Bizim Venedik’ten ne eksiğimiz var?
Okurlarımızdan Pınar Bursalı, özetimle bakınız ne diyor:
“Bursa’nın yerlisiyiz, Mustafakemalpaşa’da yaşıyoruz. İlçemizin meşhur olmasına takoz koyulmasını üzülerek izlemekteyiz! Bakınız. ‘Denizin Gelini’ olarak bilinen ve mevcut özelliğiyle alakalı olarak meşhurluğuyla da ‘Dünya Mirasları’ listesinde değer bulan Venedik şehriyle hemen hemen aynı özelliği taşıyor olmamıza rağmen biz bu imkândan neden istifade edemiyoruz? Bunun sebebi, sadece yağan yağmur sonrası su altında kalıyor olmamızla mı alakalıdır? Sebebi buysa şayet biz daha kıymetliyiz. Çünkü Venedik şehrinin su içinde yüzmesiyle alakalı olan meşhurluğu, insan eliyle oluşturulmuştur.”
YÜZDE YÜZ DOĞAL
“Bizim Mustafakemalpaşa’nın su altında kalmasıysa yüzde yüz doğa olayıyla alakalıdır! Diyeceğim o ki her şeyin doğal olanı daha makbul değil midir? Dolayısıyla ‘Dünya Mirasları’ listesine giremiyorsak bile hani, ‘Türkiye Mirasları’na girebilmek için bari müracaat edilse diyorum!”
Pınar Bursalı. Bu gerçekten harika tespit ve muhteşem bir öneri! Büyükşehir Belediyesi ve Mustafakemalpaşa Belediyesi bunu mutlaka değerlendirmeli!
ÇUKUR KAPANDI AMA HEMEN ÇÖKTÜ
HÜRRİYET Bursa abonesi olan Yunus Emre Aker, özetimle şöyle diyor: “Mudanya, Güzelyalı Caddesi’ndeki (A-101 önü) araçları zıplatan bizleri de hoplatan ve hoplatıp zıplatırken de sinirleri tavan yaptıran yamadan bıktık üstadım bıktık! Fotoğrafımda gördüğünüz yamalı alan yıllardır çukurdu. Çalmadık kapı bırakmadık ve en nihayetinde çukura yama attırmayı başardık. Ancak sevincimiz kursağımızda kaldı. Atılan yama haftası gelmeden çökme yaptı. Zoraki işin neticesi böyle olsa gerek! Asfalt atılmadan önce oradaki çukur yüzlerce öte metreden görünüyordu. Sürücüler de ona göre temkinli davranıyorlardı. Ancak şimdi sizlerin de gördüğü gibi oradaki gerçek tuzak fark edilmiyor! Hop hopla, zıp zıpla! Alkışlar bu tuzağı kuranlara!” diyor.
Belediyeler bu işi de birbirlerine pas etmeden; Büyükşehir Belediyesi ve Mudanya Belediyesi. Alın size yama meselesi…
HİÇBİR YETKİLİ GÖRMÜYOR MU?
ADININ açıklanmasını istemeyen bir hastanenin başhekimi: “Hiçbir yetkili mi görmez?” diyor ve ekliyor: “152 Evler Metro İstasyonu girişine 20 metre mesafe geride olan (Şehir merkezine gidiş yönü) kaldırım üzerindeki iki yıllık tijleri ve ortasında da yılan misali başkaldırmış olan enerji kablolarını hiçbir yetkili mi görmez?” diyor. UEDAŞ, durum sabit. Yalan değil yılan! Isırılmayalım aman…
DİLENCİ MEVSİMİ HAYIRLI OLSUN!
OKURUMUZ Ressam Arzu Saydan diyor ki: “COVID-19’dan dolayı kıstlama dönemlerinde kentimizin hiçbir yerinde dilencilere rast gelmemiştim. Ancak yasaklar bitti ve dilenciler yine sokaklara indi! Kontrol edilmeyen serbestlik... Diyeceğim şu ki, iyi niyet duygularımızı kör eden dilenci mevsimi başlamış. Hayırlı olsun!”
HÜRRİYET BURSA YAZIYOR, SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR
BOTANİK PARK’A RENK GELDİ
‘BOTANİK park kan ağlamasın’ başlıklı yayımımızın da ses getirmesi bizleri çok mutlu etti. Yayımımızdan sonra okurumuz Hamide Erdem: “Botanik Parkı 30 Mayıs 2020 tarihli yayımınız sonrası hareketlendi. Parka renk geldi. Park cıvıl cıvıl şenlendi. Sizlere çok teşekkür ediyoruz.”
Hamide Erdem, ben de sahiplenmeniz, değeriniz ve takibiniz için size teşekkür ediyorum. Ayrıca; bu mutluluğa vesile olan ilgili yetkililere de teşekkür ediyorum.
