Paylaş
“Gemlik sınırında olan Kurşunlu Sahili’nde bence çok büyük tehlikeler var. Şöyle ki; Kurşunlu Jandarma Karakolu istikametinden sahile doğru giderken PTT’ye 250 metre mesafede bulunan kaldırımın altı boşalmış.
KİMSENİN CANI YANMASIN
Buradan her gün yüzlerce insan geçiyor. Ayrıca sahilden denize ulaşmamızı sağlayan merdivenlerin de 3-4 basamağını deniz yutmuş! Birilerinin canı yanmasın diye basamakların kullanımı ip aracılığı ile engellenmiş. Yetkililerin birinin canı yanmadan önlem almasını rica ediyorum. Saygılarımla.” Gemlik Belediyesi’nin önem ve dikkatine…
BU KADAR ZOR OLMAMALI!
Okurumuz Endüstri Mühendisi Sabri Karaca özetimle: “Karacabey ilçesi Bayramdere Mahallesi’ndeki cami arkasında kalan evlerin önüne oluşturulan tehlikeli kanalet çukurları için belediyeye onlarca bildirim yaptık. Kanaletlerin derin çukuruna düşüp bir yerlerimizi kırmamak için yaptığım SKK (Sabri Karaca Köprüsü) tahta köprüleri gösterdik! Aradık, olmadı. Bizzat gittik, muhatap bulamadık.
SESİMİZİ DUYURDUNUZ
Biz başarılı olamayınca da köşenizden yardım istedik. Ve köşenizde sesimizi duyurdunuz. Çok teşekkür ediyorum. Fakat ne arayan, ne soran ne de çözüm sunan var…” diyor.
Sn. Karaca. Verdiğim sözü tuttum. Karacabey Belediyesi’ni aradım. Durumu çalışanlara anlattım. Başkan ile görüşmek istedim görüştürmediler. Yardımcısını istedim aktarmadılar. Yetkilisini istedim yok dediler! Bana belediyeye dışarıdan destek veren bir kişinin numarasını verdiler. 8 ve 11 Temmuz 2019’da o kişiyi arayarak konuyu anlattım! Telefon numaranızı istedi ve verdim. Derhal sizinle görüşeceğini söyledi. İki gün sonra belediyeyi tekrar aradım. Yine yetkiliye aktarılmadım. Bu kadar zor olmamalıydı. Diyeceğim şu ki Karaca, sanırım yetkililer vatandaşın sorununu çözemeyecek kadar çok meşgul...
‘YAĞMUR YAĞSA İŞİMİZ KUM ÇUVALLARINA KALDI’
Okurumuz Melik Can: “Büyükşehir Belediyesi, Nilüfer ilçesi Beşevler Metro İstasyonu’na gidiyordum. Bu esnada çağ dışı kalmış bir hizmete tanık oldum!
YAĞMUR YAĞACAKMIŞ...
Belediye çalışanı olduğunu tahmin ettiğim bir kişinin oldukça ağır olduklarını bildiğim kum çuvallarını zorlanarak taşıdığına ve taşıdığı bu ağır çuvalları metro girişine dizdiğini gördüm. Kişiye sordum; ‘ne olacak bunlar?’ diye, o da: ‘Bulutlar gelmiş. Yağmur yağacakmış. Metroyu su basmasın diye bu kum çuvallarını taşıyorum’deyince bir bulutlara baktım, bir çuvallara, bir metroya, bir de çuvalları taşıyan adama! Teknoloji çağında Bursa’da bu manzara pes valla! Diyelim ki şiddetli yağmur yağdı. 10 santim yüksekliğindeki çuvallar mı tutacak şehrin suyunu!” Yetkililere duyurulur.
UEDAŞ’IN DİKKATİNE
Okurumuz Ayşe Uygun: “On iki gün tatil için il dışına gittik. Geldiğimizde de kapıya bırakılmış olan elektrik faturasını gördük. Malum yaz ayındayız, yani kombilerimiz kapalı, üstelik klimamız da yok. Bunlara rağmen elektrik faturasının 143 lira olduğunu görünce şok olduk. Sabit gelirli birey olarak bu gidişle yazın güneşten yandığımız gibi kışın da faturalardan yanacağız sanırım. Ne olacak bizim halimiz ey UEDAŞ!”
BU ZİHNİYETİ KINIYORUM...
Okurumuz Seda Güneş özetimle şöyle diyor: “Geçtiğimiz hafta Orhaneli ilçesinin değerine değer katan Sadağı Kanyonu’na gittik. Çok güzel bir alan. Gerek Büyükşehir Belediyesi’nin gerekse Orhaneli Belediyesi’nin kanyonun tanıtımına daha fazla önem vermesi gerektiğini düşünüyorum. Şahsım olarak verilen hizmetten ötürü Orhaneli Belediyesi’ni kutluyorum. Bununla birlikte böylesine güzel bir ortama, canlıların yaşam kaynağı olan suyumuza bu tekeri atanı ya da atanları şiddetle kınıyorum. Güzellikleri kirletmeye ne kadar da meraklıyız...” Orhaneli Belediye Başkanı Sn. Ali Aykurt’a rica ile. O tekeri aldırın lütfen...
Paylaş