Paylaş
Havası şahane, okyanus esintisi harikulade, yaşaması fevkalade San Diego ve yöresinin. Zaten Amerikalılar’ın emeklilikte burada yaşam sürmek istedikleri bilinen bir gerçek. Ve fakat burası hiç de öyle emekli cenneti bir yer değil. Sörfçülerin, üniversite gençliğinin, daha rahat ve stressiz bir iş hayatı sürmek isteyenlerin tercihi. Daha havaalanında başlıyor relax tavırlar. Amerika’nın kuzeyinde kış tüm sertliğiyle hüküm sürerken, Meksika sınırının dibindeki San Diego’da parmak arası terliklerle gününü gün edenlere rastlayınca haliniz, tavrınız değişiyor tabii. Doğası şahane ötesi zaten. Yeşil hatta yemyeşilliklerle bezeli coğrafyası kendisine aşık ediyor resmen. Sanırım bu dünyada gördüğüm en en en güzel lokasyonlardan birisindeyim. San Diego mu, Sun Diego mu diye sorarken mübalağam yok. Çünkü her daim güneşli bir bölgeden söz diyorum. Açık konuşuyorum. Elimde olsa burada yaşlanırım. Doğa burada kendini yeniden bulmuş gibi duruyor. Amerika’nın Kaliforniya Eyaleti’nin nadide bir mücevheri adeta San Diego. O nedenledir ki, yıllarca keyfin ve huzurun adresi olmuş, ABD’nin harika çocuğu diyebilirim.
Gün batımı bir harika dostum
Meksika sınırından olması nedeniyle burada yemeğinden, hal, hareket ve tavırlara kadar latin kültürü yoğun miktarda hissediliyor. Meksikalı Tijuana kenti ile arasında bulunan San Ysidro Borden sınır kapısı dünyanın en işlek sınır kapılarından biri. Bu arada bir liman ve ticaret kenti olduğunu da vurgulamam gerekiyor. En büyük piyade üssü Marine ve deniz kuvvetlerinin büyük bir bölümünü oluşturan Navy de burada konumlanmış. Dolayısıyla aslında bir asker kenti burası. Kumsallar uzun mu uzun ve her yerde doğal olarak upuzun palmiyeler bulunuyor. Okyanussa elbetteki masmavi ve sörf yapmak için ideal. Güneşin en güzel battığı yerdir desem de asla yalan söylemiş olmam. Gün batımında gökyüzünün büründüğü renk çok az bulunur bir nadidelikte. Anlatılmaz yaşanır. Yani her şey güneşle, gün batımındaki renk oyunlarıyla, okyanusun maviliğiyle ve yeşille ilintili. Pasifik Okyanusu’nun eşsiz güzelliği ve rahat, saygılı, güler yüzlü sakinleri ile ülkenin en huzurlu şehirleri arasında yer alıyor.
Sevdiceğine kavuşan bahriyeli
Seaport Village’ın biraz kuzeyinde “Midway” isimli ABD donanmasına ait müze haline getirilmiş olan uçak gemisini göreceksiniz. US Midway Müzesi ülkenin en eski uçak gemisi ve aynı zamanda savaş uçaklarını görebileceğiniz bir müze. Midway Museum'un önündeki devasa "sevdiğine kavuşan bahriyeli" heykeli son derece ilgi çekici. Bu heykel 2. Dünya Savaşı'nın sona ermesinin ardından çekilen bir fotoğraftan uyarlanmış aslında. Denizci ile hemşire sevgilisi New York Times Square'de öpüşürken fotoğraflanmıştı. İşte o efsanevi fotoğrafın heykeli ise San Diego'da US Midway önünde size beklemekte. Müze aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük müzesi olarak biliniyor.
Çılgın ama cool sörfçüler her yerde
La Jolla daha çok varlıklı kesimin yaşadığı bölge olarak bilinir. Şehrin kuzeyinde kalan, muhteşem sahillere ve koylara sahip huzur verici, muazzam bir yer burası. Özellikle sahil şeridini boydan boya yürümek insani harika hissettiriyor. La Jolla Cove ise okyanus kıyısında bir yürüyüş noktası. Gün batımında muhteşem. Sıra sıra dizilmiş deniz aslanları da burada. Bu bölgenin en etkileyici özelliği şehir ve doğanın iç içe olması. La Jolla Shores aileler için tam bir keyif noktası. Sörfçüler için de popüler bir bölge. San Diego okyanus boyunca uzanan göz alıcı plajları ile de bilinen bir şehir. Bölge sakinlerinin PB olarak nitelediği Pacific Beach'in en canlı caddesi Garnet Avenue. Crystal Pier'de iskele üstünde sörfçüleri izlemek müthiş keyiflidir. Crystal Pier iskelesinden Mission Beach'e uzanan yaklaşık 3 kilometrelik sahil yolunda yürümekse eşsizdir. Ocean Beach (OB) semti ise şehrin hippie bölgesi. Buradaki iskele San Diego'yu fotoğraflayan birçok fotoğrafçının favori mekanı. Çılgın ama bir o kadar da cool sörfçüleri tabii ki burada da boy gösteriyor.
Coronado Adası San Diego’nun pırlantası
San Diago’ya bir köprü ile bağlanmış Coronado Adası’na köprüden geçerek gidebileceğiniz gibi feribotla da ulaşım mümkün tabii. Burada dünya çapında üne kavuşan Coronado sahili, lüks oteller ve evler ile ayrıca Amerikan Deniz Kuvvetleri’nin üssü ve eğitim tesisleri bulunuyor. Amerika’nın 2. en büyük ahşap yapılarından olan Hotel Del Coronado‘yı mutlaka gezip görmenizi tavsiye ediyorum. Dünyaca ünlü bir Hollywood artistine de rastlamanız olası tabii burada. Bu arada park ve bahçelerin en büyük ve meşhuru da yine San Diego’da. Adı, Balboa Park. Kapıdan adımınızı atar atmaz ‘park dediğin işte böyle olur ’ diyorsun. 15 farklı müze, hayvanat bahçesi, süs havuzları, konser alanları ve İspanyol koloni mimarisine benzer birçok bahçe ve yapıyı bir arada. San Diego’ya maalesef Türkiye’den direkt uçuş bulunmuyor. En yakın uluslararası hava limanı Los Angeles. Ben seyahatimi Qatar Airways’in İstanbul – Los Angeles uçuşuyla gerçekleştirdim. Doha aktarmalı yapılan bu ABD uçuşunda ‘Q Suite’ konforu farklı bir deneyimdi. Los Angeles ya da ABD’nin herhangi bir kentinden San Diego’ya iç hatlar uçuşuyla da rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Havaalanının kentin içinde olması çok büyük bir avantaj olduğunu da belirteyim.
Paylaş