Paylaş
Yabancı turist sayısındaki dramatik azalma, ülke turizminin girdiği darboğazın etkisi her yerde görülüyor.
Ancak Bodrum ve Alaçatı gibi iç turizmin cazibe merkezleri Akdeniz ve Ege’deki kitle turizmine ve yabancı turiste odaklı yerlere oranla daha şanslı.
Bu durum belki de Türkiye’nin turizm politikasını gözden geçirmesi için bir fırsat. Devasa her şey dahil yurtdışına yönelik tesisler yerine, yerli ve yabancı turist ayrımı yapmadan, farklı konseptlerde tatil anlayışına cevap ve yemek kalitesine önem veren mekanlar yaratmakta yarar olabilir...
Tarihi ve kültürel dokusu ve mutfağıyla Alaçatı
Denizin hemen kıyısında yapılmayan yaz tatili bana göre değil derim her zaman ama yer Alaçatı’da olunca fikrim değişiyor.
Eski Rum köyü, tarihi ve mimari dokusunu koruyan dar sokakları, üstü kerpiç, altı taş evleriyle, kültürünü, geleneğini yaşatan anlayışıyla Alaçatı keşke tüm yörelerimize örnek olsa. İnsan sokaklarında dolaşırken kendini o kadar iyi hissediyor ki...
Alaçatı 1850 Otel
Bu kez Alaçatı’da küçük bir butik otel olan 1850’de konakladım.
Alaçatı’da sokak adları yoktur, her biri numaralandırılmıştır.
Ama 1850 benim tahmin ettiğim gibi otelin yer aldığı sokağın adı değil, Sakız Adası’dan ilk sakinlerinin geldiği ve taş evleri inşa etmeye başladığı yıl.
Otel 1850, dört yıl kadar önce Alaçatı’nın orijinal taşlarıyla inşa edilmiş.
Sadece beş odası, önünde de küçük bir bahçesi ve kafesi var. Odalar yalın ve zevkli döşenmiş.
Huzurlu bir yer, bahçede hazırladıkları kahvaltıları çok başarılı.
Sundukları her şey son derece lezzetli. Yörenin ünlü lorlu ve sakızlı kurabiyesinin uzun yıllardır bu kadar lezzetlisiyle karşılaşmamıştım.
Unutulmayacak bir tat yaratmış, mutfaktaki kadın usta...
Fava Restoran
166 yıllık iki Rum evinin bahçesinde yer alan Alaçatı Fava Restoran’a girerken son derece sıcak karşılanıyorsunuz. Fava’nın mutfağı meze, ot yemekleri ve deniz ürünleri ağırlıklı.
Menüde, tahinli patlıcan, Girit kavurma, Ege otları tabağı, muhammara gibi soğuk mezeleri, deniz ürünleriyle yaptıkları karidesli humus, ahtapot tandır gibi yaratıcı ara sıcaklar; ızgara ve sous vide yöntemiyle pişirilen mevsim balıkları gibi ana yemekler yer alıyor.
Tattığım mezelerin tümü, ana yemek olarak istediğim ızgara ahtapot ve kalamar çok başarılıydı.
Cennet Koyu’nda İtalyan gustosu
Her ne kadar dağ tepe taş yığını binalardan görünmez olsa da Bodrum hala dünyada ender bulunan güzellikte koylara sahip. Türkbükü Cennet Koyu da bu yerlerden biri.
Doğuş Grubu bir kaç yıl önce İtalya’nın ünlü Capri adasının ikonlaşmış otellerinden Capri Palace’ı satın almıştı.
Geçen yıl da otelin içinde yer alan bir Michelin yıldızlı restoranı Il Riccio’nun bir şubesini Cennet Koyu’nda açmışlardı.
Temmuz ayından bu yana ise Il Riccio, restoran ve beach club’ın yanı sıra misafirlerini İtalyan gustosunu yansıtan butik oteliyle de ağırlıyor.
Capri Palace gibi mavi beyaz renklerin kullanıldığı, gereksiz hiçbir detayın yer almadığı, her türlü konforu sunan otelde farklı büyüklükte 10 oda var.
Il Riccio Beach House’un spa ve fitness merkezi, havuzu, çok özel plajıyla dünyaca ünlü tatil yerlerinden bir farkı yok.
Artıları ise çam ormanlarının çevrelediği muhteşem bir koyda ve ülke sınırlarımızın içinde olması.
Sade lüks sevenlere, konakladığı yerde kendini özel hissetmek isteyenlere kesinlikle önerilir...
İtalya’nın 3 ‘P’si
Il. Riccio’nun mönüsü deniz ürünleri, ekmek ve taze makarna çeşitleri ağırlıklı.
Aslında bu yemeklere İtalya’nın 3 “P”si deniyor: Pane (ekmek), pasta (makarna) ve pesce (balık).
Domatesli peynirli patlıcan ızgara, soğuk deniz ürünleri salatası, karışık deniz ürünleri tava ve kum midyeli spagetti ve deniz ürünleri şiş Il Riccio’nun sevilen yemekleri arasında.
Yemeklerin lezzeti Şef Andrea Migliaccio’nun mutfakta aşkla çalıştığını gösteriyor.
Mavi beyaz renkleri, yalın dekorasyonu ve adını aldığı ‘riccio del mare/denizkestanesi’ aksesuvarlarıyla tam bir Akdeniz lokantası olan Il Riccio’nun en tehlikeli, daha doğrusu en baştan çıkarıcı bölümü ise ‘Temptation Room’ adlı tatlı odası...
Madeo Beach
Plaj kültürüyle büyümüş bir kuşaktan geldiğim için olmalı ‘beach club’lara kendimi yakın hissettiğimi söyleyemem.
Ama artık günümüzün trendi özellikle de Alaçatı’da konaklıyorsanız bu.
Karaköy’ün ünlü eğlence mekanlarından Madeo iki yıldır yazları Alaçatı’ya taşınıyor.
Mehmet Koyu’nda yer alan Madeo, denizi, müzikleri, kokteylleri, yemekleri ve dinamik ekibiyle gerçekten çok hoş bir plaj.
Yaş ortalaması sanıyorum 35’i pek aşmıyor ama belli ki gelen herkes kendini çok iyi hissediyor.
Madeo’nun salatalarını çok beğendim. Hem yeşillikler çok tazeydi, hem de sunumu çok başarılıydı.
Umarız hep böyle devam eder, lezzet ve kalite çıtasını düşürmezler...
Sunset’ten haberler...
22 yılı geride bırakan Sunset İstanbul, gastronomi sahnesinin en önemli restoranlarından biri.
Manzarasıyla İstanbul’un her mevsim vazgeçilmezlerinden.
Yemekleri de hiçbir zaman hayal kırıklığı yaratmaz.
Ünlü şef Hiroki Takemura’nın sushi’leri, tempuraları da uzun yıllardır mutfağın başında olan baş aşçı Erol Arslan’ın Türk mutfağını yorumladığı yemekler de çok lezzetlidir.
SUNSET YEMEK KİTABI
Sunset’in yeme-içme kültürü kadar sanata ve sosyal sorumluluk projelerine de katkısı büyük.
2008 yılında dünyaca ünlü sanatçımız Burhan Doğançay’ın Kurdeleler Serisi’nin yer aldığı tabaklar Villeroy & Boch tarafından özel olarak üretilmişti.
Ağustos ayında da yaşamını İstanbul-Los Angeles arasında sürdüren Sevincy’nin Bonbon Collection adlı ‘recyle art’ örneği çalışmaları sergilendi.
Sunset 11 yıldır kuruluş yıldönümünde elde ettiği geliri Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Vakfı’na bağışlıyor.
Son bir yıldır üç ayda bir yayınladıkları ‘Sunsetter’ adlı dergileri ise sektördeki bir çok yeme-içme dergisini kıskandıracak kalitede, hem içeriği hem de görselliğiyle. Ekip çalışmasına önem veren Tansever’in son projesi Sunset’in sevilen yemeklerinin tariflerinin yer aldığı ‘Sunset Cookbook’ adlı yemek kitabı.
Tasarımını ünlü sanatçı Yılmaz Aysan’ın yaptığı, yakında piyasaya çıkacak kitabı heyecanla bekliyorum.
Ünlü Fransız şef Fabrice Canelle’nin hazırladığı sonbahar mönüsü ise 19 Eylül’den itibaren servis edilmeye başlanacakmış...
Paylaş