Paylaş
“Kıymetli Muhammet kardeşim, merhaba diyorum öncelikle. Zeytin ve zeytinyağı diyarı, dünya ülkelerinin çoğuna da yollamış olduğumuz ürünlerimizle meşhur Gemlik Kurtul Mahallesi’nin (Köy) yirmi dördüncü kuşağını devam ettiren çiftçi ve reislerin en büyüğü olan aile reisiyim! Yetkililerin; reisliğim / reisliğimiz / nesil devamım / devamlılığımız ve meşhurluğumuzun son bulması için oluşturdukları baskılardan, engellerden yoruldum / yorulduk. En son olarak da zeytin ekili arazilerimize giremememiz için yapılan engel bizleri zıvanadan çıkarttı! Onlarca müracaatımızın ve isyanımızın yanıtsız kalması sonucu şikâyetimizi size aktarmış, sizler de 14 Eylül 2021 tarihli köşenizde HELİKOPTERLİ ÇİFTÇİ başlığınızda; ‘Sizler tarlalarımıza giremeyelim diye mevcut yollarımızı yarım metre yükseltseniz de ben yılmayacağım. Gerekirse tarlalarımıza helikopterle gireceğim. Hatta giriş yerlerimize duvar örseniz dahi üzerine köprü kurup geçeceğim. Çiftçiyi yok edin bakalım o vakit ne yiyeceksiniz?’ yazıma yer vermiştiniz. Allah razı olsun sizlerden. Yayımınızdan sonra Gemlik Belediyesi Başkan Yardımcısı Mert Dimili aradı. Sonra 14. Bölge Karayolları Bölge Müdürlüğü Yapım Kontrol Mühendisi Samet Kalay, Mustafa Yüşan ve birçok meraklı aradı! Sonra ben üç kez Büyükşehir Belediyesi’ni de aradım. Bana, YETKİLİ diye bildirilip numarası verilen her YETKİSİZİ aradım! Engel sunulan yeri görmek istediler; gösterdim. Sağ olsunlar gördüler ve işi karara bağladılar! Sizi bilemeyiz tabii ki ancak bizi şoke eden o kararı sizlere de aktarmak istiyorum lütfen. O kararda: ‘Abicim sen 14. Bölge Karayolları’na gideceksin. Kendin karayollarından izin isteyeceksin. Karayollarından izin alırsan da çıkış yolunu kendi imkânlarınla dolduracaksın…’ dendi! Sanırım bunlar bizim helikopter meselesini gerçek sandılar! Ayrıca belirtmek isterim ki hamdolsun helikopter almaya dahi gücümüz var. Vaziyet o ki bu gidişle o işi evlatlarımız yapacak. Ancak onlar helikopterle gezip günlerini gün ederler. Arazi fiyatlarımızın ultra mega uçuk üstü değerleri bunu yaptırmaya muktedirdir. İşte öyle olduğu an yanar ortalık asıl! Yani yirmi beşinci kuşaklar satarsa arazilerimizi siz o vakit seyredin şehirlinin halini! Her fırsatta: “Çiftçinin yanındayız. Onlara sahip çıkmak vazifemiz…” diyen tarım ve orman bakanımıza ulaşmayı ve üzerimize oynanan oyunu anlatmak isterdim…”
Gerçekten çok ilginç… Aklıselim her kişiyi şoke edecek bir durum bu. TC: Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin dikkatlerine. ‘İnadımız inat üreteceğiz şehre inmemek için dayanacağız.’ diyen çiftçi kardeşimizlerimiz mağdur edilmiş ve sahip çıkanı yok…
4 METRELİK ÖLÜM KUYUSUNUN SAHİBİ KİM?
Hürriyet Bursa gazetesi okuru, Burak Türker’in e-postasını özetimle aktarıyorum: “Mudanya ilçesi Güzelyalı, Siteler Mahallesi Bilim Caddesi Beyazgül Sokak üzerindeki kaldırımda bulunan 4 metrelik ölüm kuyusunun sahibi kim? Bu sokakta onlarcası çocuk var. Konuyu çok kez Mudanya Belediyesi’ne ilettik. Ancak kıymetli yetkililerin umurunda değil. Nasıl bir şehirde yaşıyoruz inanın anlamış değiliz. İvedi sonuç için neden birimizin ölmesini bekliyor bu yetkililer? Keza neden İNSAN gibi iş yapılmaz? Koltuklarınız o kadar mı konforlu ki kalkıp dolaşmazsınız? Bizim de bir evladımız var ve biz de bu sokakta ikamet ediyoruz. Sizlerin evlatları yok mu sayın başkanlar? (!)”
Bizim de evlatlarımız var Burak Türker. Yazdığınızı aktarırken kendimizin canının yandığı geçti aklımdan bir an; ürperdim… Böylesi rezalet işleri neden hep belediye kanadında görüyoruz ki? Bu sebeplerden dolayı yitirilen onlarca can var. Hiç mi vicdanlarınız sızlamaz ki?
MİMAR SİNAN BİLE SEKİZ YIL BEKLEMİŞ!
Hürriyet Bursa gazetesi abonesi iş insanı ve armatör Sedat Rengiiyiler, dertliydi. Çok uğraşmış ve başaramamıştı. Osmangazi ilçesi Hüdavendigar Mahallesi Kanal Caddesi üzerindeki yaya geçidi levhasına dikkat çektirerek kapı kapı dolaşmıştı. Var olmayan yaya geçidi çizgisinin çizilmesi yönündeki uğraşıları yanıtsız kalmıştı. En sonunda da konuyu bize aktarmıştı. (26 Ekim 2021 tarihli köşemde yayımlamıştık) Yayımımızdan sonra Sedat Rengiiyiler beni arayarak: “Yayımınızla birlikte yaya çizgisi çizildi. Ancak ne hikmetse yaya çizgisi sadece yolun karşı kısmına çizildi. Yani arkadaşımın işaret ederek gösterdiği alan çizilmedi. İki ay olacak bu böyle. Diğer yarısının de çizilmesi gerekir diye düşünüyorum. Çok mu sabırsızım acaba, ne dersiniz Muhammet Bey?”
Sedat Sengiiyiler, Mimar Sinan bile Selimiye Camisi’nin temelini attıktan sonra sekiz yıl hiçbir şey yapmadan beklemiş. Kesinlikle sabırsızsınız, sabır tavsiye ederim!
HÜRRİYET BURSA YAZIYOR SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR
BURASI DA BİR YILDIR BÖYLE OLURSA başlıklı yayımımızdaki utanç verici ilgisizlik (Osmangazi ilçesi Bursa Valiliği İl Müftülüğü Türkiye Diyanet Vakfı önü - Şehreküstü) Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği Müdürlüğü bünyesinde vazifeli olan zanaatkârlar tarafınca giderilmiş. İlgili bilgiyi şahit fotoğrafınızla da desteklediniz.
Sağ olunuz. Bir kez daha kutluyorum sizleri; helal olsun Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği…
Paylaş