Paylaş
Kolluk örgütüne haber verme
İşyerlerinde meydana gelen iş kazalarının o yer yetkili kolluk örgütüne “derhal” haber verilmesi gerekmektedir. Kolluk örgütü, işyerinin bulunduğu yere göre polis veya jandarma olabilir. Bildirim, telefon, faks veya doğrudan yazılı olabilir.
Kolluk örgütüne yapılan bildirim, Cumhuriyet Savcılığı’nın gerek görmesi halinde kamu adına dava açmasına olanak sağlamaktır.
Bu bildirimi yapmamanın, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu açısından, ne işverene ne de işçiye herhangi bir müeyyidesi yoktur.
SGK’ya bildirim
İş kazasının SGK’ye bildirim süresi ise 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda düzenlenmiştir. Kanunun 13. maddesine göre işveren, iş kazasını kazadan sonraki 3 iş günü içinde “iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi” ile bildirmek zorundadır.
Kanunda bildirim şekil şartına bağlanmış ve “iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi” ile bildirimin yapılması zorunlu kılınmıştır. Sözü edilen bildirge ise Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde düzenlenmiştir. Ancak SGK, yayınladığı bir genelge ile (2008/108), bildirgedeki bilgileri ihtiva eden yazılı bir dilekçe ile yapılan başvuruları da kabul edeceğini duyurmuştur... Kanuna aykırı, ama işveren/sigortalı lehine olduğu için “neyse” diyelim! İşverenler iş kazası bildirimlerini, işyerlerinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü/Merkezlerine yapmak zorundadır. Ancak SGK’nin başka bir müdürlüğüne yapılan bildirimler de bağlı bulunduğu müdürlüğe yapılmış gibi kabul edilecektir. İşverenler, iş kazası bildirimlerini doğrudan SGK’ye veya posta yoluyla da ilgili üniteye gönderebilirler. Ancak, adi posta ile yapılan bildirimlerde SGK kayıtlarına intikal tarihi, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde postaya veriliş tarihi esas alınır.
SGK’ye yapılacak bildirimlerde de, bildirim süreleri iş günü olarak belirlendiğinden cumartesi-pazar ile ulusal bayram ve genel tatil günleri hesaba katılmayacak, bu günlere rasgelen günleri takip eden günden itibaren üç günün hesabı yapılacaktır. SGK’ye süresinde bildirim yapmamanın yaptırımı idari para cezasına bağlanmamıştır. Ancak, yine de bir müeyyidesi vardır. Buna göre; belirtilen sürelerde işverence bildirim yapılmaması durumunda, bildirimin SGK’ye yapıldığı tarihe kadar sigortalıya ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği (iş kazası-rapor parası) SGK tarafından işverenden tahsil edilecektir.
Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne
İşyerlerinde meydana gelen iş kazasının yetkili Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne bildirim zorunluluğu 4857 sayılı İş Kanununda düzenlenmiştir. Kanunun 77. maddesine göre işverenler bu bildirimi yazı ile ve en geç 2 iş günü içinde yapmak zorundadır. Yazılı bildirim herhangi bir şekle bağlı değildir. Önemli olan sürenin geçirilmemesidir. Bildirimde, işyerinin Bölge Çalışma Müdürlüğü’nde kayıtlı dosya numarasına yer verilmeli ve olay kısaca açıklanmalıdır.
Kaza tanıklarının bildirilmesi de önemlidir. Varsa, kaza anına ve yerine ilişkin fotoğraf, basit kroki ve tanık bilgilerini içerir tutanaklara da yer verilebilir.
Bildirim süresinde “iş günü” denildiği için, cumartesi-pazar ile ulusal bayram ve genel tatil süreleri hesaba katılmayacaktır. Örneğin; iş kazası işyerinde, 4 Ocak 2011 Salı günü olmuş ise, kazadan sonraki en geç iki iş gününün sonu olan 6 Ocak 2011 Perşembe günü mesai saati sonuna kadar bildirilmelidir. İş kazası 7 Ocak 2011 Cuma günü olmuş ise, hafta sonu geçilecek ve en geç 11 Ocak 2011 Salı günü mesai saati sonuna kadar bildirim yapılabilecektir. Yazılı bildirim PTT kanalı ile yapılacak ise, adi bildirimde yazılı dilekçenin
Bölge Çalışma Müdürlüğü kayıtlarına girdiği tarih, iadeli-taahhütlü veya APS yoluyla yapılması halinde de PTT’ye verildiği tarih esas alınacaktır.
İş kazasının Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne en geç iki iş günü içerisinde bildirilmemesi halinde işverenlere idari ceza uygulanacaktır. Bölge Çalışma Müdürünce uygulanacak olan ceza tutarı ise 2011 yılı için 1.232 TL’dir.
SGK’ya ayrı Bölge Çalışma’ya ayrı
Uygulamada sıkça karıştırılan durumlardan birisi de belirtilen kurumlardan birisine yapılan iş kazası bildiriminin diğerinin de yapılmış sayılacağının sanılmasıdır. Dahası, iş kazasına uğrayan işçinin kaldırıldığı kamu yada özel sağlık tesisleri “vizite kağıdı” istediklerinden ve öteden beri varolan alışkanlıkla ilgili sağlık tesisine işçi “vizite kağıdı” ile götürüldüğünden, bunun yeterli olduğu sanılmakta, ayrıca yazılı bir bildirim yapılmamaktadır!
Her iki yaklaşım da yanlıştır.
Birincisi; SGK ve Bölge Çalışma Müdürlüğü iki ayrı kamu kurumudur. Uygulama kanunlarında da bunlardan birine yapılan bildirimin diğerine de yapılmış sayılacağına ilişkin herhangi bir hüküm yoktur...
İkincisi; vizite kağıdı düzenlenmiş olması “iş kazasının bildirildiği” anlamına gelmez...
Paylaş