Seneye eşli siyaset

Ülkeye ne kadar demokrasi geldiğinin en basit ölçüsünü ailede aramak doğal değil mi? Neden bütün siyasi toplantılar bekarlar kulübü gibi? Kılıçdaroğlu bakalım, “Seneye eşli toplanacağız” sözünde duracak mı?

Haberin Devamı

En sonunda bir sosyal demokrat lider uyandı. Malum AKP, CHP ve MHP ara sıra siyasi kamplar düzenliyor.

Hepsinin ortak bir özelliği var; milletvekilleri, parti yöneticileri, örgüt temsilcileri bu toplantılara tabir yerindeyse sap gibi katılıyor.

Yani yanlarında karıları olmuyor.

İnsanın aklına garip gerekçeler geliyor. Siyaset adı altında erkek muhabbeti yapmak için mi, yoksa kavga dövüş kırılan tabak çanak sesi evlerine yansımasın korkusuyla mı bu yol seçiliyor? Ya da belki karılarını yanlarında göstermekten utandıkları için eşsiz toplantı fikrine itiraz etmiyorlar.

CHP’nin Abant toplantısına kadar bu konuda siyasi sessizlik yemini edilmiş gibiydi. Kimse eleştirmiyor, üzerinde durulmuyordu.

Ama Kemal Kılıçdaroğlu çıktı ve dedi ki: “Bundan sonraki toplantıları eşli olarak yapmayı düşünüyoruz.”

Her toplumda aslında en küçük siyasi birim ailedir. Karı-koca ilişkileri, çocuklara tanınan hak ve özgürlükler, üstlenilen sorumluluklar aile ölçeğinde düzgün çalışmıyorsa, kadın olsun, erkek olsun, onun iktidarından memlekete ne hayır gelir?

O yüzden Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşli siyaset modeline kesinlikle katılıyorum. Ve bence bu, örnek aldığımız ABD siyasi kimyasıyla da uygun düşüyor. Çünkü ABD’de başkanlar, senatörler eşlerini yanlarında boşuna çanta gibi taşımazlar. Tıpkı bir şirket gibi hedefe kitlenmiş halde siyaset merdivenini birlikte tırmanırlar.

Başarıyı da, yenilgiyi de paylaşırlar.

Bizde ise kazanan erkek, evde onun zaferini kutlayan kadın oluyor.

Söyler misiniz demokrasi bunun neresinde?

Tüm dünya medyasının diline doladığı Carla Bruni’nin kırdığı cevizler... Veya Silvio Berlusconi’nin seks skandalları... Hepsi bizim siyasi mahremimize göre çok daha şeffaf ve hesap sorulabilir nitelikte.

Bizde eşlerin tabu olması boşuna değil. Çünkü ne Nazmiye Demirel ne Semra Özal ne de Olcay Baykal...

Veya bugünkü lider eşleri...

Özel hayatları veya siyasi duruşlarıyla ilgili ne biliyorsunuz?

Bir Rahşan Ecevit örneği vardı, o da rahmetlinin ardından iyice garipleşti.

Bir ülke düşünün ki iş yemekleri kadınsız, spor karşılaşmalarına kadınlar gelsin diye adeta yalvarılıyor, siyasette ancak kotayla kadınların temsili sağlanıyor.

Sadece siyasetin değil toplumun da yarısı unutuyor.

Kurtlu elma gibi mide bulandırıyor.

Haberin Devamı

Başkan olarak taşınacak

Haberin Devamı

Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi, “Siyasi toplantılardan başlayarak siyaset eşli yapılırsa ne olacak?” diye soranlara en iyi örnek Hillary Clinton’ın başarı öyküsü. Avukat Hillary, 1992’de kocası Başkan olunca Beyaz Saray’a taşındı.

Eş durumundan sekiz yıl başkanlık yetki ve sorumluluklarını paylaştı.

Hatta seks skandallarını bile göğüsledi.

Ama kocası emekli olunca durmadı, ABD tarihinin belki de en karizmatik isimlerinden birisine karşı Başkanlık yarışına girdi. Gerçi kaybetti ama Dışişleri Bakanlığı koltuğunu kaptı. ABD medyasına göre iki yıl sonra başkan yardımcılığına oynayacak.  Asıl hedefi ise Beyaz Saray’a Başkan olarak dönmek.

Yazarın Tüm Yazıları