Paylaş
Leke tutmayan kumaşlar gibi leke tutmayan karolar, leopar desenli kıyafetler gibi bu deseni taşıyan seramikler üretiliyor.
Seramikte Türkiye dünyanın en büyük 6’ncı üreticisi ve 4’üncü büyük ihracatçısı.
Anadolu, toprağı pişirme konusunda çok tecrübeli. Turgutlu, Söğüt, Kütahya ve Eskişehir bölgelerinde yaşayanlar tarih boyunca toprağı pişirmiş. Turgutlu’da 2 bin yıllık pişmiş toprak parçalarına rastlanıyor.
Tecrübesine rağmen Türkiye seramikte çok dikkat çekmiyor çünkü markalaşma zayıf. 27 seramik fabrikası arasında marka denilebileceklerin sayısı bir elin parmağını geçmez.
Çünkü insanlar ancak ekonomik güçleri arttığında evlerini yenilemeye başlıyorlar, seramiğe para harcıyorlar.
Ayrıca ithal merakımız ortada. Ekonomik gücü yerinde olan ithal ürüne yöneliyor.
Aynen giyim kuşamda olduğu gibi, insanların çoğu evlerini de başkaları için yapıyor.
Özgüven eksikliği deyin, ne derseniz deyin, bu böyle. Misafiri “Seramiklerin ne güzelmiş. Nereden?” dediğinde kadın “Ytalya’dan” cevabını verip rahatlıyor. Dikkat edin, konut ilanlarında bile “Ytalyan seramikler” yazar.
Seramiksan bunu iki yıl önce idrak edip markalaşmak için kendisine yol haritası çizen 17 yıllık bir firma. Satış ve Pazarlama Grup Başkanı Bülent ?amlı Türkiye’nin fason bir zihniyette çalıştığını, bir tek Seramiksan’ın fason imalat yapmadığını söylüyor.
Seramiksan “ilk ve tek” olma iddiasında. ?amlı “?u anda teknolojik üstünlüğe sahip birtakım ürünleri Türkiye’de sadece biz yapıyoruz” diyor. Ama teknolojiye de artık herkesin kolaylıkla ulaşabildiğini, aynı malın Ytalya, Türkiye veya Suriye’de üretilmesi arasında fark olmadığını, fark yaratmanın yolunun markalaşmak ve tasarımdan geçtiğini vurguluyor.
Seramiksan “iyi tasarım herkesin hakkı” sloganıyla hareket ediyor. Tasarım ekibi güzel sanatlardan mezun ressamlardan ve fotoğrafçılardan oluşuyor.
Koleksiyonlarının içinde Anadolu esintili seramikler de yer alıyor. Selçuklu desenleri öne çıkıyor. Tasarımcılar Antalya’daki mozaik müzesinden, Hattuşa, Ürgüp Göreme gibi yerlerden epey malzeme topluyor.
Tekstil gibi seramiğin de bir modası var.
Nasıl modada bol paçadan dar paçaya geçiliyorsa, seramikte de taş efektlerinden geometrik desenlere, geometrikten kumaş desenlerine, oradan ahşaba vs. geçiliyor.
Bu yılın modası ise siyah, beyaz ve kırmızı seramikler ile ahşap ve mermer görüntülü olanlar.
Leopar desenden ise kurtuluşumuz yok. Leopar desen kıyafetlerden evdeki fayanslara sıçramış durumda.
Doğayı taklit eden karolar
Seramiksan Nano teknolojili ürünleri Türkiye’de üreten tek firma. Açık renk seramiklere ketçap, çay, kahve vs. döküldüğünde leke tutar. Çünkü granitler mikro boyutta gözenekler içerir. Ve o gözenekler sıvıyı içine çeker.
Nano teknolojide o gözenekler dolgu malzemesiyle kapatılıp camsı bir yüzey elde ediliyor, böylece seramik leke tutmuyor. Temizlik masraflarınızda bile fark yaratıyor.
Seramiksan’ın diğer bir yeniliği Rotadigit adlı üç boyutlu baskı teknolojisi. Lazerle her türlü yüzeye baskı uygulanabiliyor. Doğal bir taşın görüntüsünü aynen seramiğin üzerine taşıyabiliyorlar. Mermer döşemek yerine (mermer hem ağır bir malzeme hem de mermer ocakları doğayı katlediyor) mermer gibi görünen karolar elde edebiliyorlar. Seramik bu teknoloji sayesinde doğayı taklit edebildiği için mermer, ahşap, tekstil, aklınıza ne gelirse, bunların aynısı seramikte yapılabiliyor.
Lappato teknolojisi sayesinde ise yüzeyi hem mat hem de parlak seramikler üretebiliyorlar.
Paylaş