YENİ sosyal güvenlik uygulamaları oldukça dikkat çekiyor. Kayıtdışı çalışanları tespit etmek adına bir takım idari düzenlemeler yapılıyor. İyiniyetle ve amaca uygun olan bu çalışmalardaki "hatalar" ise şaşırtıyor.
Bunlardan birisi de kamu kurumlarını SGK’ya bilgi ve belge vermeye zorunlu kılan tebliğde yapılmış bulunuyor. Dahası, aşağıda açıklayacağımız gibi yürürlükte olmayan yönetmelikten dolayı bilgi isteyen SGK’ya bu bilgi gönderilmez ise, SGK ceza dahi salabilecek. Aziz Nesin’lik bir mevzu...
Kamu kurumları sigortalı bilgilerini SGK’ya göndercek
Bankalar dahil olmak üzere kamu idareleri, SGK tarafından sağlanacak elektronik altyapıdan yararlanmak suretiyle, yine SGK’ce belirlenecek işlemlerde, işlem yaptığı kişilerin sigortalılık bakımından tescilli olup olmadığını kontrol etmek ve sigortasız olduğunu tespit ettiği kişileri, SGK’ya bildirmekle yükümlü kılınmışlardır. Bu yükümlülük yerine getirilmez ise bildirilmeyen her bir kimseden ötürü SGK ilgili kamu idaresine asgari ücretin 1/10’i tutarında para cezası uygulayacaktır.
Bildirme zorunluluğu olan kamu idareleri
SGK, hangi kamu idarelerinin belirtilen bildirme yükümlülüğünü yerine getireceğini ve süreleri bir tebliğ ile belirlemiş bulunmaktadır. Buna göre; Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı ve PTT Genel Müdürlüğü tebliğde sözü edilen mevzuatı uyarınca kendisine başvurup işlem yapan kimselerin sigortalılık durumlarını SGK’ya bildirmek zorundadır.
SGK müdürü ne yapsın sağlık müdürü ne yapsın!
Konu ile ilgili olarak 28 Eylül 2008’de Resmi Gazetede yayımlanan SGK Tebliğinde, Sağlık Bakanlığı’nın yapmakla zorunlu tutulduğu işlemlerden birisi de; 12/5/2003 tarihli ve 25106 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik" gereğince, sağlık il müdürlüklerince verilen işletme ruhsatlarına "işyeri unvanı ve adresi" ile bu merkezlerin denetimleri esnasında buralarda ücretle çalışanlara ait kimlik bilgilerinin de alınarak SGK’ya bildirilmesidir. Şüphesiz bu yapılmadığı vakit aynı şekilde ceza da uygulanacaktır!
SGK müdürlükleri bu belgeleri bekleyip isteyecek de Sağlık Müdürlükleri bu belgeleri gönderebilecek mi! Gönderemez...
Neden mi, çünkü artık ne böyle bir yönetmelik, ne de sözü edilen belgeler Sağlık Müdürlüğü’nde yok...
Şaşırtıcı değil mi!
Şöyle; 15 Şubat 2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarih itibariyle yürürlüğe giren Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 39/b. maddesi ile "Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik" yürürlükten kaldırılmıştır. Ancak varolan güzellik merkezleri 1.1.2010 yılına kadar faaliyette bulunmaya devam edecekler, sonra ya kapanacak ya da kendilerini tıp merkezine dönüştürecekler.
Netice itibariyle "Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik" 15 Şubat 2008’den beri yoktur.
Dahası, SGK Tebliği de Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğe de atıfta bulunulmamıştır. Yani, sağlık müdürlükleri açılan ya da ruhsatlandırılan tıp merkezi ve poliklinikler ile ilgili bilgileri SGK’ya göndermek zorunda değildir...
Bu bildirim ne işe yarayacak?
Örneğin; MEB bağlı okullara önemli bir yükümlülük gelmekte. Buna göre; 1.10.2008’den sonra okullara kayıt yaptıran öğrenci velilerinin meslek bilgisi, işyeri ünvanı ve işyeri adres bilgileri okul müdürlüklerince alınarak SGK il müdürlüklerine takip eden ayın 5. iş gününün mesai saati sonuna kadar bildirilmesi gerekmektedir. Aksi halde, SGK kayıt yaptırıp da bildirilmeyen her bir öğrenci velisi için ayrı ayrı okul müdürlüklerine asgari ücretin 1/10’i oranında idari para cezası uygulayacaktır. SGK ise, bildirilen bu kimseleri kendi kayıtları ile karşılaştıracak sigortasız olanları kapsama alacaktır.
Doğum borçlanmasının doğrusu
Uzun zamandır doğum yapıp da çalışmadan geçirilen sürelerin borçlanılması ile ilgili çok yazıldı çizildi. Öyle ki, doğum yapan kadın sigortalının bu süresini borçlanmasının "aynı" askerlik borçlanması gibi olduğu söylendi. Yurttaşlarımız yersiz beklentiye sokuldu. Kanun, tebliğ derken konu ile ilgili SGK Genelgesi yayımlandı ve konuya açıklık getirildi. Şimdi ya da geçmişte, doğum yapan kadın işçi sigortalının, doğum sonrasında çalışmadığı iki yıla kadar süreyi ve en çok iki çocuk için olmak üzere borçlanabileceği belirtildi. Yani, doğum yapmış sonra da işçi olarak çalışmış olanlar bu haktan yararlanamayacak.