Paylaş
‘Çıraklık kafasına çok girmedim’ diyen Çerçi, lise yıllarında ise babasının çiftliğinde çalışır. Çerçi, Özyeğin Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’ni kazandığı dönemde de komşu ve hocalarına zeytinyağı satar. 2015’te yaz okulu için gittiği Amerika’da Türk ürünlerinin tanıtım ve pazarlama eksikliği Berkay Çerçi’de kırılma etkisi yaratır. Türkiye’ye döndüğünde Çerçi, İzmir’deki ailesinin gönderdiği erzak kutularından ilham alarak Anadolu Kutumda’yı kurar. Bugün kurumsal firmalar için gıda ve el sanatlarından oluşan kutular hazırlayan Çerçi, Anadolu Kutumda’yı daha da büyütmeyi hedefliyor.
BERKAY Çerçi... Kuvâ-yi Milliye ateşini Tire’de yakan dedelerinden aldığı bayrağı, bölgenin değerini ulusala ve uluslararası platformda tanıtarak daha da yukarı taşımayı kendine misyon edinmiş genç bir girişimci... Bugün bir yandan üniversite eğitimine devam eden, öte taraftan da Anadolu Kutumda’yı büyütmek için koşturan Berkay Çerçi ile girişimcilik serüvenini ve gelecek planlarını konuştuk. 1995 İzmir Tire doğumlu olan Berkay Çerçi, ticarete olan yatkınlığının yetiştiği çevreyle alakalı olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
ÇIRAKLIK KAFASINA GİRMEDİM
“Babam diş hekimi, ama müteahhitlikten işletmeciliğe kadar birçok iş deneyimine sahip oldu. Ben de bu yapının içinde yetiştim ve çocukken hep bir şeylerin ticaretini yaptım. Meşe ve taso ticareti yaptım. Boncuk tabancaya karşı büyük bir merakım var. Birkaçını parçalayıp yeni bir ürün ortaya çıkarıyordum ve bunları da çevremdeki arkadaşlarıma satıyordum. Kuşadası’ndaki yazlıkta ise bisiklet tamiri yapardım. Bu hamleler hep ticari anlamda kafamı geliştirdi. Tabii, çok çıraklık kafasına girmedim, ama annemin eczanesinde çok çalıştım. Burada da ciddi deneyim kazandım. İnsanları yakından tanıma fırsatım oldu. Lise yıllarında babamın hobi olarak başladığı, ama zamanla ticari bir yapıya dönüştürdüğü çiftliğinde çalıştım. Atıcılığa olan merakım nedeniyle babam, ‘sana tüfek alacağım’ diyerek beni kandırdı ve çiftlik işlerine bulaştırdı. Tire’de 2008 gibi alınan ve zamanla zarar eden bu çiftliği büyütme kararı aldık.”
KIRILMA AMERİKA’DA BAŞLADI
Bir yandan hayvancılık ve buna bağlı tarım ayağını geliştiren Berkay Çerçi, bir yandan da üniversite sınavlarına hazırlanır ve Özyeğin Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’ni kazanır. 2015’te ise New York Üniversitesi’nin yaz okuluna gittiğini anlatan Çerçi, “İki ay gibi kısa bir zamanda birçok deneyim kazandım. İşte asıl kırılma da burada başladı. Amerika’da kaldığım süre içerisinde yabancı arkadaşlarımızla birlikte belli aralıklarla ülke yemekleri günü yapıyorduk. Ege mutfağının olmazsa olmazı zeytinyağlı yemekler için markete gittiğimde raflarda İtalyan ve İspanyol zeytinyağlarıyla karşılaştım. Hatta birinde, ‘yüzde 10 Türk zeytinyağı kullanılmıştır’ yazıyordu. Bu tabloyu görünce kaliteli ürünlerimizin tanıtım ve pazarlama ayağında eksikliğini fark ettim. O an özellikle tarımsal ürünlerimize katma değer katacak bir yapıyı oluşturmam gerektiğini düşündüm” diyerek girişimin fitilini ateşleyen süreci paylaştı.
İŞİN İŞPORTASIYLA BAŞLADI
Üniversite ile birlikte komşu ve hocalarıma kendi zeytinyağını sattığını aktaran Berkay Çerçi, bunu daha da profesyonel bir boyuta taşımanın gerektiğine karar verir. “Amerika’ya gitmeden önce de Türkiye Girişimcilik Vakfı’na başvurmuştum” diyen Çerçi, hikayenin devamını şöyle aktardı: “Dönüşte 30 bin öğrenci arasından Türkiye Girişimcilik Vakfı’na seçildim. Ondan da aldığım güçle düşünmeye başladım. Ben hangi işi yapmak istiyorsanız mutlaka onun işportasını yaparak ilk adımın atılması taraftarıyım. Hoca ve komşularıma yaptığım da bu işin işportasıydı. 2016’da annelerimizin gurbetteyken bize hazırladığı erzak kutularından ilham alarak Anadolu Kutumda’yı kurdum. Bugün ise kurumsal firmalara Tire yöresinin gıda ve el sanatlarından oluşan paketler hazırlayarak yoluma devam ediyorum.”
KUVÂ-Yİ MİLLİYE RUHU
BUGÜN üniversite 3’üncü sınıf öğrencisi olan Berkay Çerçi, ilk başta okul ve işin bir arada yürümesi konusunda tereddütlerinin olduğunu belirterek, “Yüzde 100 burslu okuyorum. Akademik yetenekleri çok olan biri de değilim. Onun için planlamamı iyi yapmam gerektiğini düşündüm. Toptan bir ürün satarsam kârlı bir iş olacağını düşündüm. Burada da Tire’de Kuvâ-yi Milliye ateşini yakanlardan biri büyük dedemin etkisi var. Çünkü, o ruhla yetişmiş biriyim. Dedemin geçmişte yaptığını ben de bugün farklı bir kulvarda yapmak için çalışıyorum. Toplumdan aldığımı topluma geri vermek gibi sosyal sorumluluk mantığıyla hareket ediyorum” diyerek başarıya yürüdüğünü söylüyor.
TOPLUMDAN ALDIĞINI
TOPLUMA GERİ VERİYOR
ANADOLU Kutumda ile bir vizyon ortaya koyan ve bunun içinde ciddi bir koşturmaca içerisine giren Berkay Çerçi, “Bu yıl mezun olduğum Türkiye Girişimcilik Vakfı’ndan da edindiğim misyon ve vizyon, toplumdan aldığımı topluma geri vermek üzerine. Bugün sanayi toplumlarının gelişmesinde en büyük itici güç tarım. Bunu çözenler sanayileşiyor. Onun için tarıma ayrı önem veriyoruz. Tarım projelerinin Türkiye’nin geleceği olduğunu biliyorum. Ben de bu hedefle çalışanlardanım. Bunu da Anadolu Kutumda ile yapacağım. Anadolu Kutumda, benim gelecekte yapacaklarımın öncü birliği. Toplumun kendi işinin patronu olduğu bir yapı kurmak gibi bir hedefim var” diyor.
BİR HİKAYE YARATTI
“KÜLTÜRLE başlıyoruz, tarımsal sürdürülebilirliği esas alıyoruz” diyen Berkay Çerçi, “40 yıl hatırı kalacak motivasyon paketleri, hediyelik ürünler tasarlıyoruz. El sanatları ve yöresel gıdalardan oluşan ürünlerimizi konsept haline getiriyoruz. Çalışanlarınıza verebileceğiniz motivasyon paketleri, organizasyonlarınıza renk katabileceğiniz hediye paketleri ve kültür ürünleri olarak sunuyoruz. Tüm bunlara bir de hikaye ekliyoruz. Kurumların hediye edecek ürün noktasında yaşadığı sıkıntıyı görerek bunu yapıyoruz. Kurum hediye verdiği kişiye Anadolu Kutumda aracılığıyla dokunuyor. Atkısını takıyor, zeytinyağını da yemeklerinde kullanıyor” diyerek daha samimi bir boyut oluşturduklarını söylüyor.
SEVİMLİ DOSTLARI DA UNUTMADI
“BİZDEN alınan her ürün için bir sokak hayvanını doyuruyoruz, ilaç sağlıyoruz” diyen Berkay Çerçi, ayrıca Anadolu kadınlarına ve üreticisine gelir kapısı da oluşturduklarını paylaşarak, “Kutu da dönemine göre bölgenin ürünleri yer alıyor. Bunlardan tarhana ve zeytinyağı kendi imalatımız. Onun dışındakiler ise sözleşmeli tarım modeliyle ürettirdiğimiz ürünlerden oluşuyor. Ayrıca ülkemizde gereken değeri görmediği için ihraç edilen ürünleri de iç piyasaya yönlendiriyoruz” diyor.
KISA KISA
* Berkay Çerçi, Anadolu Kutumda’nın birinci yılını tamamladığını belirterek, “Bu sürede 5 büyük kurumsal firmayla çalıştık. Bin 200’ün üzerinde de kutu satışı oldu” diyor.
* Anadolu Kutumda, tek kişilik bir şirket, Berkay Çerçi, “Yıllardır biriktirdiğim harçlıklarım, Vakıf’tan aldıklarım, sattığım zeytinyağının paralarıyla bu şirketi kurdum” diyerek en büyük sermayesinin ise itibar olduğunu söylüyor.
Paylaş