Fındığın zaferi...

Muharrem SARIKAYA
Haberin Devamı

‘‘Elde kalıp yine çürüyecek... Denize dökecekler... Hayvanlara yem olacak...’’

Fındık taban fiyatı ve buna dönük yeni uygulamaya geçildiğinde konuyla ilgili, ekonomistlerden ihracatçılara kadar verilen demeçlerin başlıkları bunlardan oluşuyordu.

Hatta daha ileri gidiliyordu;

‘‘Bu fiyatlarla çikolatacılar fındığı almaz, bademe döner. Fiskobirlik de, fındık üreticisi de batar...’’

928 MİLYON DOLAR

Sanayi Bakanlığı ise bu iddialara kısaca şu yanıtı veriyordu:

‘‘Fındık ihracatımız bu yıl 1 milyar doları bulacak.’’

Aradan geçen zaman içinde herkes sonucu beklemeye başladı. Sonuçta bir yıllık rakamlar çıktı:

‘‘Fındık hem ihraç miktarı, hem de fiyat olarak artış gösterdi.’’

1 Ocak-30 Aralık tarihleri arasında, Türkiye'nin ihraç ettiği fındıktan sağlanan döviz girdisi 928 milyon dolar.

Sadece bu sezonda politikanın devamı sonucu elde edilen gelir ise bir önceki yılın daha da üstünde.

Yeni sezonda, yani dört ay süresinde Türkiye'nin fındıktan sağladığı döviz girdisi 536 milyon 90 bin 261 dolar.

Satılan fındık miktarı ise 117 bin 904 ton.

Hem fiyatta, hem de satılan miktarda artış olmuş.

Geçmiş yıllarla değerlendirildiğinde, elde edilen sonuç daha da çarpıcı.

‘‘Satın alan bulunmaz’’ endişesiyle uygulanan fiyat politikası sonucu 1995'in son dört ayında, yani sezonun başında yapılan toplam ihracat 114 bin 931 ton. Sağlanan gelir 363 milyon 728 bin 344 dolar... Ortalaması alındığında elde edilen kental başına girdi 316.4 dolar.

1996'nın aynı dönemi de bundan da farklı değil. 102 bin ton ihracata karşılık 347 milyon 558 bin 360 dolar. Bu yıl da kentali 339.4 dolara gelmiş.

Sanayi Bakanı Yalım Erez, dün şunu söylüyor:

‘‘Bizim iddiamız daha yerine gelmedi. İddiamız bu sezon için geçerli. Daha önümüzde 8 ay var. Eğer dört ayda 536 milyon olduysa bu kadar daha gelecek demektir.’’

İddiasına göre fındıktan sağlanan döviz girdisi 1 milyar doları aşacak.

Bu da demektir ki, petrol boru hatlarından Türkiye'nin bir yılda elde ettiği gelire eş değerde döviz girdisi, sadece fındıktan sağlanacak.

Hem de devlet fındık alımı için yaptığı ödemenin beş katı kadar daha fazla kazanarak.

TEMEL BELİRLER

Erez, ‘‘Fiskobirlik bu işten para kazanamaz’’ eleştirilerini de anımsatarak şöyle diyor:

‘‘Birinci hedefimiz döviz girdisinin artmasıydı, ikincisi ise müstahsilin eline iyi para geçmesiydi. Fiskobirlik'in kârı üçüncü hedeftir.’’

‘‘Bundan sonra fındığın fiyatını Hans değil, Temel belirleyecek’’ sloganı tutuyor.

Hem de mevcutta hiçbir reforma gidilmeden. Sadece, yozlaşmış, ürkek düşüncelerden arındırıp, amacına uygun çalıştırarak.



Yazarın Tüm Yazıları