Nerede üretildiğine değil nerede tasarlandığına bakın

TÜRKİYE dış ticarette doğal kaynaklarına güvenen bir ülke olmadığı için, ihraç ettiği ürünlerde çeşitlilik, yüksek kalite ve yüksek değeri sağlamak zorunda.

Haberin Devamı

Bugün ihraç ürünlerinin değerinin artması için inovasyon, AR-GE ve markalaşma konuları sürekli gündemde tutuluyor. Ama ürünlerin değerini bunlar gibi artıran bir unsur daha
var: Tasarım.

Tasarımın gücünü şöyle anlatabiliriz...

Artık ‘Made in ...’ etiketi, yani bir ürünün nerede üretildiği bir gösterge olmaktan çıkıyor; onun yerini ‘Designed in ...’, yani ürünün tasarım yerini işaret eden etiket alıyor. 

Bazı ülkelerle özdeşlemiş herhangi bir sektörün ürünü markaların etiketlerinde veya kutularının üzerinde ‘Designed in California’ (Kaliforniya’da tasarlanmıştır), ‘Designed in Sweden’ (İsveç’te tasarlanmıştır), ‘Designed in Italy’ (İtalya’da tasarlanmıştır) gibi ifadeler ‘Made in China’ (Çin’de üretilmiştir), ‘Made in EU’ gibi ifadelerden daha büyük ve yukarıda yazılıyor.

Haberin Devamı

Malum, üretim yeri, üretim kalitesi algısına yöneliktir. Ama bugün dünyada standartlar öylesine oturdu ki, kaliteli ürün özellikle gelişmiş ülke pazarlarında da aranan değil, sunulmak zorunda olan bir hizmete dönüştü.

Artık ürünün fiyatını doğrudan artıran üretim değil, tasarım yeri, yani ‘Designed in’ etiketi.

ÇORAP FİRMASI YENİ AMBALAJ TASARIMIYLA PAZAR PAYINI ARTIRDI

Tasarım artık sadece ‘lüksün’ de konusu değil. Özellikle aynı işlevi gören ekonomik ürünlerde daha da önemli hale geldi. Kalite ve fiyat birbirine yakınsa farkı tasarım belirliyor. Ve sadece ürünün tasarımı değil, ambalajının tasarımı bile fark yaratabiliyor. Örneğin bir çorap firması ambalaj tasarımını değiştirerek ihracat pazar payını çok hızlı artırdı.

Ürünün daha pahalı olması da talebi etkilemiyor. Bir ülkenin veya bir ülkede belirli bir bölgenin tasarım gücünün genel kabul görmesi ürüne hemen ilgi çekiyor. Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünü tekstilden örnek verelim...

Tekstilde kilo başına ortalama ihracat 5 dolar seviyesinde gerçekleşiyor. Ama tasarım gücünü arkasına alıp tasarım ürünlerinden oluşan koleksiyonlara giren Türk tekstil ürünlerinin kilo başına ihraç fiyatı 26 dolara kadar çıkıyor. Tasarımın getirdiği katma değeri buradan hesaplayabilirsiniz.

Haberin Devamı

Başka sektörel örnekler de bulunabilir ama önemli olan ülke olarak ‘Designed in Turkey’ (Türkiye’de tasarlanmıştır) yazdığınızda bütün dünya pazarlarında bunun bir karşılığı olması.

NE ZAMAN Kİ 15 DOLARA MAL EDİLEN ÜRÜNÜ 115 DOLARA SATARIZ

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Türkiye Tasarım Haftası’nı bu yüzden düzenliyor. Bu yıl 8-12 Kasım’da Lütfi Kırdar’da ikincisi düzenlenen haftanın amacı sadece ihracatçı-üretici ile tasarımcıyı bir araya getirmek değil, ‘Designed in Turkey’ (Türkiye’de tasarlanmıştır) ifadesinin tüm ihraç ürünlerinde geçerli olmasının yolunu açmak, bir kültürün yerleşmesine de aracılık etmek. Bu yüzden, 100’den fazla konuşmacı, 500’den fazla tasarım, 14 atölye çalışması, 19 ulusal-uluslararası sergi ve enstalasyonun yer alacağı etkinliğe katılım ücretsiz olacak.

Haberin Devamı

Tasarım kültürünün yerleşmesi sadece ihracata ve genel olarak ekonomiye katkıdan ibaret değil. 15 dolara mal edilen bir ürünü 20 dolara sattığımız sürece doğal kaynaklardan tutun da finans kaynaklarına kadar ve hatta insan kaynakları üstündeki baskı da sürecek.

Ne zaman 15 dolara mal ettiğimiz ürünü 115 dolara satarız, o zaman kaynaklara sahip çıkmış olacağız. Bu da en çok tasarımla olur.

(* Made in: Üretim yeri; Designed in: Tasarım yeri)

 

Yazarın Tüm Yazıları