Paylaş
2018’de anaokulu, ilkokul ve ortaokulun yanına liseyi de eklemeyi planlayan Kurt’un gündeminde şubeleşmek var.
DENGE Okulları... Çocukların mutluluğunu eğitimin temeline yerleştiren bir kurum. Bir yandan yetenek odaklı, öte tarafta ise kazanım temelli eğitim sistemini benimseyerek yoluna devam eden bir okul. “Kendine güvenen, potansiyelinin farkında olabilen, üreten, zihinsel, ruhsal ve bedensel olarak mükemmel dengeyi yakalamış, ülkesini geliştiren, dünyayı değiştiren bireyler yetiştirmeyi amaçlıyoruz” diyen Denge Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Alaaddin Kurt ile hem 4 yılda geldikleri noktayı hem gelecek planlarını hem de sektörü konuştuk.
PAHALI OLMAK ZORUNDA DEĞİL
İlkokulu dahi okuma olanağı bulamayan babasının, ‘Atamız iki ordu kurmuştur. Birincisi Türk ordusu, ikincisi ilim irfan ordusu’ sözüyle öğretmen olmaya karar veren Alaaddin Kurt, 1985’te bir dağ köyünde öğretmen olarak eğitim sektörüne ilk adımı attığını belirterek, şöyle devam etti:
“Öğretmenliğin ardından, Türkiye’de sınavla atanan ilk okul müdürlerinden oldum. İzmir Konak’ta Milli Eğitim’de şube müdürlüğü yaptım. Daha sonra emekli oldum. Ve sektörün özel tarafında kariyerime yön verme kararı aldım. Ve 6 eğitimci arkadaşımla birlikte 4 yıl önce Denge Okulları’nı kurduk. O dönem sektör bu kadar hareketli değildi. ‘İyi bir özel okul pahalı olmak zorunda değil’ mantığıyla yola çıktık. Anaokulu, ilkokul ve ortaokul olarak 210 öğrenciyle eğitim-öğretim serüvenimiz başladı. Bir yıl sonra ise 450 öğrenciye ulaştık.”
BU OKULDA 14 YAZAR VAR
Eğitim sektöründeki farkındlıklarının temelini ‘Denge Eğitim Sistemi’nin oluşturduğunu ifade eden Alaaddin Kurt, “Bu sistemin bir kefesinde çocuğun ebeveyn yönlendirmesinden uzak, gerçek yetenek ve mutlu olduğu alanları detaylı çalışmalarla belirlediğimiz Yetenek Odaklı Eğitim Sistemi (YODEM), diğer kefesinde ise akademik kazanımlarını bireysel özelliklerine göre eksiksiz kazandırdığımız ve akademik başarı elde ettiği Kazanım Temelli Eğitim Sistemi (KATEM) var. Bu sistemin bir eseri 14 tane yazarımızın olması. Önce öğrenciyi izliyoruz. Zihinsel performansı yüksek olan çocuğu takibe alıyoruz. Müzik, edebiyat, matematik ya da fen alanındaki yeteneğiyle birlikte onu ‘bireyselleştirilmiş eğitim programı’na yönlendiriyoruz. Akademik başarının yanında her öğrencinin mutlu olduğu şeyi yapmasını istiyoruz” diyerek, öğrencinin gerçek hayata hazırlanmasını öncelik olarak gördüklerini dile getirdi.
YETENEK AVCISI
“EĞİTİMDE bireysel farklılıkları önemseyerek öğrencilere kendilerini gerçekleştirme olanağı sunuyoruz” diyen Alaaddin Kurt, şunları söyledi: “Bizim eğitim anlayışımızla yeni yazarlar, bilim adamları, sanatçılar ve en önemlisi kendini gerçekleştiren bireyleri hayata katmak için Denge Okulları’nı büyütüyoruz. Yetenek avcısı gibi hareket ediyoruz. Kodlamayı çok önemsiyoruz. Hangi işi yaparsa yapsın, en ufak sorunu çözebileceği bir altyapı sağlamak istiyoruz.”
TAŞLAR YERİNE OTURACAK
ANNE ve babanın en büyük derdinin çocuğunun iyi bir eğitim alması olduğunu ifade eden Alaaddin Kurt, şöyle konuştu: “Burada nicelikten çok nitelik odaklı yapı önemli. Bu da hem özel hem de devlette olmalı. Bu mantıkla özel sektör dilediği kadar büyüyebilir. Sihirli söz nitelik. Tabii, bir de ulaşılabilir fiyatlar sunulmalı. Bu mantıkla sektör büyümeli. Gelecekte de nitelikli okullar ayakta kalacak. Şu an bir hareketlilik var. Bu yapı yıllar önce sağlık sektöründe de vardı. Orada taşlar yerine oturdu. Eğitimde de bu olacak.”
O yaklaşım tarih oldu
VELİNİN yaklaşımının düne kadar ‘eti senin kemiği benim’ olduğunu ifade eden Alaaddin Kurt, bugün veli profilinin değiştiğine dikkat çekti. Velilerin artık çok bilinçli olduğunu belirten Kurt, “Geçmişte ilk hayal bir kooperatife yazılıp ev almaktı. Bugün ise ev yerine anne ve babalar birikimlerinin çocuklarının eğitimi için harcıyor. Ve bunu yaparken de ciddi bir sorgulama yapıyor. Bu nedenle özel okulların doğru temayı yakalaması çok önemli” görüşünü paylaştı.
Paylaş