Türkiye sağlık turizminden pay peşinde

Hem sağlık hizmeti sunanlar hem de turizmle ilgilenenler yeni bir fırsat yakalamaya çalışıyor: Sağlık turizmi. Malezya, Tayland, Hindistan sağlık turizmini geliştirmeyi başardı. Türkiye neden bu pastadan pay almasın?

Sağlık turizmi geniş bir konu aslında. İçine SPA-Wellnes, yaşlı turizmi, engelli turizmi, kaplıca-termal turizm gibi çok sayıda alt başlığı barındırıyor. Alt yapı da hazır. Bu alanla ilgilenen yeterince hastane, merkez, klinik, otel, kaplıca, SPA, tur operatörleri var. Bütün mesele Türkiye’yi dünya ülkelerine, özellikle Avrupa ve Ortadoğu’ya bir alternatif olarak sunmak ve iyi pazarlamak. Bütün tarafları bir araya getiren fuar, kongre ve toplantılar birbiri ardına düzenleniyor. En son sadece klasik turizmin değil, sağlık turizmine de talip olan Antalya’da kısa adı Anfaş Hetex olan Sağlık Turizmi, Termal, SPA-Wellness, Talasso, Sağlıklı Yaşam, Spor, Estetik Fuarı düzenlendi. Fuara 14 ülkeden, 229 katılımcı katıldı. Yaklaşık 3 bin kişi ziyaret etti. 198 birebir görüşme yapıldı.

DÜNYA STANDARDINDA HİZMET ŞART

Fuarda konuştuğumuz Medikal Turizm Derneği Başkanı Dr. Sinan İbiş, sektörün yıllık toplam ciro hedefinin 350 milyon Euro olduğunu söylüyor. Özellikle estetik, güzellik, yaşlı bakımıyla ilgili yeni açılımlar yapılabilir, diyor. Büyük hastanelerin ABD merkezli uluslararası akreditasyon belgesi JCI’yı aldığını anlatan Dr. İbiş, “Bizim hedefimiz daha çok Avrupalı hastalar. Sağlık hizmeti alacakları ülkelerin koşullarına güvenmek istiyorlar. Bu nedenle gittikleri kuruluşun dünya standardında olduğundan emin olmak istiyorlar. Dolasıyla hem daha ekonomik hem de Avrupalıların tanıdığı yeni akreditasyon sistemlerini araştırıyoruz. Akreditasyon belli bir standardın sağlanması açısından önemli bir belge” diyor. Sağlık turizmi için Avrupa’da yaşayan 8.5 milyon Türk’ün de iyi bir potansiyel olduğu düşünülüyor. Dr. İbiş, “Yurtdışındaki Türklerden yılda bin kişinin bile gelmesi yılda 1 milyon Euroluk ciro demek” diyor.
Türkiye’ye göz, IVF (yardımcı üreme yöntemleri), diş tedavileri için yılladır hasta geliyor. Buna güzellik turizmi de ekleniyor. Dr. İbiş’e göre aslında bu krizi aşmak için bir seçenek. Çünkü global krizde bile güzellik ürün ve hizmetlerinin pazardaki gelişim payı yüksek. Nitekim Türkiye’ye güzellik turları düzenleniyor. Buna tabii ki dinlenme de ekleniyor.

İLK YAŞLI TURİSTLER GELMEYE BAŞLADI

Yaşlı nüfusu artan Avrupa ülkeleri bu kişilere daha ucuza baktırabilecekleri coğrafyalar arıyor. Bunlardan biri de Norveç. Norveç’den ilk sekiz hasta Antalya’ya geldi bile. Aspendos Hospital Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ferhan Kayan’ın verdiği bilgiye göre bunlara hem check-up hizmeti verilecek hem de tatil yapacaklar. Asıl planlanan hedefse uzun süre Antalya’da yaşamalarının sağlanması, bakımları, rehabilitasyonları ve tedavilerinin yapılması. Dr. Kayan bunun için köyler oluşturulması gerektiğini söylüyor. Dr. Kayan önemli bir hatırlatma bulunuyor: Türkiye artık markasını yaratmalı.

İYİ TANITIM ŞART

Sağlık turizmi için tesislerin iyi olması yetmiyor. Tanıtım da gerekiyor. Agne Tours’dan Şerife Kaya, diyaliz, tüp bebek, yaşlı bakımı, diş, göz sağlığı hizmetleriyle ilgili Avrupa’da büyük bir potansiyel olduğunu söylüyor. “Sağlık turizminin oturmasını bekledik. Şimdi biz de acenta olarak Avrupa’dan hasta getirebilmek için harekete geçtik. Antalya’nın iklimi 12 ay uygun. Kışın konaklama ve uçak fiyatları çok daha ucuz. Bunları avantaja çevirmek mümkün” diyor.

RUSLAR DA GELEBİLİR

Ruslar, Türkiye’yi tanıyor ve geliyor. Ancak sağlık hizmeti almak için İsrail, İsviçre, Almanya gibi ülkeleri tercih ediyorlar. Bir internet sitesiyle bu alanda danışmanlık yapan Rus Elena Harvard, “İstanbul ve Antalya’ya Rusya’dan direkt uçuşlar var, charter seferleri de yapılıyor. Vize yok, Türkiye ucuz, hastaneler, merkezler iyi, cihazları yeni. Türkiye de Hindistan, Tayland gibi tercih edilebilir. Hatta daha avantajlı çünkü daha yakın. Diş, cilt, onkoloji, kardiyoloji, ortopedi, nöroloji, estetik gibi alanlarda hastaların dikkatini çekmek mümkün” diyor.
Yazarın Tüm Yazıları