Paylaş
Ama bu kez yorgunluk ve hatta depresif ruh hali izin vermiyor. Belki de bahar yorgunusunuz... Suç sizde değil, metabolizmanızda. Metabolizmanız sıcaklık, nem, rüzgâr ve basınç değişikliklerine uymaya çalışıyor ve bazen zorlanıyor. Memorial Hastanesi’nde Wellnes Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç Dr. Gökhan Özışık, bahar yorgunluğuyla baş etmeniz için 10 öneride bulunuyor
-İyi uyku zinde tutar: Yüksek vücut direncinin önde gelen koşullarından biri kaliteli ve yeterli uyku. Gürültüsüz ve rahat bir ortamda yedi-sekiz saatlik, iyi bir uyku sizi her daim zinde tutacak.
-Biyotiklerden destek alın: Doğal pre-biyotik tüketimini arttırın. Bunun için damla sakızı macunu, mastik reçeli, yer fıstığı, yulaf tüketebilirsiniz. Yer elması, muz, sarımsak, soğan, tam tahıl ürünleri ve kurubaklagiller de pre-biyotik özellik gösterir. Yine sağlıklı bir sindirim florası için probiyotik destek de alın. Pre-biyotik ve pro-biyotikler bağışıklık sistemini güçlendirir.
-Susuz kalan metabolizma yavaşlar: Bol su için. Susuzluk metabolizmayı yavaşlatıyor. Vücudun sıvı kaybını önlemek için günde bir buçuk-iki litre ya da yedi-sekiz bardak su tüketmek yorgunlukla mücadeleye yardımcı olur. Ayrıca suyun içine atacağınız kabuk tarçın, misket limonu, salatalık dilimleri ve taze nane ferahlık verir. Asit fazlalığını da dengeler.
-Doğru nefes, bol oksijen: Doğru nefes alma tekniklerini öğrenin ve uygulayın. Vücudun bol oksijen almasını sağlayan bu tekniklerle kendinizi daha zinde hissetmeniz garanti.
-Güneş ve toprağa değin: Güneşten ve temiz havadan en yüksek düzeyde faydalanın. Toprakla temas edin. Malum güneş ışığı, mutluluk hormonlarının daha fazla salınmasını sağlıyor. Toprağa çıplak ayak basmak veya elle dokunmaksa vücuttaki elektriğin atılmasına yarıyor. Stres ve depresyon gibi modern çağ rahatsızlıklarıyla güneşlenerek ve toprağa temas ederek mücadele edebileceğinizi unutmayın.
-Masaj herkese iyi gelir: Lavanta-nane gibi sakinleştirici bitkilerin yağlarıyla masaj yaptırın. Özellikle şakaklara, el ayaları ve boyna yapılan masajın ferahlattığını ve eklem ağrılarınıza iyi geldiğini göreceksiniz.
-Keseyle arının: El ve ayaklarınızı doğal tuzlarla ovun. Tuzların içindeki mineraller cilt yoluyla vücudunuza girecek. Gece yatmadan önce ılık bir duş alın. Geleneksel Türk hamamı ve tabii ki kesenin de ne kadar iyi geleceğini tecrübe edin. Sadece ölü derilerden kurtulmak kalmayacaksanız, suyun iyileştirici etkisini de hissedeceksiniz.
-Anti-depresan niyetine egzersiz: Günde ortalama yarım saat egzersiz yapın. Egzersiz acıyı dindiren endorfin hormonunun salgılanmasını tetikliyor. Mutluluk ve coşku veriyor. Aerobik ve egzersizin hem detoks hem de anti-depresan etkisi olduğunu unutmayın. En ideal egzersiz tüm vücudunuzu kullanarak yapılan egzersizdir.
-Zehirleri kovun: Belirli aralıklarla vücudunuzu toksinlerden arındırın. Haftanın bir gününü detoksa ayırın. Bunun için alkali sebze ve meyve suları / salataları tercih edin. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, domates ve yoğurt yiyerek, içme suyunuza kabuk tarçın, nane yaprakları, misket limon koyarak bu konuda kendinizi destekleyin.
-Gülün, güldürün: Pozitif olun, bol bol gülümseyin ve sevdiklerinizle vakit geçirin. Tüm bu destekleyici önlemlere rağmen bahar yorgunluğu devam ediyor ve günlük yaşamınızı aksatıyorsa bir uzmana görünün. Belki tek sorumlu bahar değildir. Tiroid bezi düzensizlikleri, vitamin-mineral eksikliği, kansızlık, böbrek üstü bezlerinde düzensizlik gibi altta yatan başka bir sorununuz olabilir.
Paylaş