Bir tutku hikayesi...

Food and Travel dergisinin düzenlediği Gastro Weekend’in ikincisi, Kapadokya Kayakapı Cave Hotels’de yapıldı. Genel Yayın Yönetmeni Ebru Erke, “Gurme Seyahat” kavramının içini dolduran işlere imza atıyor.

Haberin Devamı

Bir tutku hikayesi...

Bu kez W Hotel Bangkok’un restoranı The House on Sathorn’un şefi Fatih Tutak davet edilmişti. Genç şef bizlere sıra dışı bir gastronomik deneyim yaşattı iki gün boyunca.
Ama önce sıra Tutak’ın insanı umutlandıran, tam bir azmin zaferi örneği öyküsünde...
Çocukluktan beri en büyük tutkusu yemek yapmak olan Fatih Tutak, Bolu Mengen Aşçılık Meslek Lisesi’nden mezun olur. Ritz Carlton’da staj yaparken, ünlü Fransız şef Paul Pairet’den çok etkilenir. Vogue, Tuus, Lokanta ve Çırağan Tuğra gibi restoranlarda çalışır.


KİMSE YARDIM ETMESE DE BAŞARACAĞIM

Ama aklı fikri, yurtdışına çıkmak, özellikle de Uzakdoğu’ya gitmektir. İstanbul’dan ayrıldıktan sonra Şanghay’a giden Pairet’ye “Beni yanına alır mısın?” diye mail atar ama gelen cevap olumsuzdur.
Fatih pes etmez, internet üzerinden Uzakdoğu’daki otellerde çalışan Türkleri araştırır. Uzun uğraşlardan sonra Şanghay’da bir otelin Türk müdürüne ulaşır. Boy fotoğrafı, CV, yaptığı yemekler, ne istenirse yollar, ama beklediği cevap bir türlü gelmez.
Bu arada Ali Ronay’ın desteğiyle Girne’de iş bulur. 15 gün sonra da Çin’den beklediği mail gelir ama formları dolduracak kadar bile İngilizcesi yoktur. Birlikte çalıştığı çok iyi Türkçe bilen Pakistanlı şeften yardım ister. Kıbrıs’ta çalışma izni, Çin vizesi derken her şey ucu ucuna hallolur.
Sonunda Qingdao’ya gider. Ardından Pekin’e geçer. Beş yıl sonra 22 yaşında mutfak şefi olur. Ama hayalleri bu kadarla sınırlı değildir. Artık Uzakdoğu mutfağını öğrenmesi gerektiğine karar verir, işi bırakır. Tokyo’nun üç Michelin yıldızlı Nihonryori RyuGin adlı restoranında sadece kalacak yer karşılığında çalışmaya başlar. Altı ay sonra Singapur’a geçer, bir restoranda çalışır.
Sıra Noma’da staja gelmiştir, bu kez kalacak yeri bile yoktur, evlenmiştir, karısı da hamiledir. Restoran sistemi ve mantığını öğrendiği Noma meslek yaşamında mihenk taşı olur.
Hong Kong’ta bir yatırımcıyla restoran açar ama bir yılın sonunda yolları ayrılır. Şimdi ise şefliğini üstlendiği The House on Sathorn bu yıl San Pellegrino Asya’nın en iyi 50 lokantası listesine girmeye aday...

Haberin Devamı

 Bir tutku hikayesi...

ŞEFİN MASASI 

Haberin Devamı

Fatih şef ilk akşam bizlere, şef dokunuşlarını ihmal etmeden yerel malzemelerle bir sofra hazırladı. Özel tereyağı, zeytinyağı, havyarları ve maydanoz buzu ile servis edilen Kapadokya’nın kıraç domatesi ve Aksaray çömlek peyniriyle, demirci ustasına tarif ederek yaptırdıkları Arjantin tipi özel mangalda pişen Karayaka kuzusu gecenin tadı damakta kalan yemekleriydi.
İkinci akşam ise Fatih şef, kendi restoranında sunduğu imza yemeklerinden hazırlamıştı. 31 yaşında olan şefin hazırladığı her bir tabak hikayesi, tekniği, sunumuyla çok başarılıydı. En önemlisi de çok lezzetliydi. Tutkulu, heyecanlı, her biri hayatımıza anlam katan yaratıcı şeflerin sayılarının çoğalması dileğiyle...

Haberin Devamı

 Bir tutku hikayesi...

Kurbağa prense dönmüyor ama...

20 yıl kadar önce Bodrum’da yeme-içme dünyasına adım atan Gül Etker’in adını çok duymuştum. İlk kez bir yerine gitme fırsatını yakaladım, “Kadınlar ne yaparsa iyi yapıyor”. Adını ünlü “Kurbağa Prens” masalından alan Kiss The Frog’da kapıdan girenleri kocaman kurbağa karşılıyor.
Kurbağayı öpmek serbest ama ne yazık ki yakışıklı bir prense dönüşmüyor. Neyse ki yemekler yakışıklı prensi aratmıyor!

Bir tutku hikayesi...

Kiss The Frog, deniz ürünleri brasserie’si. Avokado, çilek ve semizotunun harika bir sosla sunulduğu salata, keçi peynirli kabak çiçeği tempura, trüflü arpa şehriyeli karides, hafif acılı kıvırcık kalamar ve deniz ürünlü lahmacun gibi salata ve sıcak başlangıçları çok sevdim. Menüsünde farklı sushi roll yorumları da var.

Haberin Devamı

Bir tutku hikayesi...
  

Hayat bir yolculuktur

Geçen hafta bir akşam Saffet Emre Tonguç rehberliğinde Ayasofya turu yaptık. Daha önce birçok kez Ayasofya’yı dolaşmama karşın sanki ilk kez keşfediyormuş gibi heyecanlandım. Gece sessizliğinde, kalabalıklar olmadan Saffet Emre’nin muhteşem anlatısıyla unutulmaz bir Ayasofya deneyimi yaşadık.
Geceyi Tarihi Yarımada’nın en özel mekanlarından biri olan Sultanahmet Four Seasons’ta grubumuza özel bir akşam yemeğiyle sonlandırdık.
Savaş Aydemir’in Four Seasons Bosphorus’a başaşçı olarak geçmesinin ardından mutfağın başına gelen genç şef Sadık da otelin İstanbul mutfağı geleneğini başarıyla sürdürüyor.
Bu özel gece turlarını Sacred7 Travel organize ediyor. İki kadın girişimci Ayşe Kaynarcalı ve Şebnem Eser Akarsu’nun kurduğu Sacred7 kültür ve gurme seyahatleri düzenliyor. Anne ve çocuklara özel turları da ilk kez onlar düzenlemiş...

Haberin Devamı

Bir tutku hikayesi...

Yıldızlı Sohbetler

Yıldız Holding’in Çamlıca’daki yönetim binası son birkaç yıldır “Yıldızlı Sohbetler” başlığı altında kültür sanat etkinliklerine de ev sahipliği yapıyor. Bu kez halen sergi ve toplantı salonunda sergisi devam eden Burhan Doğançay’ı daha yakından tanımak amacıyla bir sohbet toplantısı düzenlenmişti. Ünlü koleksiyoner, Doğançay Müzesi Yönetim Kurulu Üyesi Oktay Duran, sanat insanları gözünden Burhan Doğançay’ı anlattı.
“Sanata ve estetiğe hayatımızda daha çok yer vermeliyiz” diyen Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker hem iş hem de sanat dünyasında sevilen, saygı duyulan bir isim. Sohbet buluşması kültür, sanat, akademi, iş dünyası ve basından birçok ünlü ismi de bir araya getirmişti.
Burhan Doğançay’ın yapıtlarından oluşan bir seçki 18 Kasım’a dek hafta içi 10.00-17.00 saatleri arasında randevulu; hafta sonu ise randevusuz gezilebiliyor.
Tel: 0216 524 25 00

Bir tutku hikayesi...
 

Ben bu sanatı yerim...

Gastronominin yaratıcı yönüne dikkati çekmeyi amaçlayan yeni bir festivalimiz daha oldu. Başarılı organizasyonlarıyla dikkati çeken Hybrid’in gerçekleştirdiği Contemporary Food Art Festival, Contemporary İstanbul’la eş zamanlı yapılıyor.
Bugün ve yarın akşam “Ben bu sanatı yerim!” mottosu ile ilk kez düzenlenen Contemporary Food Art Festival kapsamında Mikla, Sunset, Escale, Frankie, Ferahfeza, Banyan, Dragon, 360 İstanbul, 1924 İstanbul ve Nicole gibi restoranlarda özel tasarlanan menüleri deneyimleyebilirsiniz. Restoranlara göre farklılık gösteren menülerin fiyatları 120-250 lira arasında.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları