Paylaş
Ve elbette zamansız ve modern çizgisiyle modaya yön veren bir stil ikonu olarak da biliyoruz. O bir Süper Star nihayetinde. Beklenen ve istenen bir gelişme olarak Ajda Pekkan’ın, kendi markasıyla ilk kez moda sektörüne adım attığını bildirmek isterim. Hem de moda dünyasının Süper Star’ı tasarımcı Zeynep Kartal’la.
Her zaman kendi modasını yaratan, adından sürekli söz ettiren Ajda Pekkan, hayat tarzını yansıttığı moda tutkusuyla, Avrupa’da dünya starlarına tasarladığı kıyafetlerle adını duyuran ve birçok kez ödüle layık görülen başarılı moda tasarımcısı Zeynep Kartal ile bir araya geldi ve 25 parçalık özel bir koleksiyon hazırladı.
Bu şahane koleksiyon “London Fashion Week” kapsamında 17 Şubat Cumartesi günü özel bir defileyle ilk kez moda severlerin beğenisine sunulacak. Sofistike şıklık ve rahatlığın bir arada olduğu, ince ve elegan detayların modern tasarım anlayışıyla yorumlandığı koleksiyonda, güçlü ve tarzından ödün vermeyen feminen, özenli işçilik ile hazırlanan zarif formlu tasarımlara imza atılmış.
Süper Star çok ama çok heyecanlı
Ajda Pekkan çok heyecanlı zira, kendi markamla ilk kez moda sektörüne adım atıyorum diyor. Bu yola dünya starlarının tasarımlarını giydiği, çok başarılı işlere imza atmış değerli moda tasarımcısı Zeynep Kartal ile çıktığım için de çok mutluyum demesi son derece önemli. Neden? Çünkü bu topraklardan çıkan, memleketin yetiştirdiği iki eşsiz kadının gücü bir araya gelince bambaşka bir coşku oluyor. Eminim ki Londra’ya damgasını vuracak şaheserleriyle. Bu mudur? Budur vallahi.
Londra Moda Haftası’nda, çok sayıda bilirkişinin ve uluslararası medyanın önünde, çok özel bir organizasyonda yine çok özel bir defileyle Türk Kadını’nı dünyaya tanıtacak iki Süper Star kadın, Pekkan ve Kartal. Markanın adı da, “Ajda Pekkan by Zeynep Kartal”.
Tarihte ilk kez İngiltere Parlamentosu’nun orta yerinde hatta göbeğinde defile düzenleme cesareti ve başarısı göstermiş Zeynep Kartal’la işbirliğine gitmesi son derece yerinde bir hareket. Türkiyemiz’in gururunu, Türkiyemiz’in değerlerini, bize özgü olanı, yerli ve milli olanı temsil eden bu iki ‘Süper Star’ kadınımızı yürekten alkışlıyorum. Ha bu arada koleksiyonun Londra ve Nişantaşı’ndaki Zeynep Kartal Showroom’da satışa sunulacak olması da ilginizi çekebilir..
Berlin Bergama Müzesi’nde “Kanatsız Kuşlar” zamanı
Bilen bilir. Berlin’in kült yapılarının yer aldığı Müzeler Bölgesi’nin en nadide ve en çok ilgi çeken müzesi kuşkusuz Pergamonmuseum, yani Bergama Müzesi’dir. Tabii bizim topraklarımızdan alınıp götürülen eserlerin orada boy gösteriyor olması bizler açısından bakıldığında çok daha manidar bir anlam taşıyor. Zira müzeyi gezerken daha farklı duygularla geziyor insan. Sadece Berlin’in ya da Almanya’nın ve hatta Avrupa’nın değil dünyanın en önde gelen müzelerinden biri burası. Müzeler liginde çok önemli ve son derece farklı bir yeri vardır Pergamonmuseum’un.
İşte bu şahane müzede, cam sanatçımız Felekşan Onar, bugün itibari ile binanın güney kanadında konumlanan İslam Sanatları Müzesi’nde (Museum für Islamische Kunst) ‘’Kanatsız Kuşlar’’ enstalasyon eseriyle yer almaya başladı. Tek tek kalıba üflemeli camdan tasarladığı 27 kuşu, Aleppo Odası’nda sergileniyor. Son derece sevindirici ve gururlandırıcı bir haber bu. Aleppo Odası’nı da anlatmak gerek. Burası, 17. Yüzyılda kozmopolit ve hoşgörülü bir kent yaşamı ile dikkat çeken Suriye'nin Halep kentindeki House Wakil'de bir zamanlar prestijli bir resepsiyon salonundaki dekor idi. Görkemli ahşap paneller, 1600-1603 yılları arasında Isa ibn Butrus adlı Hıristiyan bir tüccar olan evin sahibi tarafından, Pers zanaatkarlara yaptırılmış idi. 1912'de İslam Sanatları Müzesi Müdürü Friedrich Sarre, evin o zamanlar yaşadığı duvar panellerini satın almış ve şu anki Aleppo Odası’na dönüştürüldü.
Felekşan Onar sığınmacılara dikkat çekiyor
Felekşan Onar tasarladığı ’’Kanatsız Kuşlar’’ ile günümüzün en büyük insanlık sorununa dikkat çekiyor. Nedir o sorun? Elbetteki mülteciler. Suriyeli sığınmacıların içler acısı durumuna dikkat çeken sanatçı Avrupa’nın orta yerine bu çözülemeyen problemi taşıyor adeta. Hikayesini, "Mülteciler kendilerini kaotik bir kentin ortasında buluyor. Geleceklerini, nereye gideceklerini bilmedikleri için merdiven ve kaldırımlarda tünemiş gibi oturuyorlar. Aynı yerde gidip geliyorlar, ancak uçup gidemiyorlar” diye tanımlıyor.
Renkli tavus kuşları, ördekler ve güvercinlerden oluşuyor sergi bütünü. “Kanatsız Kuşlar’’ sadece iç savaş nedeniyle yok olan eski metropolün üzücü kaderini anımsatmakla kalmıyor, aynı zamanda günümüz Türkiye'sinde Suriyeli mültecilerin durumunun hissiyatını da yaşatıyor. Berlin’e gidenlere tavsiyemdir. Felekşan Onar’ın ‘’Kanatsız Kuşlar’’ ı 8 Nisan’a kadar “Berlin İslam Sanatları Müzesi” nde görebilirsiniz.
Paylaş