Paylaş
Antalya’nın Gazipaşa, Serik, Alanya, Manavgat, Finike gibi ilçelerinde ve Mersin’de tropik meyve yetiştiriciliği son yıllarda hızla gelişiyor.
Akdeniz bölgesinin bir zamanlar sadece pamuk yetiştirilen bereketli ovalarında hikâye 100 yıl kadar önce narenciye, ardından da muz üretimi ile başlıyor.
Bölgede 40’tan fazla narenciye ve tropikal meyve çeşidi yetişiyor. 2019 verilerine göre Türkiye’de sadece narenciye üretimi yıllık yaklaşık 4 milyon ton.
Avrupa’da yıllık 5.5 milyon ton üretim yapan İspanya’dan sonra ikinci sıradayız.
Narenciye üretiminin yüzde 30’unu da ihraç ediyoruz.
Türkiye’nin muz ihtiyacının yarıdan fazlası ise Antalya başta olmak üzere Akdeniz bölgesinde üretiliyor.
Son dönemde üreticileri en fazla çeken, tropikal meyveler.
Muz ve portakal bahçelerinin içine mango, avokado fidanları dikiliyor.
İç piyasa tüketimini karşılayan, hatta ihraç edilen tropikal meyveler, korona salgını nedeniyle turizm gelirlerinin düştüğü bölgede moralleri yükseltmeye aday.
Tabii ki planlı, programlı ve iyi tarım uygulamalarına bağlı kalınarak yapılırsa...
Tropik Türk
“Muzun başkenti” dediği Anamur ilçesinde yaşayan Ali Umut Deniz, muzun yanı sıra 25 yıldır papaya da yetiştiriyor. 400 papaya ağacı var. Bahçesinde doğal tarım yapıyor ve kimyasal kullanmıyor.
“Aslında organik tarım yapıyorum ama yanımdaki bahçelerde konvansiyonel tarım yapıldığı için organik sertifikası alamıyorum. Papayaları zaten sadece Taylandlı ev hanımları alırdı ama şimdi birçoğu ülkesine döndü” diyor.
Sık sık Tayland’a yaptığı seyahatler sırasında orada nar ve kirazın çok pahalı olduğunu görmüş.
Şimdi de Tayland’da nar ve kiraz üretimine başlamış.
Yeni bir iş yeni bir kent
Bir zamanlar atık yağ işiyle uğraşan, ardından bir süre iletişim sektöründe faaliyet gösteren Mustafa Ezici, Alanya’ya yerleşti ve kendini tarıma verdi. Hem bölgedeki tropikal meyve yetiştiricilerini destekliyor hem de mango ve passion fruit gibi tropik meyve fideleri yetiştirip ithal ediyor.
Geçen yıl Mısır’dan 55 bin mango fidesi getirmiş, 20 binini satmış.
Ezici, “Güney Amerika ve Günay Asya kökenli tropik meyvelerin Türkiye’de yetiştirilmesi çok önemli. 10 milyar dolar hacimli bir potansiyel var. Şu an bölgedeki tropikal meyve üretici sayısı 50’yi geçti” diyor.
Portakal Bahçem
3 yıl kadar önce Finike’de birkaç kuşaktır çiftçilik ve narenciye üretimi yapan Mete Apaydın ve ailesiyle tanışmıştım.
O dönemde unutulmaya başlamış narenciyeleri yeni yetiştirmeye başlamış ve ‘portakalbahçem.com projelerini hayata geçirmeyi planlıyorlardı.
Şimdi tadı hiçbir portakala benzemez Finike portakalının yanı sıra fingerlime (limon hayvarı), kumkuat, Tayland mutfağında çok kullanılan taze kaffir lime yaprağı, tatlı lokum limon, kırmızı limon, şeker portakalı, lamas limon ve şadok gibi çeşitleri de üretiyor, kurutulmuş meyveler, tatlılar da hazırlıyorlar.
Ayrıca passion fruit de yetiştirmeye başlamışlar.
Papaya Garden Homes
Alanya Gazipaşa arasındaki özel bir koyda, iyi tarım uygulamalarıyla, doğal ortamında papaya, ejder meyvesi, avokado, hünnap, pikan cevizi, tatlı limon, kumkuat ve dağ çileği yetiştiriyorlar.
Papaya-muz tatlısı
Tropik meyveler lezzetli oldukları kadar yararlı da. Uzmanlara göre her biri birer mineral ve vitamin deposu, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Son dönemde yaptığım bir tarif vermek istiyorum.
Özellikle akşam yemekleri sonrası çok hafif, lezzetli ve suçluluk duygusu uyandırmayan bir tatlı oluyor. Siz de deneyin derim...
Malzemeler
* 2 yerli muz
* Çeyrek papaya dilimi ya da yarım mango
* 2 çorba kaşığı yoğurt
* 4 çorba kaşığı süt
* 1 tatlı kaşığı bal (ya da pekmez)
* Yarım çubuk içi ya da
bir tutam toz vanilya
Yapılışı
Soyup küçük parçalara ayırdığım muzu, dörtte bir papaya dilimini ve diğer tüm malzemeleri blender’da 1-2 dakika kadar çekiyorum. Kaplara koyup yarım saat buzdolabında soğutuyorum. Servis yaparken üzerine çikolata rendesi de yapabilirsiniz. Afiyet olsun.
Küçük İşletmem İçin
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de koronavirüs salgını turizm ve yeme-içme sektörünü çok ciddi biçimde etkiledi, bir süre daha da etkilemeye devam edecek gibi görünüyor.
Birçok kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütü de sektöre, sektör çalışanlarına destek bulmaya ve sağlamaya çalışıyor.
Metro Türkiye de Gıda Kurtarma Derneği işbirliğinde ve Coca-Cola’nın ana partnerliğinde, Unilever Food Solution, P&G, Barilla ve Orkide Yağ, Reis Gıda ve Dimes’in katılımıyla küçük işletmelere destek olmak üzere “Küçük İşletmem İçin” başlıklı bir hareket başlattı.
Metro Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Boris Minialai’nin hafta içinde yaptığı online basın toplantısında anlattığına göre öngördükleri destekten sektörde yerel kültürü yansıtan ve yaşatan fırınlar, dönerciler, pideciler, balıkçılar, esnaf lokantaları gibi küçük işletmeler yararlanabilecek.
Yeniden açılışları sırasında 5 bin küçük ölçekli restorana 5 bin TL’lik ürün desteği sağlanacak.
Boris Minialai
Müdavim Hareketi
Yeme-içme sektörüne destek sağlamayı hedefleyen bir sosyal sorumluluk projesi de Müdavim Hareketi.
Amerika’da ‘DiningBonds’ adı altında başlayan bu restoran desteği girişimi, Gastro Club ve Hybrid işbirliğiyle Türkiye’ye taşındı. Müdavimi olduğunuz restoranlar için indirimli müdavim çeki satın alıp, bu çekleri restoran yeniden açıldığında kullanıyorsunuz.
Alınan müdavim çekleri bedelinin tamamı hiçbir kesintiye uğramadan anında restoranlara aktarılıyor.
Halep sabunları
Mardinli kadınlar için birbirinden önemli projeleri hayata geçiren Ebru Baybara şimdi de Mardinli ve Suriyeli mülteci kadınları ortak kültürde Halep sabunu üretiminde birleştirerek aralarındaki iletişimi güçlendiren, hem de yaşamlarını üretici olarak sürdürebilecekleri yeni bir projeye öncülük etti. ‘Artuklu Topraktan Tabağa Toplumsal Kalkınma Kooperatifi’ kuruldu.
Birleşmiş Milletler Gıda Tarım Örgütü/FAO, AAR Japan ve Mardin Şükraan Ekonomik ve Tarımsal Kalkınmayı Sosyal Gelişimi Destekleme Derneği iş birliğiyle hayata geçirilen Şemim Halep Sabunları Projesinde bugüne dek 74 kadın yer almış. Derik zeytinyağı ve defne yağından geleneksel yöntemlerle üretilen doğaya zarar vermeyen, kimyasal ve boya içermeyen ‘güzel kokulu’ anlamına gelen Şemim sabunlarına ‘www.semimsoap.com’ sitesinden ya da ‘semim_sabun’ sosyal medya hesaplarından ulaşılabiliyor. Sadece kadınlara destek için bile alınabilir ama ürün de çok kaliteli…
Paylaş