Paylaş
Ama maalesef kötü haberler ve daha kötü haberler birbirini izliyor bu günlerde.
Önceki akşam, 12 Mayıs akşamı Diyarbakır-Hani yolundan bir patlama haberi geldi mesela. Önce, bir araca bomba yerleştirmek isteyen PKK’lıların yanlışlıkla patlattığı tahminleri yapıldı; çünkü yakınlarda bir bina yoktu, kırsalın ortasındaydı. Dört kişinin öldüğü, 10 yaralı olduğu duyuruldu.
Ama 13 Mayıs sabahı gün doğunca ortaya bambaşka bir manzara çıktı. Sur ilçesine bağlı Sarıkamış köyünün Dürümlü mezrası yakınlarındaki köy yolunun ortasında 30 metre çapında, 5 metre derinliğinde bir krater açılmıştı; adeta bir göktaşı düşmüş gibiydi. Saatler geçtikçe anlaşıldı ki, o dört kişi, ancak cansız bedenlerinin parçaları bir araya getirilebilen dört kişidir. Köylüler tam 15 kişinin kayıp olduğunu söylüyorlardı; hiçbir iz kalmamıştı, damperli olduğu söylenen kamyondan da öyle… Artık içinde ne kadar patlayıcı varsa, yakın çevresinde ne var ne yok zerrelerine ayırmıştı sanki. Valilik bir süre sonra köylülerin ifadesine benzer bir açıklama getirdi: PKK’lılarla onları durdurmaya çalışan köylüler arasında arbede –kimine göre çatışma- çıkmış o sırada bomba ya PKK’lılar tarafından patlatılmış, ya da arbede sırasında patlamıştı.
13 Mayıs sabah gün doğarken işte o daha kötü haberlerden biri daha geldi. PKK’lılar Çukurca’da Çığlı kırsalındaki askeri üsse saldırmışlar ve 6 asker şehit olmuştu. Onlara yardıma giden bir helikopterin de düştüğü iki askerin de orada şehit olduğu açıklandı. Helikopterin düşme nedeni açıklanmadı.
Geçtiğimiz hafta içinde Genelkurmay, PKK’nın üç yıllık diyalog süreci ardından yeniden terör eylemlerine başladığı 2015 Temmuzundan bu yana 4 bin 600’e yakın militanın öldürüldüğünü açıkladı (1,300 kadar da IŞİD militanı öldürüldüğünü açıkladı asker). Aynı süre içinde güvenlik güçleri de 400’e yakın şehir vermişti. Sur, Cizre, Silopi ve Yüksekova derken, Nusaybin ve Şırnak’ta çatışmalar neredeyse iki aydır devam ediyor. Daha kötü haberler böyle.
Kötü haber ise dün Brüksel’den geldi. AB İşleri Bakanı Volkan Bozkır, vizesiz seyahat anlaşmasının uygulanacağı umutlarının azaldığını söyledi. AB Türkiye’nin yerine getirmesi gereken şartlar arasında terörle mücadele yasasının değiştirilmesini de saymıştı. Bozkır ise bunun mevcut koşullarda mümkün olmayacağını söylüyordu. AB ile ilişkileri hep destekleyen TÜSİAD’ın başkanı Cansen Başaran-Symes, 12 Mayıs konuşmasında, AB’yi Türkiye’nin terörle mücadelesine anlayışlı olmaya ve ona göre taleplerde bulunmaya çağırmıştı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise vize sözünde durulmazsa, AB’nin vize anlaşmasının da bir parçası olduğu Türkiye ile stratejik göçmen anlaşmasını unutabileceği uyarısında bulunuyor bir süredir. Erdoğan’ın dediğini yapacağını bilen Almanya Başbakanı Angela Merkel, işe ciddiyetle yaklaşıyor ama bir sonuç alıp alamayacağı belli değil. Tam da Yunanistan ile uygulanmaya başlayan anlaşma sonucu Ege’den giden göçmen sayısı büyük oranda düşmüşken her şey sil baştan olabilir.
Böyle bir durum, Türkiye kadar, AB için de daha fazla kötü haber demek olur.
Bu kadar kötü haber arasında şu sıralar verebileceğimiz belki tek iyi haber Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın başarılı mühendis Selçuk Bayraktar ile altı bin kişilik bir düğünle bugün, 14 Mayıs’ta dünya evine giriyor olması. Allah mesut etsin, diğer bütün haberler maalesef iç karartıyor.
Paylaş