Gerçek bir var olma mücadelesi

1994’te geldikleri İzmir’de sıfırdan hayat kurarlar. Şoförlükten kazandığı parayla Edinko Kavara, eşi Dzevada ile 2000’de Karşıyaka’da Boşnak köftecisi açar. Büyük bir savaşa tanıklık eden Edinko Kavara’nın vefatıyla tüm yük Dzevada Kavara’ya kalır. Annesini yalnız bırakmayan Nino Kavara da profesyonel basketbol hayatına veda ederek işe koyulur. Boşnak köftecisi ve çeşitli mekan işletmeciliklerinin ardından anne ile oğul, ortaklı bir yapıyla 2013’te ‘Somunarası’nı kurar. Somunarası’yla 4 yılda 30 şubeye ulaşan Nino ve Dzevada Kavara, köftenin yanına Boşnak böreğini ekler. ‘Burek’ markasıyla ilk şubelerini Bayraklı’da açan ikili, franchise modeliyle büyümeyi planlıyor. Gündemde yurtdışı da var.

DZEVADA Kavara ve Nino Kavara... Yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen hayata sıkı sıkı tutunan iki isim. Geldikleri toprakların lezzetlerini yenilikle harmanlayarak markaya dönüştüren iki başarılı girişimci... Somunarası ile Burek’in kurucuları Nino Kavara ve Dzevada Kavara ile hem girişimcilik serüvenlerini hem de gelecek planlarını konuştuk. Yugoslavya döneminde Saraybosna’da mutlu bir yaşam sürdüklerini anlatan Dzevada Kavara, hikayenin devamını şöyle aktardı:

GÖÇ ETMEK ZORUNDA KALIRLAR
“Ben bir mağazada çalışıyordum. Eşim Edinko Kavara ise şoförlük yapıyordu. Ama savaşla birlikte bir anda her şey değişti. Eşim Hırvatlarla birlikte Sırplara karşı savaşa katıldı. Ancak bir süre sonra Hırvatlar eşimi esir aldı. Hiç bir suçu yoktu, tek suçu Müslüman olmaktı. Müslüman erkekleri esir kamplarına götürdüler. Bir süre eşimden haber alamadık. İki aya yakın esaret hayatı yaşadı. Sonra doğduğumuz topraklardan üçüncü bir ülkeye gitme şartıyla eşimi serbest bırakacaklarını söylediler. Zor şartlar altında Türkiye’den tanıdıklarımızdan bize davet mektubu yazmalarını istedik. Ve yazının elimize ulaşmasıyla da doğduğumuz topraklardan göç etmek zorunda kaldık.”

BU KEZ EKONOMİK SAVAŞ BAŞLAR
Saraybosna’dan ayrılırken yanlarında ne bir kuruş paraya ne de bir eşyanın çıkışına izin verilmediğini anlatan Dzevada Kavara, 9 Eylül 1993’te 10-12 kişilik Kavara Ailesi olarak Türkiye’ye güç ettiklerini belirtti. Kavara, “Silivri’ye geldik ilk başta. Tabii, bu kez başka bir savaş başladı. İki çocuk, anne, baba ve babaanne ile amcalar... Eşim bir demircide iş buldu. Ben de evlere temizliğe gittim. Boş durmadık. 4,5 ayın sonunda da uzaktan bir akrabamızla temas kurduk ve 1994’te İzmir’e geldik. Eşim önce şoförlük, ardından İstanbul Laleli’de yapılan bavul ticaretinde hamallık yaptı. Bu sürede Türkiye’den tekstil ürünleri alıp ülkelerine götüren bir Hırvat aileyle tanıştı” diyerek onların güvenini kazanınca bir minibüsle zorlu yoldan Hırvatistan’a tekstil ürünleri götürmeye başladığını aktardı.

İLK GÜN USTA İŞİ BIRAKTI VE...
Dzevada Kavara, 1999’da yapılan işlerin karşılığı olarak Hırvat ailenin kendilerine bir miktar nakit para verdiğini anlatarak, şöyle devam etti: “Biz de o parayla Karşıyaka’da Boşnak köftecisi açtık. Böylece gıda alanında ilk adımı atmış olduk. Ama Everyday Grill’in ilk açılış günü tam bir hüsran oldu. İşi emanet edeceğimiz usta, ödenen paraları da alarak ortadan kayboldu. Mekan konusunda hiçbir tecrübemiz yoktu. Usta ortalıktan kaybolunca mutfağa ben girdim. Basketbol oynayan oğlum Nino antrenmanlardan sonra garson olarak bize yardım ediyordu. Savaştan büyük bir darbe alan eşim, köfteciyi açtığımızdan 8 ay sonra vefat etti. Üzerime büyük bir sorumluluk bindi. İşi yetiştirmekte zorlanıyordum. O dönem lisanslı sporcu olan ve Ümit Milli Basketbol takımında da yer alan oğlum Nino bir tercih yapmak zorunda kaldı. Basketbolu bırakarak bana yardıma geldi. 3 yıl sonunda mülk sahibiyle anlaşmazlığa girince de Everyday Grill kapandı.”

 
İKİ KARDEŞ MARKA

EVERDAY Grill’in kapanmasının ardından Nino ve Dzevada Kavara boş durmaz. Yine Karşıyaka’da ortaklı bir yapıyla İtalyan mutfağı odağında bir yer açar. Dzevada Kavara, “Bu ortaklık çok uzun soluklu olmadı. Farklı markaların işletmeciliğini yaptık. Oğlum da bir kafe zincirinde iş geliştirme ve franchise müdürü olarak çalışıyordu. O sürede bir balkan köftecisi fikri doğdu. O kafe zinciri ile Arif Avcı’nın ortaklığında 2013’te Somunarası kuruldu. Daha sonra kafe zinciri ortaklıktan ayrıldı ve biz iki ortak yolumuza devam ettik. Bu yıl da Burek markasıyla farklı bir yapıyla tüketicinin karşısına çıktık” diyerek gelinen noktayı paylaştı.

 
2018’DE ALMANYA’DA
SOMUNARASI BAYRAĞI

‘Bir Balkan Köftecisi’ sloganıyla lezzet yolculuğuna başlayan Somunarası’nın bugün 16 şehirde 30 şubeye ulaştığını anlatan Nino Kavara, markanın hedeflerini şöyle anlattı: “30 şubenin sadece biri bizim. O da tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda ye alıyor. Franchise modeliyle büyümeyi tercih ediyoruz. Etlerimiz Menderes’te bulunan bir tesiste annemin formülüyle hazırlanıyor. İyi tedarikçilerle çalışıyoruz. Biz de işin özüne odaklandık. Sayısal bir hedef koyarak büyümüyoruz. Hata yapmamak adına doğru lokasyon ve yatırımcı bulduğumuzda şube açıyoruz. Arap ülkelerinden, Avrupa’dan da talepler alıyoruz. Şu an Almanya’da görüşmelerimiz sürüyor. 2018’de Somunarası bayrağını Almanya’da dalgalandırmayı hedefliyoruz.”

 
O TALEPLERE KAYITSIZ KALMADILAR

BOSNA’nın gıda alanında köfte ve böreğinin çok ünlü olduğunu ifade eden Nino Kavara, Somunarası ile köfteyi markalaştırdıklarını hatırlatarak, “Son dönemde vize sorunu olmadığı için Bosna’ya Türkiye’den turizm amaçlı giden çok oluyor. Ve gittiklerinde de köftenin dışında o bölgenin böreğini de tadıyorlar. Döndüklerinde ise bize o börekleri sormaya başladılar. Bu taleplere kayıtsız kalamadık ve 1.5 yıllık AR-GE çalışmalarının ardından Burek doğdu. Üç ay önce de ilk mağazamızı Bayraklı’da açtık. Tabii ‘tek başına börekle yürümez’ söylemlerine kulaklarımızı tıkadık ve yola koyulduk. Franchise modeliyle büyüyecek şekilde altyapımızı kurduk. Somunarası’na kıyasla daha hızlı büyüyecek” diyerek Burek’in kuruluş hikayesini paylaştı.

KISA KISA
* Burek’in Boşnakça kıymalı börek anlamına geldiğini söyleyen Nino Kavara, “7 çeşit böreğimiz var. Kullandığımız tereyağı ve peynirlerimiz Tire’den özel geliyor” diyor.

* Yöresel reçetesine sadık kalınarak tamamen el açma yufkasıyla börek çeşitlerinin hazırlandığını anlatan Dzevada Kavara, ürünlerin geleneksel közde yöntemiyle pişirildiğini, franchise verdikleri noktalarda da aynı sistemin olacağını paylaştı.