Paylaş
EĞİTİM zor, ciddi ve bir o kadarda hassas bir konu... Azmi, cesareti, kabiliyeti ve sabrıyla bilinen merhum Bahattin Tatış da daima öncü olma ve hep en iyisini sunma amacıyla eğitime gönül verenlerden. Bahattin Tatış’ın “Öyle bir ilim irfan yuvası kuralım ki bu yuva Türkiye’nin hatta dünyanın en güzel ve en disiplinli okulu olsun” sözüne sadık kalan İzmir Özel Türk Koleji’nin üçüncü kuşak temsilcisi ve genel müdürü Yiğit Tatış, hem İTK’nın kuruluş hikayesini hem gelecek planlarını hem de eğitimde fark yaratan yönlerini paylaştı.
TÜRK KOLEJİ DE OLSUN
Her şeyin ‘Türkiye’de yabancı kolejler oluyor da neden bir Türk koleji olmasın?’ fikriyle başladığını ifade eden Yiğit Tatış, hikayenin devamını şöyle anlattı: “Kurucumuz merhum Bahattin Tatış, eğitime gönül vermiş, idealist bir öğretmendir. Ticaret Lisesi’nde matematik öğretmenliği yaptığı yıllarda yabancıların açmış olduğu özel okullar ayarında bir eğitim kurumu açma düşüncesi iyice artar. Ve 15 Kasım 1950’de Talatpaşa 23 numaralı binada, 26 öğrenciyle İzmir Özel Türk Koleji’ni kurar. Kuruluşundan bir yıl sonra artan talebi karşılayabilmek amacıyla Uşakizade Köşkü’nü Latife Hanım’dan kiralar. Yıllar içinde köşke sığmayan okulumuz, zamanla büyüdü ve bugün İzmir’in, hatta Türkiye’nin gözbebeği bir eğitim kurumu haline geldi.”
GELECEĞİN ÇERÇEVESİ
Tatış, temelleri kurucu Bahattin Tatış tarafından atılan ve 7 başlıktan oluşan değerlerin kurumun fark yaratan yanlarından biri olduğunu ifade etti. Tatış, ‘Laiklik, Demokrasi ve Atatürk’, ‘Erdem ve Etik’, ‘Doğa ve Çevre Farkındalığı’, ‘Disiplin’, ‘Sanatsal Yaklaşım’, ‘Türk Gelenekleri’ ve ‘Sağlık Kültürü’nün İTK’nın değerlerini oluşturduğunu ifade ederek, “Biz daha sonra bunları 21. yüzyıl becerileri olarak ifade edebileceğimiz ‘öğrenme ve inovasyon’, ‘enformasyon’, ‘medya ve teknolojileri’, ‘hayat ve kariyer’ gibi başlıklarla pekiştirmek istedik. Bu iki başlık bizim müfredatın yanında eğitim çerçevemizi belirlemiş oldu. Bu çerçeveyle de anaokulundan liseye kadar yani 3’ten 17 yaşına kadar öğrencilerimizi geleceğe hazırlamayı amaçlıyoruz” dedi.
60’LI YILLARDA DÜŞÜNMÜŞ
İZMİR Özel Türk Koleji’nin birçok ilke imza attığını anlatan Yiğit Tatış, öne çıkan ilklerden birinin 1965-66 eğitim öğretim yılında hayata geçirilen ‘Matematik Laboratuvarı’ olduğunu kaydetti. Tatış, “Türkiye’nin ilk özel kolej yelken kulübünü de biz 2002’de kurduk. Yine önemli bir ilk Gezegenevi... Burası, Türkiye’nin ilk halka açık sabit planetaryumudur. Büyük bir yatırımla 2007’de hayata geçirdiğimiz planetaryumu, kurucumuz Bahattin Tatış 60’lı yıllarda Türkiye’ye getirmek istemiş ama olmamış” diyerek, onun bu hayalini daha sonra kendisinin hayata geçirdiğini paylaştı.
HER İKİ YILA BİR OKUL
TAM 67 yıl önce 26 öğrenciyle eğitim öğretim hayatına başlayan İzmir Özel Türk Koleji, bugün 5 kampüs, 22 okul ve 4 bine ulaşan bir öğrenci sayısıyla yoluna devam ediyor. Yiğit Tatış, hem büyüme hem de gelecek planlarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı:
“Zamanla şehir büyüyünce İzmir’in farklı bölgelerinden de talepler gelmeye başladı. Bu taleplerden ilkine 2000’li yılların başlarında Büyükçiğli Kampüsü’nü açarak yanıt verdik. 2007 gibi de artık büyümek gerektiğini düşündük. Eğitim başka sektörlere benzemiyor. 15 yıl boyunca sizde okuyan bir yapı var. Anne ve babayla geçirilen zamandan fazlasının geçirildiği bir süreçten söz ediyoruz. Onun için bunu kontrol etmek çok önemli. Fiziki olarak okul açmak sıkıntı değil ama onu yönetebilmek ve kalıcı olmak çok önemli. Bizde bu yapıyı gözönünde bulundurarak şubeleşmeye başladık. Önce anaokullarında büyüdük. Daha sonra sırasıyla Marmaris ve Bornova kampüslerimizi açtık. 2015-2016 eğitim öğretim döneminde de Manisa’da 5’inci kampüsümüz hizmete girdi. Çok hızlı büyümek gibi derdimiz yok. Önümüzdeki dönem Bornova’ya lise kısmını açmayı planlıyoruz. Hedefimiz öncelikle Ege’de 2 senede bir yeni kampüs açmak. Bunu da franchise vermeden yapmak istiyoruz. Bayilik sistemine inanmıyoruz. Eğitim sektörü için franchise sisteminin uygun olmadığını düşünüyoruz.”
SIRADA ÜNİVERSİTE VAR
“ÜNİVERSİTE konusunda da çalışmalarımız var” diyen Yiğit Tatış, şöyle devam etti: “Vakfımızı kurduk. Fizibilite çalışmalarımızı da yaptık. Kurucumuz, 1968 yılında Türkiye’nin ilk özel üniversitesi olan Yakındoğu Özel Yüksekokulları’nı kurmuştu. Dolayısıyla üniversite bize yabancı değil. Lisenin devamı açısından üniversite kurmak için çok istekliyiz. Ama şu anda bazı belirsizlikler var. Bunların netleşmesini bekliyoruz.”
SPOR DA OLMALI SANAT DA
“AKADEMİK başarı olmazsa olmazımız” diyen Yiğiti Tatış, ama bunun tek başına yeterli olmadığı görüşünde. Hem sportif hem de sanatsal aktivite konusunda sıkı bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Tatış, “Biz öğrencilerimizin en az bir sportif ya da sanatsal aktiviteyle ilgilenmesini istiyoruz. Öğrencilerimiz sadece geçen ders yılı içinde ulusal ve uluslararası yarışmalarda 166 spor, 43 de sanat başarısı elde etti. Şimdi de derslerde olduğu gibi sanat ve spor olanında izlenen süreci takip etmek adına teknolojik alt yapımızı yükseltiyoruz” bilgisini aktardı.
SAYILARLA İTK
5 kampüs
4 bin öğrenci
550 eğitmen
22 okul
Paylaş