Anne ve babası kurdu o dünya markası yaptı
Yıl 1979... Ümit ve Bahar Yorgancıoğlu, ‘iç mekan kontrat’ işleri yapmak için ilk adımı atar. Daha sonra ise ‘özgün mobilya perakendesi’ olma hedefiyle 1989’da İzmir’de ilk mağaza açılır. Çocukluğundan beri işin içerisinde olan ikinci kuşaktan Doruk Yorgancıoğlu da Amerika’da eğitim aldığı dönem pazardaki fırsatları fark eder. Ve 2008’de ailesini ikna ederek Amerika’da mağaza açar. Yönünü doğudan batıya çeviren Doruk Yorgancıoğlu, Dorya’yı devlet adamlarından ünlü simalara kadar birçok ismin evini, ofisini donatan bir marka haline getirir. Bugün hem Dorya Home markasıyla birçok ülkeye ihracat yapan, hem de 2’si Türkiye’de 3’ü Amerika’da toplam 5 mağazayla yola devam eden Doruk Yorgancıoğlu’nun gündeminde sanal mağazalar ile tekne üretimi var.
DORUK Yorgancıoğlu... Kaliteye tasarımı ekleyerek aile şirketinin dünyada sayılı markalarından biri olması için mücadele vermiş iş insanı. Kuşaklar arası uyumunun da etkisiyle mobilya ihracatının ortalama kilogram değerini 40 dolarlara çıkarmayı başaran Dorya A.Ş.’nin ikinci kuşak temsilcisi Doruk Yorgancıoğlu ile hem markanın hikayesini, hem sürece katılma serüvenini hem de gelecek planlarını konuştuk... 1981 İzmir doğumlu Doruk Yorgancıoğlu, babasının işletme, annesinin ise mimarlık mezunu olduğunu paylaşarak, Dorya’nın doğuş öyküsünü şöyle aktardı:
HER ŞEY KONTRAT İŞİYLE BAŞLADI
“Babam Ümit Yorgancıoğlu ile annem Bahar Yorgancıoğlu, 1979’da bir boşluğu görerek mobilya sektörüne giriş yapıyor. O dönem ana faaliyet konuları kontrat. Devlet, banka ya da şirketlerin ofis mobilyaları ve giydirmelerini yaparak çalışıyorlar. Bir süre sonra faaliyetlerine ev mobilyasını da eklemeye karar veriyorlar. Bununla birlikte 1989’da İzmir’de ilk mağazamızı açıyorlar. Tabii, kontrat işi de komutanlıklar, valilikler, büyükelçiler şekilde devam ediyor. 1996’da ise ihracat serüveni başlıyor. Dubai’de katıldıkları bir fuarın ardından Orta Doğu’ya ihracat gerçekleşiyor.”
HEM OKUDU HEM PAZARI İNCELEDİ
Mobilya sektörünün içerisinde büyüyen Doruk Yorgancıoğlu, Amerikan Lisesi’nin ardından üniversite eğitimi için rotasını Amerika’ya çevirdiğini belirterek, “Siyasete olan merakımla George Washington Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi okudum. Üniversite yıllarımda da bizim Amerika’ya ihracatımız yoktu. Bu süreçte ‘buraya nasıl ihracat yaparıza’ kafa yormaya başladım. Bu işlerin nasıl yürüdüğünü öğrendim. Lüks mobilya firmalarının yöneticileriyle, mimarlarla tanıştım, mağazalarını gezdim sık sık. Beni tehdit olarak görmediler ve uzun uzun bilgilerini aktardılar. 20’li yaşlarda üniversitenin yanı sıra bunun için koşuşturdum. Brooklyn Enstitüsü’nde bulunan Türk Masası’nda bir yıl çalıştım. Ama bu işin bana göre olmadığını düşünüp, Türkiye’ye döndüm” diyerek Amerika sürecini paylaştı.
YÖNÜNÜ DOĞUDAN BATIYA ÇEVİRDİ
Askerliğin ardından kariyerine aile şirketinde devam eden Doruk Yorgancıoğlu, Dorya’da kendisine bir AR-GE alanı yaratıldığını söyleyerek, şöyle devam etti: “Farklı sorumluluklarım da oldu, ama ağırlıklı Amerika’da satılabilir ürünlere odaklandım. Amerika’da birçok yere ürün verirken bazı özelliklerin kesinlikle olması gerekiyor. Yaklaşık 3 yıl boyunca Amerika için ürün geliştirdik. Tarih 2008’i gösterdiğinde gidip ailemle konuştum ve kontrat işine devam etmek istemediğimi, ihracata yoğunlaşmak istediğimi paylaştım. İhracat yapıyorduk. Ama hedefim daha büyüktü. Doğuya mal satmakla batıya mal satmak farklı. Türk markalarının Avrupa’da işi zor. O yüzden de batıda güçlü olmak gerekiyor. Ben aileme bir stratejiyle gittim. Biz batıya, ancak batıdan girmeliydik. Bunun için de en iyi yerin Amerika olduğunu söyledim. Onlar da ikna oldu ve maceramız başladı. Hem Dorya USA kuruldu, hem de High Point’te mağazamızı açtık. High Point, Amerika’da mobilyanın başkenti. Stratejik bir yerden ilk adımı attık. Amerika, bize çok şey kattı ve her anlamda bizi büyüttü. İyi ürün geliştirdiğinizde bu satılıyor. Amerika üzerinden Avrupa pazarına da girmiş olduk. Yüzde 10 olan ihracat oranımızı yüzde 33’lere çıkardık. Amerika’daki mağaza sayımız da 3’e çıktı.”
31 YAŞINDA TRUMP’LA ORTAK OLDU
DORUK Yorgancıoğlu’un yolu 2012’de Donald Trump’la kesişir. Yorgancıoğlu, o dönemi şöyle aktardı: “Ürünlerimizi çok beğenince, bizimle çalışmak istediklerini söylediler. Kendi markalarını yaratmak istiyorlardı. Tabii, bizim ‘her şeyi yaparız’ gibi bakışımız yok. Fason üretim yapamayacağımızı aktardık kendilerine. ‘Trump Home by Dorya’ olursa bunun gerçekleşebileceğini paylaştık, onlar da kabul etti. Bunlar 31 yaşımdayken oldu. Ve 2013 Şubat’ta İstanbul’da, nisanda ise Amerika’da lansman yapıldı. Bu ortaklık bizi çok büyüttü. Ama 2016’daki başkanlık seçimleri bu tabloyu olumsuz etkiledi. Seçim sonunda bazı yerlerde Trump yanlısı gibi algılandık. Yapıya zarar vermemesi adına daha sonra markaları ayırdık. Bugün hala Trump Home’un ürünleri Manisa’daki tesislerimizde üretiliyor.”
İLHAM KAYNAĞI ANADOLU
EL yapımı lüks mobilyalar üreten Dorya Home’un İzmir’de başlayan serüvenin bugün Manisa’da Muradiye Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyetlerine devam ettiğini söyleyen Doruk Yorgancıoğlu “Annem ve babamın kurduğu şirketin dümeninde ise 2018’den bu yana ben varım. Bugün ev mobilyası, kamu ve otel grubu olarak üç alanda faaliyetlerimiz devam ediyor. Tabii, bir Boeing 747’nin içine de mobilyalarımız var. Ürünlerimizin tasarımında da Anadolu’dan esinleniyoruz. Efes’teki bir sütun ya da Boğaziçi Köprüsü’nün görüntüsü ilham kaynağımız olabiliyor” diyor.
HEDEF LÜKSÜN İLK
BEŞİNDE YER ALMAK
MOBİLYA ihracatını milli bir görev olarak gören Doruk Yorgancıoğlu, firmanın kilogram başına ihracat değerinin 40 doların üzerinde olduğunu, mobilyalarının Türkiye’nin ABD’ye ihraç ettiği en değerli ürünler arasında yer aldığını söyleyerek, “Şu an standart üretim yapan bir firmanın 10 konteynerlik ihracat değerine bizim 1 konteynerimiz denk geliyor. Daha önce başlattığımız dijitalleşme hamlesini, pandemiyle birlikte hızlandırdık. Şimdi sanal mağazalara ağırlık veriyoruz. Esas hedefimiz dünya çapında oturmuş, ismini duyurmuş ilk 5 markadan biri olmak. Lüks mobilya denilince akla gelen bir firma olmak istiyoruz. Her ne kadar dar bir segment olsa da pazarda payımızı büyütmek istiyoruz. Bir diğer hedefimiz ise tekne üretimi. Şu an İzmirli bir firma ile bunun için ortaklık yaptık” diyerek, gelecek planlarını aktardı.
KISA.. KISA..
* Doruk Yorgancıoğlu, ‘Yönümüzü doğudan batıya çevirdiğimiz süreçte Avrupa’da gittiğimiz fuarlarda Türk olduğumuzu öğrenip, kartvizitini geri alanla da karşılaştık. ‘Siz Türk’sünüz, lüksten ne anlarsınız’ yargılarıyla karşılaştık. Amerika Avrupa’dan daha farklı bir pazar. Kaliteli işi görünce ‘Tamam’ diyerek bize güvendiler” diyor.
* Doruk Yorgancıoğlu, Türkiye’de tüm sektörlerde lüks marka yaratma konusunun devlet stratejisi haline gelmesi gerektiğini savunuyor.
* Amerika ve Türkiye’de yaklaşık 150 kişilik bir kadroyla çalıştıklarını belirten Doruk Yorgcıoğlu, Türkiye’de idari kadronun yüzde 85’nin kadınlardan oluştuğunu da dile getirdi.
