Paylaş
Sanata olan merakı Ayşegül Tolunay’ın üniversite tercihinde de etkili olur. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarımı Bölümü’nden mezun olan Tolunay, moda yerine resime odaklanır. İzmir Alsancak’ta hediyelik eşya dükkanı açar. Ayşegül Tolunay, anne olunca çalışma hayatına noktayı koyar. Ama resim yaparak hem sanatçı, hem de serbest girişimci olarak yoluna devam eder. İtalyan bir dergide gördüğü ve kızı için hazırladığı doğaltaş üzerine el boyaması kedi resmi, Tolunay’ın önünde yeni bir kapı açar. Ayşegül Tolunay bugün hem doğaltaş, hem de kabak üzerine el boyaması yaptığı hayvan resimleriyle fark yaratıyor.
AYŞEGÜL Tolunay... Çocukluğundan itibaren ‘Ne kadar üretim, o kadar mutluluk’ felsefesiyle hareket eden ve bunu da sanatla bütünleştiren serbest bir girişimci. Ticareti odağına almadan kendi yolunda ilerleyen ve tüketiciyle Instagram’daki ‘Pietraİzmir’ adlı hesabıyla buluşan Tolunay’la hem sanat merkezli girişimcilik hikayesini, hem de çalışmalarını konuştuk. 1962 Antalya doğumlu, ilkokul öğretmeni bir anne ile sebze meyve komisyoncusu bir babanın çocuğu olan Ayşegül Tolunay, daha 2 aylıkken İzmir’in yolunu tutar. Tolunay, hikayenin devamını şöyle aktardı:
İLK PARA RESİMDEN GELDİ
“Babam işini İzmir’de devam ettirmek isteyince doğma olmasa da büyüme İzmirli olduk. Ben de kendimi bildim bileli resim yapıyorum. Hatta lise yıllarında bu resimlerimi satmaya başladım. Tabii ticari bir beklentiyle değil de talebe göre bu gerçekleşti. Güzel sanatlara olan merakım üniversite tercihimde de yol gösterici oldu. 1979’da Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarımı Bölümü’nü kazandım. 1983’te de ‘desinatör’ olarak mezun oldum. Ama o dönem ne yapacağımı bilemedim. Çünkü moda, resim ve ev dekorasyonu odağında çok yönlü bir durum vardı. Zuhal Yorgancıoğlu’nun yanında staj yapmama rağmen hem resim, hem de ev dekorasyonunu birlikte yapabileceğim kendi işimi kurma kararı aldım.”
KIZI İÇİN YAPMIŞTI AMA...
Üniversite sonrası Ayşegül Tolunay, Alsancak’ta ‘Fiyonk’ isimli hediyelik eşya dükkanı açar. Burada kendi yaptığı resimlerle dekoratif ev eşyalarını satan Tolunay, “Bu 7 yıl sürdü. Evlilik durumuyla birlikte de işyerimi kapatmak zorunda kaldım. Antalya’ya yerleştim. Anne olunca da bir daha işyeri açmaya hem zamanım, hem de cesaretim olmadı. Ama evden üretmeye, resim yapmaya hep devam ettim. Sergiler açtım. Bir süre sonra da İzmir’e geri döndüm. Sürekli araştırma inceleme içinde olduğum bir dönemde de İtalyan bir dergide doğaltaş üzerine el boyaması kedi resmi gördüm. 2 yıllık araştırmanın sonunda da bulduğum doğaltaşa kızım için bir kedi resmi yaptım. Bu esere çevremden yoğun talep gelince de kızımın yönlendirmesiyle olayı sosyal medyaya taşıdık” diyerek pietraizmir’in doğuş hikayesini paylaştı.
WORKSHOPLAR DÜZENLEYECEK
AYŞEGÜL Tolunay’ın şu an tüketiciyle tek buluştuğu kanal Instagram’daki ‘pietraizmir’ hesabı. Hem o dönem kızının İtalya’da okuması, hem de uygulamayı ilk İtalyan dergisinde görmesi nedeniyle İtalyanca ‘taş’ anlamına gelen ‘pietra’ ile İzmir’i sosyal medya hesabında buluşturan Tolunay, “Instagram’ın yanı sıra çeşitli festival ve etkinliklerle de insanlarla buluşuyorum. Ortada tek bir ürün var ve seri bir üretim yok. Ticari bir kaygıyla da çalışmadığım için mağaza açmayı düşünmedim. Tabii, hesabımın büyümesiyle birlikte hem siparişlerde, hem de bu işe merak duyanlardan ciddi talep alıyorum. Ben de ‘workshop’ yapmaya karar verdim” diyerek, ileride bunları daha da yaygınlaştırmayı düşündüğünü paylaştı.
TAŞTAN KEDİ ÇIKTI
AYŞEGÜL Tolunay, ağırlıklı doğaltaş üzerine el boyaması kedi resimleri çiziyor. Bunun nedenini ise şöyle aktardı: “Uygulama yaptığım taşlara dikkatli baktığınızda oturan bir kediyi andırıyor. Bana da buna renk katmak kalıyor. Tabii şu an birçok hayvan figürü yapıyorum. Balıklarımız çok meşhur. Burada da iki türlü ilerliyorum. Birinci yol müşterinin evcil hayvanına ait gönderdiği fotoğrafı resmediyorum. Diğeri ise benim hayal ürünümün eserleri oluyor. İlginçtir, Türkiye’de çok kedisever olduğu için ağırlıklı kedi resimleri yapıyorum.”
BAZEN KARGO PARASINI GEÇİYOR
ZAMAN zaman hediyelik eşya mağazalarından da talep aldığını aktaran Ayşegül Tolunay, “Buna yanıt vermem çok zor. Çünkü seri bir üretim yapmıyorum. Bir fabrikasyon ürün yok. Tamamen bana bağlı oluşan butik bir ürün var. Ayrıca, ürünlerimiz çok ağır. Havalesi biraz sıkıntılı. Bazen ürün fiyatından daha fazla kargo fiyatı çıkabiliyor. Onun için bu yönde gelen taleplere cevap veremiyorum” diyor.
BÜTÜN KAYALARA RESİM YAPMAK İSTİYORUM
BUGÜN doğaltaşa resim yapan çok kişinin olduğunu söyleyen Ayşegül Tolunay, kendisini farklı kılanın ise boyutlu doğaltaşlara resim yapması olduğunu paylaştı. Tolunay, “Benim üzerine resim yaptığım en küçük doğaltaşın ağırlığı 1 kilo. Bu 5 kiloya kadar da çıkabiliyor. Bu da beni ayrıştıran bir kulvar. Doğaltaşa resim yapmak ayrı bir tutku oldu benim için. Onun için çevrede gördüğüm kayalara bile resim yapmak istiyorum” diyerek ileride bu tarz büyük bir doğaltaşa simgesel resim yapma hedefi olduğunu aktardı.
KISA KISA
* Ayşegül Tolunay, resim yaptığı doğaltaşları Muğla Ortaca tarafında bulunan Dalaman Çayı’ndan topladığını söyleyerek, “Orada bu işe uygun çok güzel taşlar var. Benim için orası taş cenneti” diyor.
* Sanatçı kişiliğinin de etkisiyle yaptığı işte ticari kaygısı olmadığını belirten Tolunay, “İnsanların tebessüm etmesinde pay sahibi olmak en büyük kazanç” diyerek ortalama 2 gününü vererek hazırladığı esere, “Taşa bu kadar para verilir mi?” diyenin de olduğunu üzülerek söylüyor.
* Ürünü ağırlıklı guaj boya kullanarak hazırladığını anlatan Ayşegül Tolunay, “Üzerini cilayla kapatıyorum. Hedefimde yat cilası kullanarak bahçe ve havuz içleri için de doğaltaş üzerine el boyaması yapmak var” diyor.
Paylaş