Kara fırından zincir mağazaya

Haberin Devamı

Alsancak Unlu Mamuller’nin 4’üncü kuşak temsilcisi Levent ve Deniz Doğanoğlu, 2016’ya kadar 4 olan şube sayısını 20’ye çıkarmayı planlıyor. Ardından da önce Türkiye, sonra da yurtdışına açılmayı hedefliyor.

UNLA ilk buluşma, 1924’te büyük dede Abbas Akeren’nin Torbalı’da açtığı küçük bir kara fırınla olur. Daha sonra dede Necati Doğanoğlu, bu fırını fabrikaya dönüştürür. O dönemki ismi Numune Fırını, yıllar sonra üçüncü kuşaktan diş hekimi baba Mehmet Ali Doğanoğlu tarafından, Alsancak Unlu Mamuller olarak hizmet vermeye başlar. Şimdi de tezgahın başında dördüncü kuşaktan Levent ve Deniz Doğanoğlu kardeşler var. 25 metrekareyle başlayan öyküye iki kardeş, bugün İzmir’de 4 mağaza ve 2 bin 500 metrekarelik bir fabrikayla devam ediyor. Hedefler büyük. Önümüzdeki yıl 4 tane daha franchise vermeyi planlıyor. Çok hızlı büyümek istemeyen iki kardeş, 2016’ya kadar ise bu sayıyı 16’ya çıkarmayı hedefliyor. Daha sonra ise önce Türkiye, ardından da yurtdışına açılmayı istiyorlar. Gündemde ayrıca, çölyak hastalarına yönelik özel üretim de var.

Haberin Devamı

Kara fırından  zincir mağazaya

Alsancak Unlu Mamüller’nin dünü, bugünü ve yarınını dördüncü kuşaktan Levent ve Deniz Doğanoğlu’ndan dinledik. ‘Una bir kere bulaştın mı, ondan uzaklaşmak zordur’ diyen Levent Doğanoğlu, öykülerini şöyle anlattı:

Tatilde bile çalıştılar

“1924’te babamın dedesi, Torbalı’da bir ekmek fırını kuruyor. Daha sonra dedem bir adım daha ileriye taşıyarak, fabrikaya dönüştürüyor. Babam da öğrencilik yıllarında burada çalışıyormuş. Ama daha sonra babam fırıncılık yapmak istemediği için okuyor ve diş hekimi oluyor. 16 yıl diş hekimliği yaptı. Ama bir sahne tozu yutan, bir de una bulaşan o işten kaçamazmış. Babamın da yıllar sonra Bodrum’da bir ‘Çörek Unlu Mamuller’ adıyla bir deneyimi oluyor ama istediği sonucu alamıyor. Daha sonra İzmir’e geliyor ve ‘Alsancak Unlu Mamuller’ kuruluyor. Yıl 1988... Biz de hep işin içindeydik. Hatta yaz tatillerinde birer hafta arayla kardeşimle nöbetleşerek fırında çalıştık. Üniversiteyi bitirdikten sonra da 2006’da ben, 2009’da ise Deniz çalışmaya başladı. 2010’da babam yönetimi bize bıraktı. Tabii, yönetim bizde olsa da babam işin hep içinde. Biz hiçbir zaman kuşak çatışması yaşamadık.”

Haberin Devamı

Önce Türkiye sonra yurtdışı

1988’de kurulduğunda 15 metrekaresi üretim alanı, toplamda ise 25 metrekarelik bir alanda faaliyet gösteren Alsancak Unlu Mamuller’ini göreve geldikten sonra büyütme kararı alan Levent ve Deniz Doğanoğlu, ekmek, poğaça ve kurabiyeden oluşan ürün çeşidini daha da artırdı. Önce Kıbrıs Şehitler’deki yerini büyüten ve ardından da Gül Sokak’ta bir şube açan kardeşler, Bornova ve Bostanlı’da da franchise şubesi açtı. Levent Doğanoğlu, franchise vermeye devam edeceklerini söylüyor. Önümüzdeki yıl hedefleri ise İzmir’in çeşitli noktalarında 4 mağaza. Levent Doğanoğlu, “Hızlı büyümek gibi derdimiz yok. Daha kontrollü büyüyoruz. 2016’ya kadar 16 bayilik vereceğiz. Daha sonra ise Türkiye’ye açılmayı planlıyoruz. Şube açmak çok kolay. Ama biz daha kontrollü büyümeyi tercih ediyoruz. 2016’dan sonra Türkiye’ye yayılacağız. İlk sırada da İstanbul yer alıyor. Bunu yurtdışı izleyecek” bilgisini verdi.

Haberin Devamı

ÜRÜNLER TEK NOKTADAN

Şubelerin ürünleri Çamdibi’nde 6 ay önce açtıkları fabrikadan gidiyor. Sabahın erken saatlerinde tüm şubelere ürün veriliyor. Şu anda 8 ürün grubu var. Bine yakın da ürün çeşidi. Ayda 12 ton un tüketiliyor. Mağazalarda sabah 07.00’den gece 24.00’e kadar tüketilecek ürünler yaptıklarını anlatan Deniz Doğanoğlu, “100 yıl sonra da var olacak bir sistem oluşturuyoruz. Günün her saatinde tüketicinin karnının doyuracağı mutlaka bir ürünümüz var. Unlu mamullerin yanı sıra kabak ve brokoli çorbası da menümüzde yer alıyor. Dileyen çorbasını, dileyen kahvesini dileyende tatlısını yiyebilir. Tabii bütün bunları yaparken de tüm ürünlerimiz için özel çalışma yürütüyoruz. Çay ve kahve için bile özel eğitim aldık. Tedarikçilerimiz bile sektörünün en iyisi. Şeflerimiz, işlerinde Türkiye’nin en iyilerinden. Farklı ve iyi olanın peşindeyiz. Babam, bir ürünü öğrenmek için 7 kez Sakız Adası’na gitti” diyor.

Haberin Devamı

Kara fırından  zincir mağazaya

ÇÖLYAKLAR İÇİN ÖZEL

Malum konu unlu mamulleri olunca hemen kalori ve kilo hesapları akla geliyor. Levent Doğanoğlu, bu konuda yaptıkları çalışmaları şöyle anlattı:

“Babamın diş doktoru olması ve şekerinin bulunması nedeniyle ciddi Ar-Ge çalışmalarımız var. Gıda konusunda light ürünler yapıyoruz. Obezite ile mücadele içinde sürekli çalışıyoruz. Doktorların katkısıyla ürün hesaplamaları yapıyoruz. Sağlıklı ürünler yapıyoruz. Hedefimizde çölyak hastaları var. Orta vadede onlar için bir üretim tesisi kurmayı planlıyoruz.”

ÇALIŞANINI DA MUTLU EDİYOR

Levent ve Deniz Doğanoğlu, hem franchise verdikleri bayilerini, hem de çalışanlarını mutlu etme görevini de üstlenmiş. Örneğin franchise verdikleri şubelerden biri ‘zarar ettim’ dediğinde firma, bayisinin zararını üstleniyor. Bu sistemi uygulayan kimse yok… Levent Doğanoğlu, “Bizim hedefimiz çalışanımızla ve bayimizle büyümek. Sektördeki en büyük sıkıntı, satış kısmında. Dünyanın en güzel ürünün yapacaksın ama asgari ücretle çalıştırdığı birinden bunu satmasını isteyeceksin. Dolayısıyla ücret nedeniyle mutsuz oluyorlar. Bu işe de geçici bakıyorlar. Onun için çalışanımızı mutlu etmek için uğraş veriyoruz. Ücretlerinde iyileştirmeler yapıyoruz. Ayrıca sattığından da pay vermek gibi planlarımız var. Tabii sadece ücrette olmayacak. Talep ettiği konularda da onları mutlu etmek için çaba gösteriyoruz. Sonuçta aldığı parayı mutlu harcayacağı zamanın da yaratmak için de koşturuyoruz” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları