Paylaş
SON bir yıl içinde büyük operasyonlar gerçekleştiren, bugün de bir yenisine imza atmaya hazırlanan İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, dün önemli bir açıklamada bulunuyor.
Tantan, söze ‘‘Telefon dinlemede süre sınırını kaldırıp, sürekli hale getiriyoruz’’ diye başlıyor.
Ceza Muhakemeleri Usulü, Türk Ceza Kanunu, İnfaz Yasası, Üst Mahkemeler ve Asliye Mahkemeleri ile ilgili kanun ile uyum yasalarında da düzenleme yapılacağını açıklıyor. Hatta, CMUK, TCK ve İnfaz Yasası'nın baştan aşağı yeniden yazıldığını bildiriyor.
Tantan, son operasyonların telefon dinlemelerle gerçekleştirildiğini vurguluyor. Ancak mahkemelerin kolluk güçlerine en fazla üç ay süreyle bu hakkı verdiğini, bunu da iki kez uzattığına dikkat çekiyor.
Dolayısıyla bu sürenin bazen yetmediğini belirterek ekliyor:
‘‘Şimdi yeni düzenlemede mahkemeden izin alındıktan sonra operasyona konu olan olayla ilgili tüm deliller toplanıp mahkeme sonuçlanana kadar dinleme olacak. ABD'de de birçok Batı ülkesinde de durum böyle.’’
Geçmişte telefon dinleme olaylarıyla ilgili birçok kişinin mağdur durumda kaldığını anımsattığımızda ise şu karşılığı veriyor:
‘‘Dinleme süresi sınırsız olacak. Ancak, dinlenen telefon konuşmalarını açıklayanlara da TCK'daki değişiklikle en ağır cezayı getiriyoruz.’’
Gözaltı süreleriyle ilgili olarak da şu bilgiyi veriyor:
‘‘Mevcut kanunda gözaltı süreleri sınırlı. Normal suçlar için 1 gün. DGM'lik suçlar için 4 gün; buna mahkeme kararı ile 3 gün daha ek süre veriliyor. Bu yetmeyebiliyor. Yeni düzenlemeyle gözaltı süresini uzatıyoruz. Kişinin suçunu inkár edemeyeceği, delillendirmenin tamamlanacağı, mahkemeye bu sekilde sevk edileceği bir yapı getiriliyor. Gözaltı süresi uzarken, tutukluluk süresi olabildiğince kısaltılıyor. Yani davaların kısa sürede sonuçlanması sağlanıyor. Tam delil toplanmadan tutuklama olmayacak.’’
* * *
Tantan, hazırlıkları tamamlanan dört kanunun paket halinde birlikte TBMM'den çıkması gerektiğini vurguluyor ve ekliyor:
‘‘Böyle çıkmazsa yapılanlar boşa gider. AB'ye lafla değil eylemle girilir. Bu da bir eylem. AB, İçişleri ve Adalet Bakanlıklarının uygulamalarına bakıyor. Bunlarda normların nasıl olduğunu inceliyor.’’
Ceza kanunlarının silbaştan düzenlenme çalışmasının Prof. Dr. Sulhi Dönmezer ve arkadaşları tarafından yapıldığını öğreniyoruz.
Prof. Dönmezer telefonda her zamanki keyifli ses tonuyla, ‘‘Beş kanunda 8 bin madde tamamen değişti’’ diyor. Dönmezer, değişikliklerde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kurallarına aynen uyulduğunu vurguluyor.
Telekomünikasyon ile ilgili düzenlemelerin tek maddede kalmadığını açıklıyor. Bilgisayar, internet ve mobil telefonlar üzerinden yapılan suçların da ilk kez kanun maddesi haline getirildiğini söylüyor.
Mevcut yasanın ‘‘sadece mafya üyelerinin’’ telefonlarının dinlenmesine izin verdiğini belirterek, ‘‘kapsamı genişlettik’’ diyor.
Telefon dinlemesinin 2 yıl ve daha fazla cezayı gerektiren soruşturmalarda olası hale geleceğini bildiriyor. Avukat bürolarının dinlenmesinin yasaklandığını söylüyor.
Dönmezer sözlerini şöyle tamamlıyor:
‘‘Ömrümün sonuna doğru yaklaşıyorum. 15 yıl uğraştım, 8 bin madde değişikliği gerçekleştirdim. TBMM'den süratle çıktığını dilerim görürüm.’’
Demokrasinin yerleşmesi, sistemin iyi işlemesi, adaletin doğru çalışmasıyla olası hale geliyor. Bunun gerçekleşmesi işi de yine siyasilere kalıyor.
Paylaş