Paylaş
Ortaokulda ise okuldan kalan zamanlarda babasının bakkalında çalışır. Lisede de aynı tempo devam eder. Mustafa Yalaz, akşamları da muhasebe kursuna gider. Okulun ardından bir an önce iş hayatına atılmak isteyen Yalaz’a babası, süpermarketin sorumluluğunu verir. Şanlıurfa’daki süpermarketi alışveriş merkezine dönüştüren Yalaz, tatil için geldiği İzmir’de açıköğretimde okuduğu kimya sektöründeki gelişim dikkatini çeker. Ve radikal bir kararla Şanlıurfa’dan İzmir’e taşınır. Yalaz Boya’yla küçük bir atölyede antipas üretmeye başlar. 3 gün üretim, 3 gün ise aracıyla fabrikalara boya satar. Sanayi boyaları üretimiyle başladığı sanayicilik serüvenine zamanla inşaat ve mobilyayı da ekler. Bugün geniş ürün portföyüyle yoluna devam eden Mustafa Yalaz, ikinci kuşaktan da aldığı güçle, hem ihracatta hem de inşaat boyalarında büyüme planları yapıyor.
MUSTAFA Yalaz... İlkokul yıllarından itibaren ticarette edindiği deneyimi sanayicilikle taçlandıran bir iş insanı. Küçük bir sermayeyle adım attığı boyacılık sektöründe sürekli çalışarak ve mücadele ederek işinde kendini kanıtlayan bir girişimci... Yalaz Boya Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yalaz ile girişimcilik hikayesinden geleceğe dair planlarına kadar birçok konuyu konuştuk. 1962 Şanlıurfa Akçakale doğumlu olan Mustafa Yalaz, 12 kardeşin ortancası olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
ÇIRAKLIKLA BAŞLADI
“Bakkalı olan babam, deneyim kazanmam adına ilkokuldan itibaren her yaz tatilinde beni bir yere çırak olarak verdi. Terzi, marangoz, oto tamircisi ve lokanta gibi farklı alanlarda tecrübe edindim. Ortaokulda ise bu kez babamın yanında çalıştım. Lise yıllarında babam işi büyüttü ve süpermarket açtı. Sabah okul, öğleden sonra yine babamın yanında çalıştım. Akşamları ise muhasebe kursuna gittim. Kendimi geliştirmek adına yoğun bir temponun içine girdim. Bir an önce de iş hayatına atılmak istedim. Babam bende ışık gördüğü için asker dönüşü, 1985’te süpermarketin tüm sorumluluğunu bana verdi.”
BABASI İSTEMEDİ AMA...
Bir yandan işe odaklanan Mustafa Yalaz, diğer tarafta ise lisedeki matematik ve kimya başarısıyla açıköğretimde kimya okumaya başlar. Mustafa Yalaz, “Babamdan devraldığım bayrağı daha da yukarı taşıdım. Süpermarketi, bir alışveriş merkezine çevirdim. Bu süreçte evlendim. Eşimin memur olan ailesi o dönem İzmir’deydi. Tatil için geldiğimiz İzmir’de, kimya sektörünün gelişimi dikkatimi çekti. Bu tabloyla Şanlıurfa’dan İzmir’e taşınma kararı aldım. Tabii, ilk başta babamın direnciyle karşılaştım. Ama kendime yeni hedefler koymuştum. Ve İzmir’de 1993’te Yalaz Boya’yı kurdum. Küçük bir sermayeyle, 500 metrekarelik bir atölyede antipas üretmeye başladım. Kimya mühendisi olan bir arkadaşımdan da üretim noktasında destek aldım” diyerek ticaretten sanayiciliğe geçiş sürecini paylaştı.
1’İ 150 YAPMAYI BAŞARDI
Mustafa Yalaz, önce bayilerin kapısını çalar, ama yeni olduğu için bir sonuç alamaz. Rotasını be kez son tüketiciye çeviren Mustafa Yalaz, o süreci şöyle anlattı: “Yaklaşık 1 yıl tek başıma çalıştım. 3 gün üretim yapıp, 3 gün ise antipas satmaya çalıştım. Zamanla işler büyüdü ve ben sadece pazarlamaya odaklandım. Antipasın yanına siyah boyayı da ekledim. Müşterinin talebi bizi büyüttü ve sanayi boyasında uzmanlaştık. İnşaat boyalarını da portföyümüze ekledik. Yerler küçük gelmeye başladı ve 2015’ta Torbalı’daki fabrikamızda üretime başladık. Antipas üretimiyle başlayan sanayicilik serüvenimiz bugün, sanayiden inşaata, ahşap-mobilyadan yol çizgi boyasına kadar 150 farklı çeşit ürün üreten bir yapıya dönüştü. 45 kişilik ekiple ayda 500 tonluk üretim kapasitesiyle yolumuza devam ediyoruz.”
ADI BOYA OLSUN
REKABETİN yoğun olduğu boyacılık sektöründe en büyük farklarının geniş ürün portföyü olduğunu aktaran Mustafa Yalaz, ‘Adı boya olsun soyadı ne olursa olsun’ diyerek çalıştıklarını belirterek, “Bu kadar geniş ürünle çalışan firma yok gibi. Her boya grubunda da işinin uzman bir mühendisle çalışıyoruz. Amiral gemimiz sanayi boyalarıydı, ama son dönemde inşaat alanında da ağırlığımız arttı. İç piyasada inşaat boyası noktasında bayi ağımızı güçlendirme kararı aldık. Bir diğer hedefimiz ise ihracata yönelik. Şu an Rusya, Arap ve Avrupa pazarına odaklanmış durumdayız. Üretimin yüzde 10’u ihraç ediliyor. Bu yıl yüzde 40’lara çıkarmak gibi hedefimiz var” diyor.
BABASININ KIZLARI
YALAZ Boya’nın bir aile şirketi olduğunu söyleyen Mustafa Yalaz, şöyle devam etti: “Benim geceli gündüzlü çalışmamla firma bugün sektörde önemli aktörlerden biri haline geldi. Şimdi ise ikinci kuşak da işin içinde. Büyük kızım Derya Yalaz Çelik, Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme mezunu. Daha sonra iki yıl da İngiltere’de eğitim aldı. Üniversiteden itibaren de işin içinde. Bugün finans ona emanet. Yeditepe Üniversitesi Kimya Mühendisliği mezunu olan diğer kızım Seda Yalaz ise üretimde. Küçük kızım Selen Yalaz ise Yeditepe Üniversitesi Radyo Televizyon Sinema’yı bitirdi. Onu da dış ticarette düşünüyorduk, ama o kariyerine gazetecilikte devam etme kararı aldı. Şu an iki kızımla görev paylaşımı yaparak şirketi daha iyi noktalara getirmek için çalışıyoruz.”
KISA KISA
* Mustafa Yalaz, yıllar önce merhum Sakıp Sabancı’nın ‘Ne yaparsan yap kaliteden şaşma, aranan insan ol, hizmetine önem ver’ önerisiyle hareket ettiğini söyleyerek, “Bu söz kılavuzumuz oldu” diyor.
Paylaş