının aydınlık olmasına çok önem vermiş. Aydınlık çalışması sürprizli! Açıklayayım.
En kurnaz, en hızlı ve altın değnekli Hermes; ticaretin, kurnazların, hırsızların, sporcuların, seyyahların ve koşucuların tanrısıdır. İş Bankası’na 100 metre kadar mesafedeki Roma Hamamı’nda bulundu. Yıllar önce gezdiği, heykellerini resmedip, fotoğrafladığı Ankara’da, son yılların en büyük Hermes heykelinin bulunacağını tahmin etmiş olabilir mi acaba? Bugün Hermes Ankara’da Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde ve sürpriz(!), büyük olasılıkla çoğu müşteri farkında değildir, Banka’nın orta holünün tavanındaki vitrayın tam ortasında. İlahi Mongeri!
Banka’nın Atatürk’ü konuk ettiğini de yazalım. Günün gazeteleri, Gazi Paşa’nın bankayı gezdiğini, fotoğraflarının çekildiğini, çay sonrası halen çalışan asansörle inip, ayrıldığını yazarlar.
Yunus Emre Enstitüsü (1928): Köşeye uyumlu yapıdan giriş de sekizgen kubbe de köşede. Girişte danışma, kubbede şark köşesi var. İznin ardından yapıyı, bilgili ve güler yüzlü güvenlik görevlisi Harun Aggül’le gezdik. Kubbenin Atatürk Bulvarı manzarası sunan, iki kişinin birden çıkması zor, daracık balkonu yapının ilginç bölümlerinden. Tekel için ilk yapıldığında bodruma depolar, girişe satış yerleri yapılmış. Bu bölmeler ihtiyaca yetmez hale gelmiş, zaten Tekel de satılmış...
Ziraat Bankası (1929): Köşede olmadığından Mongeri nasıl köşe oyunları yapsam demiş! Binanın köşelerini dışarı taşırıp, yükseltmiş. Kale gibi görkemli ve kuleli yapmış. Daha sonraları tüm memleketin tanıyacağı öğrencilerinden Sedad Hakkı Eldem ve Arif Hikmet Koyunoğlu, yapıya katkıda bulunan mimarlardan. İçinde, Türkiye’nin ilk banka müzesi açılmış. Halen açık. Gezmek için önceden aramalısınız. Bankacılıkla ilgili çok şey, yanında ressamlarımızdan dev tablolar bulabilirsiniz. Girerseniz burada da tavana bakın! Yine İtalyan vitray çalışması göreceksiniz. Mongeri’nin buradaki sürpriziyse bankanın sembolü, başak.
Garanti Bankası (1926) ve hemen yanındaki SALT Ulus: Önceki yapılarda gördüğümüz gibi yine köşeye uyumlu ama bu kez yuvarlatılmış köşeden değil yandan girişli. Kule veya kubbe yok. Bir de yine diğerlerinden farklı olarak arkasındaki bir küçük yapıyla ilişkili. Mongeri, anlattıklarımızın dışında Adakale Sokak’ta, bir zamanlar Banka çalışanlarının çocukları için kreş olarak kullanılan ama artık boş tutulan yapıları Ziraat Bankası lojmanları olarak planlamıştır. Bu yapıların öneminin ve değerinin bilinmesini diliyorum.
Yapılarla ağustos ayı bir şekilde ilişkili. Tarihte bu ayda, Ziraat; modern finans kuruluşu olarak kurulmuş. Osmanlı Bankası (Galata’daki); altı Taşnaksutyun militanı tarafından basılmış. İş Bankası; Atatürk’ün verdiği sermayeyle, yokluk içindeki Başkent’te açılmış. (Sonraları Ankara gelişmiş ama Banka’nın merkezi İstanbul’a alınmış.) Devlet sattıktan sonra, 10 katına tekrar satılmasıyla kısa bir süre gündem olan Tekel’in, satılmasına giden süreçte mihenk taşlarından, Türkiye’de ilk yabancı fabrika açılması da bu ayda...
Bir de en minik yapı ve ağustos ilişkisi verelim; SALT Ulus ağustosta kapalı! Eylülle birlikte, filmden geziye, ücretsiz etkinlikleri zengin internet sayfasında yayınlanıyor-kaçırmayın. Gezide, tüm yapılarda yetkililer çok yardımcı oldular. Yürekten teşekkürlerimi iletiyorum.
* * *
Düşün Mongeri’nin peşine! Bunda ve yaptığınız her turda, yapılara, tarihin içinden bakmanız dileklerimle.
Kaynaklar: * Bir İtalyan Mimarın İlk Ankara Ziyareti: Giulio Mongeri–1897, Sedat Bornovalı. * Başkent Ankara’nın İnşasında Etkin Bir Mimar: Giulio Mongeri ve Yaşam Öyküsü, Damla Çinici. * Mongeri: Bursa Çelik Palas Oteli ve Kaplıcası, Damla Çinici (Damla Hanım'a kitabı için teşekkürlerimle).
Paylaş